bölüm 35

11.4K 434 186
                                    

Geç oldu biliyorum ama bu bölümün elimde bir sürü taslağı vardı. Kafa karışıklığımı anlayışla karşılayın lütfen.

İyi okumalar
...

"f(x) fonksiyonu x küp artı 2x bölü x kare eksi 4 Türevini bulur musun? Güzelim." Sorduğu soruya karşı elimde olmadan kasıldım. Şu anda benim üzerimde üstünlük kurmuşken sorması ve benim bilmediğim daha doğrusu geçmediğimiz konudan sorması hileci bir hareketti.

Masumca ona baktım. Tek karşını muzip bir edada kaldırırken dudağının kenarı yukarı çıktı. O da ne yaptığının gayet farkındaydı. Sıçtığımı hissettim. Altında kıvranma başladım. Havuzun kenarında olmamız da cabası. Erkeliğini kadınlığıma baskı yapıyordu.

Mantıklı düşünceler beynimi terk ederken huzursuz bir ses çıkardım. "Birincinin türevini alacaksın. İkincisini olduğu gibi yazacaksın. Araya eksi koy paydanın türevi payı direk aynısını yaz. Bölü alt tarafın karesi." Devenin nalı. Neyin altı neyin üstü. Az önceki soruyu bile hatırlamıyorum ben.

Cıkcıkladı. "Dersime çalışılmıyor demek ki." kendini benim üzerimde bırakarak onu biraz daha hissetmemi sağladı. Sanki mümkün değilmiş gibi. Bir de gelmiş bilmediğim konudan soruyordu.

"Susma." Dedi boynuma inip dilini boynuma bastırırken ıslak saçlarından damlayan damlalarda onu takip ediyordu. Beni gittikçe baştan çıkarıyordu.

"Bilmiyorum hocam." O bana oyun oynayıp hile yaparsa bende ona oynardım. Başını boynumdan kaldırıp yüzlerimizi eşitledi saçından damlayan damlalar bu sefer göğüsüme damlıyordu.

"Burada oyunları ben oynarım." Fısıltısı ile içimdeki duygular alevlendi. En ateşli duygular. Zapt etmesi zor dürtüler. Sırıttım.

"Zevkin çok sıkıcı. Aynı şu an hiç bir şey yapmaman gibi." Elimi sırtına götürdüm ve tırnağımın ucu ile daire çizmeye başladım. Bakışları kayan bir yıldızdan daha parlak bir şekilde yüzümde gezindi. Kendimi yukarı çektim. Yattığım yer rahat sayılmazdı sırtımdan soğuk gelse de bedenim o soğuyu hissettirmemek için üzerimdeki bedene meydan okuyordu.

Amacım erkekliğine sürtünmekti. Oysa bunu yanlışlıkla yapmış gibi göstermek eğlencesineydi. Gırtlağından gelen boğuk inilti de ne kadar işe yaradığını gösteriyordu. Diğer elimle de ıslak saçlarına daldırdım.

"Yalvaracaksın." Dedi. Dudakları boynumu kaplamadan hemen önce. Sertçe dişleri arasında aldığı derimi ısırınca bir inleme çıktı dudaklarımdan. Daha sert ısırdı sonra daha da sert adeta yeni yakaladığı avına davrandığı kadar nazikti.

Boynumdan aşağı inerken saçlarından çekiştirdim. Bana davrandığı kadar nazik bir şekilde çekmeme yanıt vermedi. Ne kadar onu uzaklaştırıp dudaklarını dudaklarımın üzerinde istesemde başını köprücük kemiğimden kaldırmayınca bacaklarımı araladım. Kalçası hareketlenip yapboz misali görünüşte tamamlandığımızda kadınlığım sınırlarını zorlama başladı.

Yanması devam ederken her tüyüm diken diken ve uyarılmış bir haldeydi. Sadece onun söndürebileceği bir yangın baş gösterince dayanmadım. İstemsiz istekle inledim. Boğuk çıksa da duyulmamasının imkanı yoktu.

Titredim. Hemde onun bile hissedebileceği bir şekilde. Köprücük kemiğimden başını kaldırmadan fısıldadı. "Üşüdün mü?" Sesinde şu ana uymayan tonu şefkat barındırıyordu. Bu zıtlığa karşı kendini dizginlediğini anladım. Zor olmalıydı. "Eğer istemiyorsan. Durmamı söylemen yeterli." Ben ses çıkarmayıp kalbimi sakinleştirmeye çalıştıkça inadına daha hızlı atıyordu.

Cevap vermememden ötürü kıraç başını kaldırdı. Koyu kahve gözleri bana bakarken emin olamadı. Durumu anlamak namına gözlerimde bir işaret aradı. Devam edebilmemiz için veya durmamız için. Onun için için yanan gözlerine bakmasam da cevabım belliydi. "Bir şey söyle sevgilim." Bakışlarımı kaçırdım.

AH BE HOCAM!?+18Where stories live. Discover now