eleven

56 17 11
                                    

Louis, evden çıkmış hızlıca arabasına binmişti. En yakın arkadaşı Zayn'le sürekli gittikleri barda takılacaklardı.

Harry'nin gitmesinin üstünden 4 gün geçmişti, Louis ise neredeyse her gün Zayn'le görüşür olmuştu. Kendi çapında yalnız hissetmemek için uğraşıyordu işte.

En sonunda otoparktan çıkmış ve radyoyu açmıştı. Vardığında hızlıca arabayı park edip, içeriye yönelmişti.

Genelde olduğundan çok daha sakin olan barın sessizliğine tepki vermeden, bir yere oturmuştu.

Kısık sesle bir müzik çalıyordu, henüz akşam saatleri olduğu için insanlar yeni yeni doluşuyordu. Tam gece yarısında burası daha da işlek olacaktı.

Zayn'i beklerken, Harry'e mesaj atmak üzere telefonunu eline almıştı. Louis'nin stajları ve Harry'nin işi yüzünden çok konuşamıyorlardı, akşam eve gittiklerinde yarım saat görüntülü sohbet ederlerdi sadece. Ama bu bile Louis'ye yeterdi, yarım saat bile olsa yüzünü görmek her şeye bedeldi. Tabii, yine de ona dokunamamak, ona sarılamamak ve sadece o bilgisayardan onun yüzünü görmek içinde ki boşluğu ve burukluğu tam doldurmuyordu ama bi' nebze de olsa iyi geliyordu işte.

Yüzünde değişmeyen saf tebessüm ile Harry'e kısa bir mesaj çekerken, orada saatin gece yarısına çoktan ulaşmış olduğunu bildiği için cevap beklemeden sohbet panelinden çıkmıştı.

Biraz, medya da gezerken karşısına çıkan haberleri okumaya başladı. Bir çok sanatçının, geçen gün yapılan ödül töreninde kazandıkları ödüller paylaşılmıştı.

Biraz daha aşağıya kaydırdığında, Harry'nin İngiltere'den yeni gelmiş olan fotoğraflarına sırıtarak baktı. Siyah güneş gözlüğü ve pembe beresiyle çok şirin duruyordu. Louis, telefonu yüzüne yaklaştırmış öylece sırıtıyordu.

Fotoğrafları geçip, en sonuncusuna geldiğinde Harry'i sarı saçlı bir kadınla el ele gördüğünde duraksamıştı. Yüzünde ki sırıtışın yerini donuk bir ifade alırken, şaşkınlık içerisinde telefonuna bakıyordu.

Kadın, Harry'den yaşça büyük görünüyordu ve fotoğraf ise piksel şekildeydi, ama kadınla birleşik elleri Louis'nin kalbinin sızlamasına sebebiyet verirken. Harry'nin böyle biri olduğuna inanmayı reddetti.

Yani sonuç olarak sevgilisi değildi, ama onunla yatmıştı ve aralarında ki şeyin özel olduğunu oldukça iyi hissettirmişti. Ve şimdi Louis bu haberle karşılaşıyordu.

Geçmişte yaşadığı güven problemlerini bu adam için bir çırpıda kenara atmıştı ve şimdi yine mi aynısı yaşanacaktı?

Louis, telefonunun ekranını kaydırırken Harry'nin kadınla olan fotoğrafı paylaşan sayfanın açıklamasını okumaya başladı. Ünlü tasarımcı Harry Styles, Londra'ya giriş yapması üzerinden. Londra, sokaklarında aktrist Olivia Wilde ile el ele görüldü! Fanlar, bu eski çiftin tekrar birlikte olduğunu düşünüyor. Sizce gerçekten de barışmışlar mıdır?

Louis, okuduğu açıklamayla daha da sinirlendiğini hissetti. Ama hemen yargılamaktan da çekiniyordu, Louis böyleydi. Eğer biri onu aldatmışsa bile gidip ona neden yaptığını sorardı, bunu yapması mantıksız olsa da objektif bakmayı bütünüyle hayatına dahil etmişti. Bazen eksileri de oluyordu bunun mesela karşında ki insanı anlamaya çalışırken, kendini hiçe saymak gibi. Ve sonra üzülen kendi oluyordu. Ama bu onun karakteristik özelliklerinden biriydi.

Louis, sinirden kızaran gözlerini barda oynatırken telefonu kapatıp hışımla masaya atmıştı.

O sırada yanında Zayn belirmişti ''Hey, hey, hey!''

Mistletoe | Larry StylinsonNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