BÖLÜM 15-GÜVEN

20 1 1
                                    

Urazdan

Hastane koridorlarından beşinciye geçtiğimde nefes nefese kalmıştım. Zira Aybüke ortalıklarda yoktu.Benden kaçması akıl alır gibi değildi.Nedenini bilmesemde onunla konuşarak bunu çözmek istiyordum.

Aybüke gittikten hemen sonra üstümü giyerek odadan çıkmış ve onu aramıştım.Ortalarda yoktu.Son çare danışmaya gittim.Kadın beni süzerken gülümsedi.

"Buyrun nasıl yardımcı olabilirim"

"Aybüke,Aybüke hemşireyi nerde bulabilirim?!"

Nefes nefese kalmış hâlime bakarken konuştu.

"Soy ismini biliyormusunuz?Malum hastanede bir tane Aybüke hemşire yokta"

Bana yardımcı olmaya çalışır gibi bakarken gözlerimi kapattım. Ben daha önce hiç Aybükenin soyadına bakmamıştımki?

"Soyadını bilmiyorum ama tarif edebilirim!"kadın susunca devam ettim.

"Mavi gözlü,siyah uzun saçları var,1.70 boylarında,zayıf..."

"Aybüke İlenden bahsediyorsunuz sanırsam?"Kaybedecek zamanım bile yoktu.

"Olabilir bilmiyorum bana nereye gittiğini söylermisiniz acil durumda!"

Kadın sağ tarafına bakarak koridoru gösterdi.

"Şurdan düz ilerleyin ilerde merdivenler var çatı katına çıkıyor"

Aybükenin orda ne işi olabileceğini düşünürken kadın bana döndü.

"Eminmisiniz orda olduğuna?"

"Evet eminim,Aybüke hemşire arada oraya gider kafa dinlemek için,onu en iyi ben tanırım"

Başımla onaylayarak kadına teşekkür ettim ve dediği yere yöneldim.Hızlı adımlarla çatıya çıktım.Kapıyı açar açmaz gözlerim ilk onu gördü.İlerde duvarın dibine çökmüştü.Kollarıyla bedenini sarmıştı.Sırtı manzaraya dönüktü.Koşar adım ilerledim ve yanına oturdum.

"Aybüke..."

Birşeyler söylemek istiyordum ama kelimeler dilimden dökülmüyordu. Sustum.Onunla sessizliği paylaştım. Bende onun gibi sırtımı duvara koyarak bacaklarımı kendime çektim.Usulca başını kaldırıp bana baktı.Gözleri ve burnu kızarmıştı.Göz yaşları akmaya devam ediyordu.

"Neden geldin?"

"Yanında olmak için sana geldim Aybüke"

"Git burdan Uraz"

Tekrar başını dizine koydu.Burası soğuktu.Hasta olmasından korkuyordum.

"Burası soğuk Aybüke hadi gel içeri girelim"

Küçük çocuk gibi omuz silkince gülümsedim.Dibine kadar geldim. Kolumu beline sararak sarıldım.

"Bırak beni Uraz istemiyorum gidermisin"

Boğuk sesine aldırmadım.Onu kendime çektiğimde başı göğsümde yer buldu. Saçlarına küçük bir öpücük bıraktıktan sonra yanağımı başının üstüne koydum.

"Neden gitmiyorsunki?!"

Hâlâ ağlıyordu ama sesi masum çıkmıştı.Küçük çocuk gibiydi.Güldüm.

"Asıl sen neden kaçtın benden?"

Gerçekten anlamamıştım o an ne demek istediğini.Kafamda sadece sinirli yüzü vardı.Dediklerini algılayamamıştım.Sonrasındada gitmişti zaten.

Başını göğsümden kaldırıp bana baktı. Baş parmağımla gözlerini sildim. Burnunu çekti.Benden biraz uzaklaştı. Kaşları çatılmıştı.

"Sana asla güvenmeyeceğim Uraz.Beni kandırmana izin vermeyeceğim.Şimdi git Emirhanın yanına beni rahat bırak işlerim var!"

ORENDA(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin