16.bölüm

192 15 6
                                    


Sanırım bugün yeteri kadar kötüydüm. Her şey bugün için planlanmış gibi. Evet biz yakın dörtlü aramız açıldı ve tekrar parçalandı. Sanırım nedenini söylememeliyim .. Sadece uğraşlarıma inanmayan biri,  bana inanmayan... Ayrıca varlığından bile tiksinç olduğum biri daha sanırım herşeyi düşünmem gerek...

.......

Doruk seninle neredeyse 8 ya da 9 aydır konuşmuyoruz. Özledin mi diye sorarsan evet hemde çok..  Mesela sesini ya da konuşma tarzını.. Mesela seni. Ece seni de özledim. Her ne kadar birbirimize küs kalsak bile. Ve benim yakın arkadaşlarım ya da öyle sandıklarım. Belkide sandığım ister inanın ya da inanmayın bu sefer ben çabalamayacağım. Neden biliyormusunuz çünkü yeteri kadar kırıldım her şey için, her şeyi içime tıktığım için sadece masum sevgim belki biraz nefrete dönüştü ama üzülmeyin hallolacak....

......

Okula gitmek için kalktım. Lavaboya doğru gittim ve hazırlandım. Zaten öyle deli gibi makyaj yapan biri değildim. Neyse biraz da telefonumla oyalandıktan sonra hemen otobüse yetişmek için çıktım..
Okula vardığımda üzerimde yine bir sinir oluştu sevmediğim birini görmek bu kadar nefret ettirebilir.
.... 
Neyse ceyda ile oturuyoruz gökçe falan geldi daha sonra ise Gizem. İlk ders hiç konuşmadık ama ikinci ve üçüncü derslerde konuşmaya başladık. Normaldik aslında bir sıkıntı yoktu. Onlara müjdeli haberi veren ceyda.Teyze oluyorum. Hepsi bana sarılıp tebrik etti bunun ne kadar güzel bir şey olabileceğini konuştuk. Bütün dersler mi boş geçer o kadar sıkıldım ki zaten havalar sıcak ve bunaltıcı.  Neyse okuldan çıkışta dağıldık Gizem herzamanki gibi tiyatroya kaldı. Eve gittiğimde biraz dinlendim ve dışardan yemek söyledim. Ceyda bana mesaj attı sanırım herşey eskisi gibi olacak. Bu beni delice mutlu etti. Aslında aklıma ders çalışmam gerektiği gelene kadar.

......

Sabah ağlayarak uyandığımı farkettim. Kötü bir rüya gördüm. Ortaokulumdaydım yani oraya gidiyordum ceyda ile. Sonra okulun kapısının önünde birçok araba vardı ve herkes ağlıyordu. Ne olduğunu sordum. Behlül öldü dediler. Yere çöküp ağlamaya başladım ve hemen okulun üst katına koştum. Işıklarıyla dikkat çeken bir oda vardı. Hemen girdim ve içerde behlül ile doruk'u gördüm. Koşarak behlül ' e sarılıp ağladım. O da bana bu bir sır dedi. Kafa salladım. Önümden behlül 'ün babası geçti. Ama babası gerçek hayatta ölmüştü. Korkmuştum biraz. Sonra doruk'a bakacağım sırada onun birden gittiğini gördüm. Kaybolmuştu. Daha sonra annem kalk dedi ve birden uyandım. Ağlamam bir yana nefesimi düzene sokmaya çalıştım. Behlül'ü özlemiştim. Sonuçta yakın arkadaştık ve o birden uzaklaştıdı ya da bana öyle geliyor......

ARKADAŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin