⋆Bölüm 22: "Özgürlüğün de Ötesi: Roseanne."

390 47 1K
                                    

"Bir insan, bir insanın ruhuna bu kadar derinden dokunmamalıydı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Bir insan, bir insanın ruhuna bu kadar derinden dokunmamalıydı.
Ruhun ruhuma bu kadar derinden dokunmamalıydı.
Bana, benim en derinlerime bu kadar rahat ulaşmamalıydın.

Soluğun dudaklarımın üstündeydi dün gece. O kadar yakındın ki bana, dudaklarım titreyecek diye öyle korktum ki... Bana benden beni istediğini söylediğinde gözlerinde yakaladığım o duygu, o bakışının derinliği... Tanrım, bütün gece gözüme uyku girmeyecek!

Telefonumun çaldığını duyduğunda o bakışmamız aklımdan hiç çıkmayacak sanırım, çünkü bu seni sinirlendirdi. Beni öpmek üzereydin. Biliyorsun değil mi? Bizim yalnızca arkadaşlık bağıyla sınırlı kalamadığımızı sen de hissediyorsun değil mi canımın sızısı?

Opia.
Bir yerde okumuştum, birinin gözüne baktığımızda mutlu olmamıza neden olan his demekmiş.
Senin gözlerine baktığımda bunu hissediyorum; opia.

Sincap olduğumu söyledin bana. Gözlerin aynı bakıyordu. Sanki biz küçücüktük yine, dudaklarından dökülenler ve gözlerinde daha önce hiç rastlamadığım o derin duygu bu kez benim yanılsamam olamaz. Sen benim kavrayamayacağım kadar fazla gerçeksin.

Bana her dokunduğunda yüreğimin nasıl sızladığını bir bilsen, cesaret eder mi parmakların bir daha öyle değmeye tenime?

Yoksa senin de mi yüreğin sızlar tenin tenime her değdiğinde?

Dudaklarım kulaklarıma varmak üzere, inanamıyorum sen beni öpmek istedin! Dudağının altındaki beni hep öpmek isterken bunun sonunda gerçek olacağını hissetmek kalbimi öyle çok hızlandırıyor ki...

Yapma, canımın sızısı, bana her dokunduğunda daha fazlasını istiyorum; dağılıyorum, anlamıyor musun?

Bir gece yarısı baktın dudaklarıma,
Hiç acımadın.
Bir gece yarısı dokundun ruhuma,
Hep kanadım.

İşte böyle Jeon.
Gel bana, senin için böylesine hızlanan yüreğime inşa et evini.
Korkma, çekinme çünkü dört kış, dört bahar boyunca seni bekledim.
Göğüs kafesime senin için mavi güller ektim, her gün elinin tersiyle ittirdiğinde bile onları senin için suladım, büyüttüm.
Sahiden, artık onları dallarından birlikte toplama vakti geldi mi?

Bir gece yarısı sev beni, gözlerin gözlerimle konuşsun hadi.

Bir gece yarısı bul beni, ruhun ruhumla dans etsin hadi.

Bir gece yarısı...

Ah, bir gece yarısı...

Geceydi her yer, sen yıldızdın.
Karanlık gökyüzümü umutla parlattın."
-R.

Kalemimi bırakıp lacivert kapaklı defterimi sakince kapatırken, içimde dönüp duranlar için bunu söylemek zordu. Çünkü kesinlikle sakin değildim. Nasıl sakin olabilirdim ki? Neden sakin olmalıydım mesela? Herkesten daha çok kalbimin hızlanmasına hakkım vardı şu an.

Kill My Pain ⚘ rosékookWhere stories live. Discover now