SIZI

Umut Hep Var

Gördüğümü idrak edemezken gözlerimi kapatıp bunun benim hayal gücümden ibaret olmasını diledim. Gözlerimi açtığımda rahat bir nefes almıştım. O yoktu. Abim Kerem'i gördüğüme yemin edebilirdim ama o yoktu belki de ben yanlış görmüştüm. Biraz olsun sakinleşince Emine'nin elinde elbiselerle bana doğru geldiğini gördüm.

"Ben bunları çok beğendim. Sen baktın mı birşeyler?"

"Ben beğenemedim ya."

"tamam hadi başka mağaza gezelim."

Usulca kafamı sallayıp Emine'nin beğendiği kıyafetleri kasaya götürmesini izledim. Bilinçaltım bana oyun oynuyordu bu fazla can sıkıcıydı.
Kısa süre sonra Emine gelince beraber mağazanın çıkışına doğru yürümeye başladık.
Etrafıma dikkatlice bakıyordum sanki her an karşıma çıkacaktı. Daha fazla burda kalamayacağımı anlayınca hızlı bir şekilde bir kaç parça kıyafet alıp alışveriş merkezinden çıktık. Can'a eve geçtiğime dair kısa bir mesaj attıktan sonra taksiye binip yolu izlemeye başladım.
Taksinin durmasıyla ücreti ödeyip eve geçtim. Elimdeki poşetleri yatak odasına bırakıp duş almak için banyoya girdim sıcak su bedenimi gevşetirken akıp giden suyu izliyordum.
Suyun altında ne kadar kaldığımı idrak edemezken Can'ın bana seslenmesiyle kendime gelmiştim.

"Sera'm nerdesin?"

Boğazımı temizleyip zorlukla konuşmaya çalıştım. Kelimeler boğazıma dizilmişti.

"Burdayım."

Banyonun kapısının açılma sesini duyunca Can'ın geldiğini gördüm. Koyulaşmış gözleriyle arsızca bedenimi süzüyordu. Üstündeki gömlek ve pantolonu bir çırpıda çıkarınca altında sadece boxerı ile kalmıştı. Usulca yanıma gelip dudaklarıma yakıcı bir öpücük kondurunca vücudumda elektrik dalgası hissetmiştim. Gevşemeye ve bir süre için herşeyi unutmaya ihtiyacım vardı. Bedenim sahibini istiyordu. Bu isteğe boyun eğip açlıkla  Can'ın dudaklarını öpmeye başlamıştım.

(bundan sonrası azıcık +18)

Can'ın elleri belime ordan kalçama kaydı. Kalçamı elleriyle yoğurup beni kendine bastırınca dudaklarının içine boğuk iniltimi göndermiştim.
Dudaklarını öpmeye devam ederken Can boxerını çıkarmakla meşguldü. Aceleci bir şekilde bacaklarımı beline dolayıp kendimi erkekliğine bastırınca ikimizde inlemiştik.

"bugün beni mahvettin karıcım."

Gözlerim dudaklarındayken nefesi yüzüme çarpıyordu. Munzur bir şekilde gülümseyip kafamı salladım.

"sende intikamını alıyorsun öyle mi kocacım?"

Can cevap vermek yerine sert bir şekilde dudaklarımı öpmeye başlamıştı. İki eli kalçalarımı okşayıp sıkarken onu içimde istiyordum.
Can birden beni kucağından indirip sırtımı göğsüne yasladı. Kendimi ona iyice bastırırken göğüslerimi okşuyordu.

" domalmanı istiyorum Sera lütfen."

O pozisyon her ne kadar utanmama neden olsada kasıklarımda hissettiğim yoğun istek daha ağır basıyordu. Dediğini yapıp ellerimi banyonun duvarına yaslayıp kalçalarımı havaya diktim.

"siktir! Çok güzelsin."

Erkekliğini kızlığımda hissedince boğuk iniltim duvara çarpmış ordan tekrar bana geri dönmüştü. Can yavaş ve temkinli bir şekilde erkekliğini kızlığıma sokmaya başlamıştı. İçimde kalp atışlarını hissediyordum. Yavaş yavaş gitgellere başlayınca ikimizinde sesi birbirine karışmıştı. Bir yandan göğüslerimi okşuyor diğer yandan parmakları klitorisimle oynuyodu. Bacaklarım titremeye başlayınca boşalacağımı anlamıştım. Zevkin doruklarındaydım başım dönmeye başlamıştı. İçimde Can'ın  kasıldığını hissedince sarsılarak boşalmıştım. Benden hemen sonra Can da boşalınca bir süre aynı pozisyonda kalıp nefeslerimizin düzene girmesini bekledik.