Fark Etmeden..

1.3K 180 38
                                    

Bazen kendinizi yırtarcasına zorlasanız da, hayatın sizi götürdüğü yön tam tersi istikamet olabiliyor. Bunu artık çok iyi biliyorum ve hiçbir şeyi zorlamıyor, kendimi O'nun rüzgarına bırakıyorum; nereye götürürse.

Her buluşmamızda tek bir kırmızı gül ve bir paket Napolitenle geliyor. Eğlenceli saatler geçiriyoruz.

- Nerede oturalım? diye soruyor bir buluşmamızda.

- Ne zaman ?

Anlamıyorum ne demek istediğini.

- Evlenince, diyor kalakalıyorum

- Bilmem

Teklifini kabul etmiş oluyorum fark etmeden.

Hayatıma nasıl hızla ve zorla girdiyse, aynı şekilde evlilik yoluna doğru götürüyor beni. İşini sağlama almak için ilk iş, babamı yakalıyor yolun ortasında ve beni istediğini söylüyor. Normal şartlarda çok ters tepki vermesi gereken babam, bu ani davranışın şaşkınlığıyla olacak, "yol ortasında kız mı istenir, ailen yok mu senin?" diyerek resmen bir isteme olayını başlatmış oluyor...

Üç dört gün, köşe kapmaca oynuyorum babamla, küçücük evde ne kadar saklanabileceksem. O kahvaltı masasına gelmeden hemen bir şeyler yiyip odaya kaçıyor, akşamlarıysa o gelmeden yatıyorum. Kaçtığımı anlamış olmalı ki, bir sabah beklediğimden erken giriyor mutfağa ve ben ağzımda olmazsa olmazım peynir, ekmek, zeytin üçlüsüyle kalakalıyorum babamın karşısında. Lokmayı ağzımdan ne çıkarabiliyorum, ne yutabiliyorum. Çiğneyemiyorum ki. Boğulma riskine girerek tek hamlede yutup üstüne rahatça mideme inmesi için bir yudum tavşankanı çayımdan içiyorum. Yüzüne bakıyorum fark ettirmeden, ifadesini çözemiyorum. Sonra dalga mı geçiyor, ciddi mi konuşuyor anlayamadığım bir ses tonuyla:

- Hanımefendi, hanımefendi ne oluyor bakalım? diye soruyor annem çayını doldururken. Masadaki herkes olayı bildiği için tetikte bekliyor.

- Ne gibi baba?

Sesimdeki masum tonu duyan, dünyadan bihaber zavallı der benim için.

- Bakıyorum da yollarda isteniyorsunuz artık.

- Nasıl yani baba?

Israrla numara çekmeye devam ediyorum.

- Dün adamın biri yolda yanıma gelip, sana talip olduğunu söyledi.

- Yok daha neler baba? Kimmiş? Ne cesaretle geldi yanına?

- Ne bileyim kim? Ben de al annenle babanı, eve gel dedim.

- Ne yani şimdi tanımadığın adamı eve mi çağırdın baba? Gelecekler mi yani?

Suratıma bakıyor, yalan söylediğimi bal gibi biliyor ama yine de şüpheleri var sanırım.

- Ben gelin dedim, ama sen olmaz dersen arar söylersin gelmeyin diye.

Ahaa, görüştüğümü anlamış. Ne cevap versem de paçamı kurtarıp kendimi sağlama alsam? Cevap vermemi beklemeden telefon etme bahanesiyle kalkıyor masadan. O'nun kalkmasını fırsat bilip ben de yatak odasına kaçıyorum tabana kuvvet.

******



Umuda Tutunmak #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin