19. Bölüm: AYNA

78 14 31
                                    

Bir kitap düştü yere...
Kapandı bir pencere...

Ha Jun gideli 5 dakikadan fazla olmalıydı. O gittiğinden beri darma duman şekilde yere oturmuş, duvara yaslanmış bir şekilde karşı duvara bakıyordum.

Tişörtüm biraz yırtılmıştı. Büyük ihtimalle gözlerim kızarmış olmalıydı. Yüzümdeki kurumuş kanlar, morluklar ve yaralar belirgenleşmişti.

Evde bayadır ses yoktu ama birkaç dakikadır ayak sesleri duyuyordum. Yubin ve Ha Jun çıkmıştı evden. Adamları da onlarla gitmiş olmalıydı.

O her kimse ne yapabilirdi ki? Ne yaşamamıştım ki yaşatacaktı?

Kapı zorlanarak açıldığında içeri Wong geldi. "Ari!" diye bağırarak yanıma geldi. "Elin, yüzün... İyileştireyim bekle."

Elimi tutacağı zaman hızla çektim. "Dokunma," dedim titreyen sesimle. "Ari o sana..." diye mırıldandı. Önüme gelen saçlarımı geriye atmasına bile izin vermedim. "Dokunma! Uzak dur benden Wong!"

"Anlıyorum ama-"

"Benim yaşadıklarımı birçok kadına yaşattın! Hemde daha fazlasını! Neden şimdi bana üzülüyorsun? Ben yaşadım diye üzüldüğün şeyleri fazlasıyla yaptın Wong!! Hem neden geldin ki? Boş bir kadın bulamadın mı?!" Sesim boş odada yankılanıyordu.

Wong konuşmadı. "Git Wong. Benden uzak dur yeter."

Wong'un da içten içe parçalandığını biliyorum ama benim yaşadıklarımın fazlasını birçok kadına yaşatmıştı. Wong gitmediğinde "Bu sefer sen mi beni taciz edeceksin yoksa? Sonuçta onlar senin arkadaşın." diye sordum.

Konuşmak istedi. Bir şeyler demek istedi ama sadece iki cümle kura bilmiştir. "Özür dilerim. Yaşadıkların ve yaşattıklarım için."

Tereddüt ederek odadan çıktığında kafamı duvara yaslayıp derin derin nefesler aldım. 

Uzun bir süre sonra avcılar gelmişti. Bayan Chu gözleri dolduğunda arkasını dönüp odadan çıktı. Ayağa kalkıp "Gidelim," diyerek dışarı çıktım. Arabaya binip sessizce sığınağa döndük. Hana'nın ilk defa ağladığını görmüştüm arabadan indiğimde. 

Jeokbong "Bayan Chu'nun iyileştirmesi gereken bir yaran var mı?" diye sordu. Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Hayır, yok."dedim ve odama gittim. İlk olarak banyoya gidip üzerimdekileri çıkarttım. Duş almam gerekiyordu. 

Su boynumda süzülürken karşımdaki aynaya baktım en sonunda. Bedenimi inceledim. Sanki elleri hala vücudumda geziyordu. Aynaya baktığım her saniye o anı yaşıyor gibiydim. Şampuan kutusunu ağlayarak aynaya fırlattım. Bağıra çağıra ağlayarak içimde tuttuğum tüm acıları gözyaşlarıma döktüm. 

Kollarımda ellerini hissettim. Tırnaklarımla derimi soyarcasına kolumu tırnakladım. 

Sakinleştiğimde üzerime bornozumu geçirip kırılan ayna parçalarını topladım ve çöpe attım. Beyaz eşofman ve ince kazağımı giyindim.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kapım yavaşça tıklatıldığında açıp kapımı çalan Jangmul'a baktım. "Yemek yer misin diye soracaktım aslında." diye mırıldandı. Sormaya çekiniyordu. Ya da acıdığı için soramıyordu. "Yemeyeceğim." dedim sadece. Kapımı kapatırken Motak durdurdu. "Lütfen ye." 

"Beni çok mu düşünüyorsunuz? Bu düşünceliğiniz neden en arkada dakikalarca kameraları engellemeye çalışırken gelmedi? Biriniz bile Ari neden gelmedi dedi mi? Hayır. Demedi. Peki saatler sonra gelmediğimde ne düşündünüz?" diyerek hepsine baktım. 

Mun öne çıkıp "Aptallık ettik biliyoruz ama seni çok aradık. Bir gün boyunca tüm şehri aradık. Her yerde bölgeyi çağırdım ama şehre çok uzak bir yer olduğu için zaman aldı. Seni hepimiz düşündük." dedi pişmanlık dolu sesle.

"Bilmeniz bir şeyi değiştirmiyor Mun. Birinin öldüğünü bilmen onu yaşatır mı?" Kapımı kapatıp açık duran pencereme baktım. Penceremi de kapattım. Artık oradan gelecek bir kişi yoktu. En iyisi de buydu belki.

Konuştuğum için şişmiş ve yara olmuş dudağım acımıştı. Krem sürerek yatağıma yattım. 

Sürekli duyduğum o kadınlara yapılan tacizler düşünülenden daha çok acıtıyordu canı. Keşke hiçbir kadın bu acıyı yaşamasaydı. 

---------------------------------------------------------

Arkadaşlar alakasız ama benim okul denemelerinde netlerim berbat. Hatta sözelim bile onlarda berbat ama MEB çıkmış lgs sorularında sözelde 4-6 yanlış arasında gidip geliyorum. MEB KOLAY Mİ SORUYOR YOKSA BENDE ARADA BEYİNSİZLİK SENDROMU MU OLUYOR

The Uncanny Counter Where stories live. Discover now