21.

372 17 5
                                    


Itır birkaç gündür hastanede aralıksız aldığı kortizon ve mide ilaçlarının getirisi olan yorgunluğu, içtiği kahve miktarı ile iyice çökmüş ve kesinlikle altmış kilodan altmış beşe çıkmıştı.

Muazzez hoca ve Aybars birazdan hastaları kontrole çıkardı,
Ancak şöyle bir şey vardı ki Itır iyi değildi.

Ve fark ettiği bir durum vardı ki yeni nesil hemşireler eski nesili mumla aratıyordu.

Daha doğrusu böyle düşünmek istedi.

Çünkü zaten derin konumda ve ince damarlı olan Itır'ın iki kolu da morluk doluydu, ancak burada problem hemşirelerde değildi.

Sadece Itır çok gergindi.

Yine de hiçbir sıkıntı çıkartmadı.

Çünkü bu durumun kendi iç dünyasında yapay bir problem olduğunu biliyordu.

Derken yattığı yerde kafasını kaldırıp baş ucundaki seruma baktı.

Bugün sondu.

Yarın sabah erkenden eve gidecekti.

Tüm bu süre zarfında kuzeni Ece Antalya'dan gelmiş yanında refakatçi olarak her gece kalıyor sabah ise Ankara'daki diğer kuzenleri Gülçin ablalarının bürosunda dilekçe yazıyordu.

Begüm, Ece yokken, Ece ise Begüm yokken yanında olmaya çalışıyordu.

Yine de bazen ikisi de aynı anda yanında olamıyordu.

Tıpkı şu an gibi.

Itır seruma bakarken yaşadığı yorgunluk ve içtiği kahvelerin etkisi ile ağrıyan gözlerini yumdu.

Tam içi geçecek gibi olduğunda odanın kapısının açılması ile Ece veya Begüm'ü beklediğinden hali yoktu ve gözlerini açmadı.

Aybars ve Muazzez Hanım yanlarındaki hemşireyle odaya girdiğinde genç adam üç dört gündür kadını görmeyip birden böyle bitkin, bitmiş ve gerçekten hasta görmüş olmaktan çok kötü hissetmişti.

Muazzez raporları sessizce okurken gözlüğünün üstünden Itır'a bakmış ve baş tarafı hafif dikleştirilmiş yatakta çenesini havaya kaldırarak, seruma bakarken gözlerini yumduğu belli ediyordu, uyuyan kızdan Aybars'a döndü.
Ve emin olabilirsiniz ki Aybars in gözlerindeki meraklı ve duyarlı bakışı görmeseydi şu an bu kızın durumu için tamamen sıfır bilimsel bir şekilde Aybars'ı suçlardı.

"Itır,"dedi Aybars daha fazla sessizliğe dayanamayarak.

Itır yavaşça gözlerini aralarığında,"Merhaba hocam."diyerek fısıldadı yavaşça doğrulmaya çalışmadan önce.

Aybars kızın kalkmaya niyetlendigini fark edince,"Itır yat."diye emir verdi ve Muazzez,"Itır,"dedi direkt.

Itır, Aybars'ın değil de hocasının uyarısını dikkate alarak olduğu yerde durdu.

"Aylık ilacını verdik. Kortizon ile kan beyin bariyerini de elimizden geldiğince destekledik. Nasıl hissediyorsun?"

Itır tebessüm etti,"Yorgun hocam."

Muazzez kafasını salladı,"Tamam, şimdi kortizon da bitsin seni taburcu edelim."

Itır derin bir nefes aldı,"Tamam hocam. Saat kaç acaba?"

Aybars kolundaki saate bakıp,"Akşam sekiz."dedi.

Itır şaşırdı,"Geç olmuş." Yutkunup fısıldadı. "Tekrar teşekkürler."

Muazzez gülümsedi,"Hadi iyisin iyisin." Derin bir nefes aldı,"Eve gidince bir hafta kendine tatil ver. Okula geldiğini görürsem seni gebertirim haberin olsun."

Sana İhtiyacım Var Where stories live. Discover now