Bir Adamın Günlüğü

BÜYÜK OTURUM!

Kapılar kapandı! Dört duvar vardı, Başkan tonton suratına, siyah, camları yuvarlak gözlüğünü taktı, siyah cübbesini rengi solmuş kahveden askıdan aldı, şapkasını taktı ve beklenen o büyük hesaplaşmayı gece 01:37 de başlattı! Odada, sarı saçları Akıl Oyunlarındaki John Nesh gibi taranmış Çavuş, ayakta kapının önünde bekliyordu. Arkası duvar pencerede, beyaz önlüğü ve kırmızı gözlüğüyle bir doktor sırtından bir kanca ile asılı durmaktaydı, Müzeyyen kapı dışarıdan anlamsız bir kaç özür fısıldamaktaydı. Yeni biri daha vardı, askının dibinde oturmuş elleriyle yüzünü kapatmıştı, Sevgi diyordu, sesi odada yankı yapıyordu! Bu nasıl bir bilinçaltıydı, neler oluyordu? Ve beklenen ses geldi!
+Başlayalım Evladım!
- Başlangıçlar Sayın Başkanım sonlardan sonra gelir, önce sondan mı başlayalım yoksa başladığımız yerden devam mı edelim?
+ Beyninde bulunmaktan nefret ediyorum evladım, Alabama'dan döndüm! Ben değil sen başla!
- Sevgi, sayın başkanım!
+ Sakın bir kadından bahsettiğini belirtme evladım!
- Sevgiye kadın demek dünyaya küfür etmektir Başkanım!
+ Sevdim deme evladım!
- Bu duyguya Sevgi demek Ademden Havva'ya, Kerem'den Aslı'ya hadsizlik etmektir başkanım!
+ Ne yaptın evladım? Ne yapacağız? Sevgi kim?
- Birini düşlerime buyur ettim başkanım, bir hayal kuracağız! Sevgi... Kelimelerim yetmiyor Başkanım!
+ÇAVUŞ PENCEREYİ AÇ!
Doktorun kancasından tutup pencere açıldı! Arkasındaki duvar istenilen her doğa ortamına bürünebiliyordu! Yıldızlar odanın içine birer birer düştü.
+ Sevdin diyelim, geçmişi unuttun mu?
- Kimse unutmaz başkanım unuttuklarını sanıp kurtulanlar umursanıyorlardır ve bende kurtuldum geçmişi umursamıyorum.
+ Âlâ, doktora ölüm tarihi biçmiştin! Öldürecek misin?
- Kanca yetmiyor mu?
+ Adam işlence çekerek bir pencere kulpunda asılı kaldı! Ölmedi!
- Öldüreceğim!
+ Müzeyyen denen kadın; intikam alacak mısın?
- İntikam almak için suç gerekir onun bir kaç etik olmayan davranışı dışında suçu yok, intikam da yok!
+ Diğer çocuk, abinden öldürmek için köpek gibi silah istediğin çocuk öldürecek misin?
- Kin duygusundan arındım! Öldürmeyeceğim!
+Şukufe adlı fahişe aklına gelecek mi?
- Komikti bu Başkanım!
+|. İhtar bizde komik olan hiç bir şeye gülünmez! Aklına gelecek mi?
-Gelmeyecek!
+Bu mutluluk halkını nerden aldın!?
-Manavdan başkanım!
+||. İhtar mahkemeyi aptal yerine koyma! Kimden aldım!
-Ödedim! Geceleri duvarlara vura vura ödedim! Kimse feryatlarımı duymazken sesim kısılana kadar ağlayarak ödedim! İntihara teşebbüs eden ruhumla ödedim! Kaç gece evden kendimi zor dışarı atarak ödedim! Dostlarımla kavga ederek ödedim! İçimde namuslu insanları fahişe yaparak ödedim! Alkol belasında kara, sigarada ak ciğerimi yitire yitire ödedim! Otlarla beynimi dondura dondura ödedim! Babamı hiçe sayarak ödedim! Sınav senemi uçurumdan atarak ödedim! Gençliğimin baharında gülücüklerimin kıvrımlarına Ateş ederek ödedim! Kimden aldın deme başkanım! Neyle ödedin de!
-Ya gene ödersen ya doğru Prenses karşı kaledeyse unutma Mario yu kimse kazanamadı!
+ Bu o başkanım, geldi! Bana geldi! Beni kurtardı! Hatta beni sevdi! Bende sevdim, ah yalanlar Nasıl inanacaksınız sevdiğime... Kalemim kurusun ki seviyorum, kağıtlarım yansın ki seveceğim!

Odayı duman kaplamıştı, askılığın altındaki kızın gözünden bir damla süzüldü yere düşmeden Adam damlayı yakaladı! Başkan elinde kalem düşünüyordu! Çavuş tedirgin!
-KARAR:
İş gene içten geçmiştir! Sevgi denilen kadın sevilmiştir! Tüm hücreler ona emanet edilmiştir! Müzeyyen sınır dışı ilan edilmiştir! Doktor meselesi kapanmamıştır! Geçmiş umursanmayacak gelecek Sevgiye dayalı kurulmaya and içilmiştir! Yeni bir yasa düzeni getirilecek Sevgiye adanacaktır! Gereği düşürülmüştür!