5.Mektup

22 1 0
                                    

Bu mektupta daha çok sana olan sevgimden bahsetmek istiyordum. Ama kırılmış bir kalbin sevgisini nasıl anlatabilirim ki sana.

Günler geçtikçe anladığım tek şey hayattaki sahnemden yavaş yavaş ayrılıyor oluşum. Biliyor musun? Sen gününü gün ederken benim yanıyor oluşum.

Bu mektupların sana ulaşamayacağını düşünüyorum. Bırak ulaşmasın. Yazdıklarım sana ulaşırsa anlam bulmaz. Onlar bende kalacakları zaman anlama binerler.

Ben yüreğimden dökülen bu sözleri parça parça anlatsam bile sen bunları umursamazsın. Gönül gözüyle göremezsin.

Ben sana nefret duymak istemem. Ama ne yaşattıysan yaşa isterim. Ama birşey olsa yine koşar gelirim. Çünkü senden tam anlamı ile nasıl vazgeçerim.

Kalbimi yaksanda yangını kendim söndürebilirim. Acımı dindirsemde tam anlamıyla atamam. Yıllar geçse unutmam dediğim armağan.

Her mektubumda sanki biraz daha eriyorum kalpten. Ben bu dünyayı tam olarak anlayamadım. Sevginin biteceğini kabullenmek istemedim.

Anlayamadıklarım içinde kayboldum sanki. Kayboldukça yok oldum. Yok oldukça sanki dev bir ekranda kendi silinişimi izledim. Ondandır benim bu dünyaya olan öfkem.

İnsanların bazı yönlerden eşit olmadığını fark ettim. Allah herkese eşit anlamda karakter vermemiş bunu görebildim. Herkese aynı kalbi vermemiş hissettim. Herkese aynı güç ve zekayı vermemiş gördüm.

Gördüm, hissettim. Kabul ettim. Zaten herkes eşit olsa dünya çok sıkıcı olurdu. Mutlaka kopması lazımdı düğümün bir yerden.

Mutlaka.

O'na MektuplarWhere stories live. Discover now