Bölüm 11: "Bir Dal Sigara Uzaklığı."

319 41 486
                                    

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

Ellerimi buz gibi suyun altında tutarken parmaklarımdaki kan yavaşça lavaboya süzülüyordu; süzülen tek şey parmaklarımdaki kan değildi, zihnimdeki düşünceler de bir bir oldukları yerden dökülüyordu

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

Ellerimi buz gibi suyun altında tutarken parmaklarımdaki kan yavaşça lavaboya süzülüyordu; süzülen tek şey parmaklarımdaki kan değildi, zihnimdeki düşünceler de bir bir oldukları yerden dökülüyordu.

Neden Jungkook'un defterinde, odasında, yaşam alanında benim bir karakalem resmim vardı ki?

Neden?

Cevap çok basitti fakat benim şaibe dolu zihnim kabul etmek istemiyordu. Jungkook bana öyle bir sıcak-soğuk yapıyordu ki, onu böyle çözememek beni sadece daha çok düşündürüyor ve yoruyordu. Bir an çok soğuktu, tanıyamıyordum; bir sonraki an da çok sıcaktı, benim yıldız gözlüm oluveriyordu.

Sonunda ellerimin temiz olduğu kanaatine varıp suyu kapattım ve elimi kenarda duran peçeteden kopartarak kuruladım. Kirli görünümlü bir ayna vardı karşımda, derin bir nefes alarak kendime baktım. Açık olan uzun sarı saçlarımdaki dalgalar yıpranmıştı. Uyku saatimin çoktan geçmiş olmasından ve bugün yaşadığım şokun etkisiyle yüzüme çöken derin bir yorgunluk, ten rengimle bir bütün halindeydi. Dudaklarımdaki ruj çoktan kaybolmuştu, boş ve iri gözlerle kendimi süzdüğümde derin bir nefes almıştım, toparlanmam gerekti, şimdi dağılamazdım.

Yavaşça artık ayağımı acıtmaya başlayan topuklu botlarımla odaya geri girdim. Jungkook'un bacağındaki dikiş işi çoktan halledilmişti. Bu süreçte epey acı çekmişti fakat belli etmemek için verdiği çaba kayıtsız kalmış, sonunda yorgun düşüp başını koyduğu yastıkta gözlerini kapatmış, öylece bu işin bir an evvel bitip gitmesini istiyor gibi görünüyordu.

Taehyung ve Yoongi'nin çağırdığı doktor Seokjin, ona yaptığım ilk yardımdan son derece memnun kalmış ve kanamasını yavaşlatmasaydım eğer şimdi çok daha kötü bir durumda olacağını söyleyerek içten içe rahatlamamı sağlamıştı.

Şimdi ise göğsündeki yaraya geçmişti fakat benim yaptığım sargıyı fazla dağıtmadan yaralarına gerekli müdahaleyi yapmaya devam ediyordu.

Odadaki herkes gerginlik içinde susuyorken -Jimin'in gergin değil de Yoongi'den korkmuş olduğunu düşünüyordum- kenarda duran Taehyung sinirle telefon görüşmeleri yapıyordu, yavaşça kendimi masaya yasladım Jimin'in yaptığı gibi.

Kill My Pain ⚘ rosékookTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon