12 "Şok"

40K 3.3K 920
                                    


Cihat kararsızdı...

Kardeşinin rızasını almadan böyle bir şey yapamazdı. İşin tuhaf tarafı; Kardelen'in bir sevgilisi olduğuna inanamıyordu. Elbet ki bir gün yuvadan uçup gideceğini biliyordu ama inanamıyordu işte...

Eğer kız kardeşi istemezse bu iş burada biterdi. Kimsenin ne konuştuğu umrunda olmazdı.

Kardelen ağabeyine kaçamak bir bakış attı. Cihat da kardeşinin gözlerine bakıyordu.

"Kardelen?"

Ağabeyinin adını zikretmesiyle yeniden ona baktı.

"Efendim ağabey?"

Gelecek soruyu elbette biliyordu. Henüz bu soruya net bir cevap vermek istemese de Rizgar yarın geleceğiz diyordu.

Kardelen'in aklını karıştıran birtakım sorular vardı. Rizgar onu koruyacağını söylerken, bir anda evlenmek istemişti. Ben sana zarar vermem deyip, kadını kendine bağlamıştı.

Bunu neden yapıyordu?

Kadının içi içini yiyordu. Ya Rizgar onu kullanırsa? O zaman genç kadın ne yapardı? Hayatta evine geri dönemezdi. Civan ağabeyi kesinlikle onu kabul etmezdi.

İyi de Rizgar'ın kadından ne çıkarı olabilirdi ki? Ağabeyinle anlaşamamın seninle bir ilgisi yok diyordu adam...

Üstelik az önce Cihat'ın Kardelen'e olan ilgisini bildiğini söylemişti. O hâlde kendisini tanıyordu. Cihat ağabeyinin eski dostu olduğunu da öğrenmişti kadın.

Aklı o kadar karışmıştı ki, ne söyleyeceğini bilemiyordu.

"Bak güzelim, ben seni zorlamam. Eğer gönlün yoksa çekinmeden söyleyebilirsin. Ağabeyin yanında olduğu müddetçe hiçbir şeyden korkma." Ardından öne eğildi. "Sen Rizgar'la gerçekten evlenmek istiyor musun? Onda gönlün var mı? Utanmadan de hele ağabeyine!"

Kardelen kasıldı. Herkes merakla kadının cevabını bekliyordu.

Civan delirse de sesini kesmek zorunda kalmıştı. Eğer susmasaydı, Cihat onu bir şekilde sustururdu. Evin büyüğü oydu. Dolayısıyla söz ona düşüyordu.

"Be-Ben..." Kadının bakışları Rizgar'ı buldu.

Rizgar ise arkasına yaslanmış merakla Kardelen'i dinliyordu. Göz göze geldiklerinde Rizgar gülümsedi ve başını olumlu anlamda salladı.

Nedense bu Kardelen'in içini rahatlatmıştı. Adamın gözlerine dikkatle bakıyordu. Eğer bir kurnazlık sezse, şuracıkta ona gitmesini söylerdi ama yoktu işte!

Kahveleri çok derin bakıyordu. O gözlerde kötü bir duygu görememişti. Üstelik tebessümü bile içtendi. Adam eğer kendisini istemezse kadının peşinden koşmayacağını söylemişti.

Kardelen çok iyi biliyordu ki eğer şimdi onu reddetmeyi seçerse; Rizgar giderdi. Babası gibi giderdi.

Ona sarıldığında hissettiği sıcaklığı annesinde bile hissedememişti kadın... Sanki, sanki babasına sarılıyormuş gibi hissetmişti.

Adam onu kollarının arasına aldığında sıcacık göğsüne yaslanmıştı. Saçlarına kondurulan öpücükle birlikte sevginin bütün sıcaklığını hissetmişti Kardelen.

Şimdi ise her ne pahasına olursa olsun bu adamı bırakmak istemiyordu. Özlemin çok ağır bir duygu olduğunu yıllar evvel anlamıştı. Rizgar'ın onu bırakmasına izin veremezdi.

Merak ettiği her şeyi adama soracaktı. Şunu çok iyi biliyordu ki; Rizgar dürüsttü. Her şeyi gerçeğiyle ona anlatacağını düşünüyordu.

KARDELENWhere stories live. Discover now