kavga

138 5 2
                                    

Karşımda sinirle bize doğru bakan abim! Olacak şahsiyet kerem vardı. Yıllar önce bizi yüzüstü bırakıp gitmişti şimdi karşımıza çıkma cesaretini nereden buluyordu?
Can donup kaldığımı hissedince benden ayrılıp baktığım tarafa baktı. Henüz abim olmadığını bilmediği için anlamazca bir bana birde abime bakıyordu. Abim hızla yanıma gelip kolumdan tuttu ve bağırmaya başladı.

"Sera ne yapıyorsun sen? Bu çocuk kim? Bana çabuk açıklama yap!"

Sinirle kolumu çekip sakin bir şekilde konuşmaya başladım.

"Sen ne hakla bana bunları sorabiliyorsun? Yıllar önce bizi ne halde bırakıp gittiğini unuttun galiba ABİ! bak hala abi diyorum ama sen onu bile haketmiyorsun. Bana hesap sormaya hakkın yok. Bizi bırakıp gittiğin gün üzerimde hiç bir hakkın kalmadı."  Ben sinirle bunları söylerken kaşlarını çatmış bana bakmaya devam ediyordu. Derin bir nefes alıp kaldığım yerden devam ettim.

"Annem senin yüzünden daha kötü oldu. Biz dağıldık bu senin umrunda mı peki? Ben cevap veriyim değil sen şuan bile anneme gitsen seni kollarına alıp affeder. Ama sakın aklından böyle birşey geçmesin. Sen bizi haketmiyorsun. Şimdi geldiğin yere o çok sevdiğin uğruna aileni feda ettiğin karının ve ailesinin yanına geri dön! Bizim sana ihtiyacımız yok!"

Yüzüme tokat atmasıyla acı bir şekilde gülümseyip gözlerine baktım. En ufak bir pişmanlık bile yoktu.

"Sen busun işte. Ablamı da düğününden önce dövmedin mi? "

Elini kaldırıp bir kez daha vuracakken can abim olacak şahsiyetin elini tuttu. Abim sinirle ona yumruk atınca Can yere düştü. Ama hemen toparlanıp abime karşılık vermeye başladı. Kısa bir süre sonra can abimi altına almış yumruklarını sıralıyordu.

"Sen benim olana elini nasıl kaldırırsın lan! Ben ona dokunmaya kıyamazken sen nasıl vurursun!"

Tek hamlede abim can'ı altına alıp yumruklarken ben donup kalmıştım. Hareket etmek istiyordum ama yapamıyordum.

"Sen kimsin lan! Kardeşimin yanında ne işin var"

Abim daha ileriye gitmeden kendime gelip can'ın üstünden kaldırmaya çalıştım. Ama nafileydi yumruklarını sıralamaya devam ederken benim bağırmamla durdu.

"KEREM KAYA! DUR YOKSA POLİS ÇAĞIRICAM!!"

"Sen bu çocuğumu korkuyorsun. Ne halt ettin lan sen!"

"Bu seni ilgilendirmez. Sen hangi yüzle bunu soruyorsun pek sevgili 'abicim' şimdi geldiğin gibi çık git hayatımızdan."

"Ne haliniz varsa görün"

Deyip arkasına bakmadan çekip gittiğinde hemen can'ın yanına gidip kafasını dizlerime koydum.

"Can. Iyi misin sevgilim"

"Iyiyim sera'm merak etme."

Hemen can'ı kaldırıp su içirdim. Gözünün altı morarmış, kaşı ve dudağı patlamıştı.

"Can hastaneye gitmemiz gerekiyo kalkabilecek misin?"

Can kafasını sallayıp ayağa kalkmaya çalıştı. Kalkmasına yardım edip çantamı aldığım gibi kolunun altına girip yürümesine yardımcı oldum. Caddeye geldiğimizde taksi durdurup en yakın hastaneye sürmesini söyledim. Allahtan hastane fazla uzak değildi. Taksiciye ücreti ödeyip hastaneye girdik. pansuman yapılırken telefonum çaldı. Can'a geleceğimi söyleyip dışarı çıktım.

"Efendim anne."

"Sera nerdesin kızım.merak ettim seni aradım ama açmadın."

"Müsait değildim anne. Bir arkadaşım hastanede onun yanındayım."

SIZI Where stories live. Discover now