26.BÖLÜM - MUTLULUK EN HAKKETTİĞİMİZDİ

20.9K 1.3K 221
                                    

Nazelin Timur’un çalışma odasının önünde dört dönüyordu. Telefonuna gelen mesaj onu çok huzursuz etmişti. Derin nefes aldı ve kapıyı çalıp, içeri girdi.

“Müsait misin?”
Adam kadına gülümsedi. “Senin için her zaman.”
Nazelin de gülümseyip, adamın önündeki koltuklara bıraktı kendini. Elindeki telefonu çevirip, duruyordu. Timur önündeki dosyaya bakarken kadının durgunluğu dikkatini çekti. Dosyayı bırakıp, kızın yanındaki koltuğa gelip, oturdu.

“Bebeğim, ne oldu? Canın sıkkın gibi, seni üzen bir şey mi var?”
Dudaklarını ısırdı ve elindeki telefonu adama uzattı. Timur kaşlarını çatarak elinden telefonu aldı. Bir numaradan gelen bir mesaj açıktı.

05... : “O gün kurtuldun ama bir daha ki sefere baş başa olacağız ve bu sefer kollarımdan kurtulamayacaksın. Ayrıca soğuk hava deposunda değil, sıcacık bir yatakta olacağız. Referansın da sağlam, Timur Soyalp.”

Timur “Sikerim lan, kim bu?” diye gürledi. Sonra kadına baktı. “O gün başka biri vardı o kadının yanında. Öyle bir şey hatırlıyorum. Ama hakkında bir emir yoktu diye kaçabilmiş. Kim lan bu, kim bu dingil?”
Nazelin yutkundu. “Ben tanıyorum. Tanıyoruz...”
Adam önündeki masayı tekmeledi ve yumruklarını sıktı. Nasıl akıl edememişti.

“Nazım.” Sonra duraksadı “Nazım Mehmet Öcal.”
Nazelin sadece başını aşağı yukarı salladı.
“O adamın işini Firuzan ayarlamıştı. Liseden bir arkadaşım demişti.”

“Demek ki daha da ilerisiymiş.”
“O kadını öldürmeliydim. Gırtlağı ellerimdeyken sıkmalıydım.”
Nazelin pencereden dışarı baktı. Ömür boyu bu korkuyla mı yaşayacaktı?

***

“Her yerde ama her yerde aranacak o adi şerefsiz. Karıma uygunsuz mesajlar çekmiş, tehdit etmiş!”
“Tamam Timur bey sakin olun. Bulacağız. Çekilen mesajın numarasından İstanbul’da olduğunu tespit ettik, merak etmeyin, yakalayacağız.”
Timur yerinden kalktı. “Şirketine baktırın.”

“Şirketi bir kaç ay önce elden çıkarmış.”
Timur saldıracak yer arıyordu. Şuan gerçekten birilerini gömebilirdi.

***

“Ne demek artık şirkette çalışmayacaksın Timur?” diye sinirle bağırdı kadın.
“Hayatım doğumun var. O halde nasıl çalışmayı düşünüyorsun? Hem çocuğuma elin kadınları mı baksın?”

“Yok haklısın, çocuğa ben, sana elin kadınları bakar.”
“Ya bana niye elin kadınları bakıyor?”
“Ben de onu diyorum ya sevgilim, benim müstakbel kocama neden elin kadınları bakıyor.”

“Erkek mi tutayım asistanı Nazelin?”
“Evet. Neden erkek olamıyor mu?”
“Olamıyor ya, saçmalama. Erkek asistan nerede görülmüş.”

“Doğru o mini etek giymez, sana işveli davranmaz.”
“Ya bebeğim bana ne işvesinden cilvesinden, işini yapsın yeter.”
Nazelin adamın elindeki başvuru dosyalarını aldı ve elemelere başladı.
“Sen anlamazsın, ben bakacağım.”

“Peki bebeğim. Ama lütfen tecrübeli olsun.”
“Ne bakımdan Timur? Oral mı anal mı?”

Timur başını geriye attı ve “Off!” diye inledi. Sonra kahkaha attı. Bu kadının kıskançlıkları çok ama çok hoşuna gidiyordu.
Kız burun kıvırıp, ilk dosyayı açtı ve gördüğü fotoğraf yüzünden hemen kapadı.

“Daha adını okumadın.”
“Sarışın bu olmaz.”
Timur o an anladı başına gelecekleri. Sırıttı.

Diğer dosyayı açtı. Kızın fotoğrafına gözlerini kısıp baktı. O an Timur da öz geçmişini okuyordu. “Bak bu iyi gibi.”
“Dudakları çok dolgun. Ağır konuşur bu.”
“Ne alaka?”
“Silikon ya, ağır çeker.”

TÜM GÜNAHLARIN BOYNUMA - YASAK SERİSİ I - FİNALWhere stories live. Discover now