20.Bölüm/Final

293 27 9
                                    

-Beş Yıl Sonra-
Aynada sarı saçlarını tarayan Angel'a baktım. Geçen beş yılda inanılmaz derecede büyümüştü. Artık on yedi yaşına girecekti. Bugün doğum günüydü. Doğum gününü Dimitra'dan öğrenmiştik. Liam'ın babası artık Dimitra'nın yanında kalıyordu. Liam da bazen benim yanımda bazen ailesinin yanında kalıyordu. Antonie Liam'ın vampir olmasına başlarda çok bozulmuştu. Sonra yarı kurt adam olduğunu da düşünüp durumu kabullenmişti. Kabullenmese de yapacak bir şey yoktu. Geri dönülemezdi artık.
"Sence güzel oldum mu Ellie abla?" Diyen Angel'a bakıp gülümsedim.
"Evet. Çok güzel oldun."
Kırmızı parlak bir elbise giymişti. Saçlarını kıvırmıştı. Boş olan boynuna baktım. Çekmecemden insan hayatıma ait olan taşlı kolyemi çıkardım. Angel çok sevinmişti. Boynuna taktım.
"Bu çok değerli bir şey Ellie abla."
"Bayan Melanie'nin verdiği paraları biriktirip almıştım."
Güldü.
"Öyle değil. Hatıra çekmecenden benim için bir şeyi bulup takmanı diyorum. Onlar senin geçmişin."
Elimi omzuna koydum.
"Değerli eşyalar değerli kişiler için vardır."
Bakışları siyah tişörtümle siyah pantolonuma kaydı.
"Hadi ama Ellie abla. Böyle mi geleceksin doğum günü partime?"
Birden aklına bir şey gelmiş gibi gülümsedi.
"Vampir arkadaşlarına haber verir misin? Doğum günü partimi bin sekiz dokuz yüzlü yıllar konseptli yapalım. Siz de öyle giyinin. Hem kendinizi eski günlerde gibi hissedersiniz."
Çok güzel bir fikirdi.
"Mükemmel bir fikir ama eski elbiseleri nereden bulacağız?" Dediğimde dudağı yukarı kıvrıldı.
"Kostüm dükkanları."

Fırfırlı bir elbiseyi inceledim. Geçmiş zamana uygundu. Saçım için de incili bir aksesuar buldum. Evde son dokunuşları yapacaktım. Vampir arkadaşlarıma mesaj atmıştım. Çok.sevinmişlerdi. Onlar da tanıdıkları vampirlere haber vereceklerdi. Kalabalık olacağımızı düşünüyordum. Elbiseleri aldık ve eve döndük. Lisa ve annem hemen giydiler. Bedenleri tam olmuştu.
"Hepimiz saçımızı topuz yapalım. Angel saçımızı şu aletle kıvırır mısın?" Dedi annem. Angel ellerini çırparak kabul etti. Annemin saçını yapmaya başladı. Lisa içerdeydi. Geldiğindeyse elinde eski zamanlarda balolarda takılan uzun eldivenlerden vardı.
"Bunlar çok havalı olacak," dediğimde Lisa gülümsedi.
"Saklamıştım. Balolara gitmeyi çok seviyordum. Her renk vardı neredeyse ama çoğunu kaybettim. Bunlar kaldı. Renk seçin."
Beyaz olanı seçtim. Hoşuma gitmişti. Annem siyahı seçti. Angel kırmızıyı seçti. Kıyafetine çok güzel uymuştu. Annemin saçı bitince topuzunu yaptım. Angel Lisa'nın saçlarını kıvırmaya başladı. Yanıma gelen Liam meraklı bakışlarla bize bakıyordu.
"Smokin hazırlasan iyi olur. Akşama balo var."
Güldü.
"Var zaten. Papyon da takarım. Vals yaparız."
Adeta gözlerim parladı. Valsi eskiden çok severdim.

