17

3.6K 170 16
                                    

⊗      

Göl evinde, birkaç atıştırmalıkla birlikte giriş katta ki salonda, John’un bacağında uzanmasının tadını çıkarıyordu. Onun saçlarıyla oynamak her zaman için iyi bir fikir oluyordu. John gözlerini açtı ve Clariss’e gülümsedi.

“Ellerini seviyorum.”

 

“Ellerimin saçlarını sevdiği kadar olamaz,”

Clariss eğilip onu öperken, ön kapını kapandığını duydu. Muhtemelen Brandon ile Wendy olmalıydı diyerek dikkatini John’dan ayırdı ve kapıya baktı. Tüm ışıltısı ve güzelliğiyle Lily karşısında duruyordu. Clariss çığlık atarak John’un kalkmasını sağladı ve Lily’nin yanına koşarak gitti.

“Seni çok özlemişim, Clarissae.”

 

“Bende seni çok özledim, Lil!”

 

Clariss, kucaklaşmalardan sonra arkasını döndü ve John’u gösterdi.

 

“John, Brandon’ın bir arkadaşı. Ve benim de… Yakın olduğum bir arkadaş.”

 

“Ah, memnun oldum, John.” dedi Lily, Clariss’e gülümserken. “Brandon nerede? Onu ne kadar özlediğimi tahmin bile edemezsin!”

 

“Şimdi arayacağım ve erken gelmelerini söyleyeceğim. O da seni özlemiş olmalı!”

 

“Hayır, tatlım. Aramanı istemiyorum. Sürpriz yapmak için geldim ve öyle de olacak.”

 

“Buraya sadece Brandon’ı özlediğin için mi geldin? Bir sorun yok değil mi, Lil?”

 

“Hayır. Hayır. Hiçbir sorun yok. Şehir oldukça sıkıcı ve göl evi iyi bir tercih gibi gözüktü. Umarım size rahatsızlık vermemişimdir,”

 

“Lil, kendi evindesin,”

 

Lily Clariss’e tekrar sarıldı. Clariss, Lily’nin bavulunu alarak merdivenlerden çıkarken Lily de salon da oturmayı tercih etti. John’u çok dikkatli bir şekilde inceliyordu. Richardson soyundan olmadığı çok belliydi. Gözaltlarının şişkinliğinden, kısa zaman önce seyahat yaptığı belliydi. Lily, Brandon ve Clariss’in; Gonzalezler ile bu kadar yakın olmalarını kaldırabileceğinden emin değildi. Çocuk Lily’den gözlerini kaçırırken, Lily onu incelemeye devam ediyordu.

“Gonzalez?”

 

“Evet, ama soyadım değil.”

 

“Nasıl oldu?”

SoulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin