İlk Aşk

Şaşkınlık

Ne kadar ben aç değilim desemde zorladı Haldun Bey sesimi çıkaramadım pek oturdum tam karşısına ukalanın gözleri üzerimdeydi hissediyordum.Yemekte karnı yarık vardı çok severdim bi çatal aldım yemek yiyordum bu eve geleli ilk kez ikiside bana bakıyordu hem nasıl yemek yerim böyle bir bardakta su içtim.Kimse bişey konuşmuyordu arada Haldun Bey konuşuyordu oğluyla, sonra gülümseyip duruyordu.En sonunda "İzninizle ben odama çıkabilir miyim?" dedim, Haldun Bey "Tabii tabii beni kırmayıp oturduğun için teşekkürler iyi istirahatler" dedi.Ukalaya hiç bakmadan afiyet olsun dedim çıktım.

Odaya çıktığımda arkamdan kapıyı kilitleyip yatağa attım kendimi yorucu geçmişti bugün.Ellerimi başımın arkasına koymuş uzanıyordum ama uykuya dalmışım 1 2 saat uyumuş olmalıyım ki gözlerimi araladım saate baktım 20:10'du kalktım banyoya ilerledim saçlarımı açtım nedense saçlarım toplu olduğunda başım çok ağrıyordu.Tekrar beyaz odaya döndüm camdan dışarı bakıyordum bi evin bahçesi bile bu kadar düzenli olurdu.Bir bölümde yemek masası ve ahşap renkli sallanan koltuk duruyordu.Bahçe rüyalar bahçesi gibiydi bakınca huzur doluyordum.Bian dışarı çıkmak istedim.Valizi aradı gözlerim ama bulamadım bi an dolabı açtığımda eşyalarım yerleştirilmiş olduğunu gördüm.Zeliha Hanım yapmış olmalıydı.Pek fazla takılmadım kot jeans alıp üzerime de siyah bol kazağımı giydim.Üzeriime de serin olur diye şişme yeleğimi aldım.Kapının kilitini açtım.

Aşağı indim görünürde kimse yoktu salona kafamı uzattım orada da kimse yoktu.Dış kapıya yöneldim tam açıyordum ki onun sesiyle sıçradım.

"Korkuttum mu pısırık"dedi.Bak hala pısırık diyo ya.Kafamı hafif kaldırdım ona bakmak için gülümsüyordu.Karşısında kii insanı bakışlarıyla büyülüyor bu çocuk bence.Kapının koluna elimi uzattım.."Kimseye bir şey demeden mi çıkacaksın" dedi.Ne sanıyordu bu kendini ya ne söyleyecektim ben onlara sanki ne istersem onu yaparım beni fazla sinir ediyordu."Kimseye bir şey sormak zorunda değilim Bay Ukala" dediim.Kapıyı açıp çıktım yürümeye başladım.Arkamı döndüğümde içeri girmişti sanırım yoktu kapıda.

Hızlı adımlarla ilk siteden çıktım.Arabayla okuldan dönerken görmüştüm buraya yakın sahil vardı.O istikamete doğru ilerliyordum.Şehir bu saatlerde oldukça sessizdi caddede kaldırımda duvar kenarından ilerliyordum.Beyaz bi arabadan kafasını uzatan genç bir adam "Gidiceğin yere bırakayım fıstık"dedi.Zaten sinirliydim bay ukalaya birde bununla mı uğraşacaktım.Araba gittikçe yavaşlıyordu.Bi an korktum elime bir çakıl aldım eğilip hemen "Benim kimseye ihtiyacım yok." dedim.

Ama genç adam kahkaha atmaya başladı.Arabadan indi bana doğru geliyordu.Hiç düşünmeden elimde ki çakılı ona fırlattım gelme diye duvara sinmiştim.Harbi ne pısırıktım koşsaydım şimdiye kaçmıştım daha yaklaştı 3 adım kala kaşını tutuyordu o da ne attığım taş isabet mi etmişti hiç iyi atıcı değilimdir.Hafif suratını ekşiterek "Sadece eğlenektik biraz ama" dedi bir adım daha attı bana doğru ama yeterdi artık.Ben eğlenmeyecektim.Tam koşmak için yana doğru bi adım attığımda birine çarptım.O da ne ukala gelmişti tam yanımda duruyordu.Bileğimi sıkıca kavradı geriye iterek adama tek kelime etmeden bi yumruk indirdi adam geriye doğru tökezledi hafif inilti çıktı ağzından geri geri arabasına kadar gitti arabaya binip gitti.Kafamı kaldırıp ona baktığımda eline baktı gözleri benimle buluştuğunda sinir vardı."Sen beni mi takip ediyorsun"dedim ama napıyım ilk aklıma o geldi.Beni mi takip etmişti ne işi vardı burada.Hızlıca sahil istikametine yürümeye devam ettim.Bi anda az önceki gibi bileğimi sıktı.

"Bu kadar saf mısın yoksa rol mü yapıyorsun az önce sana yardım ettim insan teşekkür eder" dedi.İçimden kendime cevabı yapıştırdım evet saftım "İhtiyacım yoktu" dediğime benimle beraber yürümeye başladı."O yüzden pısırık gibi sinmiştin duvara istersen adamı geri çağırayım eğlenmek istediğini bilmiyordum"dedi ve ona baktığımda gülüyordu."Sağol" dedim.Sahile gelmiştik.Bir banka oturdum denizi seyrediyordum dalgalarını kenara çarpışını.Konuşmaya başlayana kadar tabi.