Hepimizin saçları bitince giyindik ve hazırlandık. Angel'a Liam'ın bana yüzük taktığı kemeriyeyi hazırlamıştım. Etrafı da boş bir alandı. Angel ellerini çırptı.
"Çok parlak olmuş. Çok güzel olacak."
Gülümsedim.
"Senin gibi."
Vampirler yavaş yavaş gelmeye başladı. Liam'ın babası da gelmişti ama bu pek umrunda değil gibi görünüyordu. Liam kokteyl masaları getirmişti. Her şey çok güzeldi. Herkes gelince vals müziği çalmaya başladı. Vampirler çiftler halinde dansa kalkıyorlardı. Liam yanıma gelip beni dansa kaldırdı. Onunla dans ederken kendimi bulutların üzerindeymiş gibi hissediyordum. Dans bitince Angel yanıma geldi.
"Ellie abla doğum günü pastamı vampir olarak kesmek istiyorum. Öylesine yani. Adet yerini bulsun diye. Lütfen beni şimdi dönüştür."
Kaşlarımı çattım.
"Doğum gününde mi istiyorsun?"
Başını salladı. Bu kendi isteğiydi ve daha fazla karışamazdım. Birlikte ilerdeki kulübeye girdik. Sanki ben Angel'dım ve vampirin beni dönüştürmesini bekliyordum. Angel derin bir nefes aldı.
"Canım yanarken elimi bırakma. Bana yardım et," dediğinde gözlerim doldu. Görmesin diye başımı yere bakarak salladım. Kolunu bana uzattı. Isırdım. Angel'ın istediği gibi elini tuttum. Kendisini çok sıktı ama bağırmasına engel olamadı. Daha fazla acıdan kasılmasını görmemek için gözlerimi kapattım.
"Ne zaman geçecek?" Dedi sıktığı dişlerinin arkasından. Yutkundum.
"Birazdan. Dayan Angel."
Bir süre sonra gözlerini kapattı ve elimi gevşetti. Tekrar sıktığında muhteşem bir güçle dolduğunu anladım. Ayağa kalkıp etrafına baktı.
"Vay canına! Çok daha iyi görüyorum Ellie abla. Dışardaki sesleri de duyuyorum."
Etrafında döndü. Gülümsedim.
"Parti yeni başlıyor," dedi kapıdan çıkarken. Saçımı düzeltip dışarı çıktım. Angel koşup herkese vampir olduğunu söylüyordu. Kalabalığın arasında gözüme siyah giyinmiş biri çarptı. Bir rahip. Liam gülümseyerek bana bakıyordu. Yanına gittiğimde rahibin karşısında durduğumuzu fark ettim.
"Birazdan evleneceksiniz Ellie abla," diye bağırdı Angel.
"Herkes biliyor muydu?" Diye fısıldadım Liam'a doğru. Liam başını salladı.
"Bu yüzden böyle giyindik. Her şey planlanmıştı. Angel senin zamanına göre giyinirsek kendini tekrar insan gibi hissedebileceğini söyledi. Düğününü öyle geçirmenin iyi hissettireceğini söyledi."
Angel'a minnetle bakıyordum. Annem, Dimitra ve Antonie tam karşımızdaydılar. Angel'ın doğum günü partisi düğünümüze dönüşüvermişti. Rahip konuşmaya başlayınca dikkatle dinledim. Yeminlerimizi ettik. Etrafıma bakıp gülümsedim. Rahip gidince konuşmaya başladım.
"Vampirlerle dolu bir düğün. Ne düğün ama," dedim gülerek. Antonie sözü aldı.
"Arada bir kurtadam da var."
Herkes güldü.
"O zaman dostluğa kadeh kaldırıyorum," dedi Antonie. Biz de kan dolu kadehlerimizi kaldırdık.
"Vampirliğimin ilk gününe ve mutlu çifte kaldırıyorum," dedi Angel. Kadehimi kaldırdım.
"Aşkın sonsuz büyüsüne."
Sonsuzluk yüzüğümü Liam'a gösterdim. Gülümsedi. Ne güzel gülümsüyordu. Elini kalbimin üzerine koydu. Artık kalbim sevgiyle atıyordu. Liam boştaki eliyle kadehini kaldırdı.
"Sonsuza kadar kalbinde olacak olmama kadehimi kaldırıyorum."
Ona sarıldım.
"Nasıl da biliyorsun," dedim gülümseyerek. Sonsuzluk yüzüğüm parladı. İşte bu an kesinlikle en mutlu olduğum andı.

Karanlık DüşlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin