ON ALTINCI BÖLÜM

34.1K 2.2K 4.2K
                                    


Yazar notu: Selam!

Baştan söyleyeyim, bu bölüm İlkerciler için üzücü bir bölüm oldu. 

İyi okumalar!


*


AHALİ (2. SEZON) - ON ALTINCI BÖLÜM



# Will Bug (윌벅) - You're Beautiful


Mesajda tek bir kelime dahi yazmıyordu, sadece bir fotoğraf göndermişti. Küçük halinden ne olduğunu anlayamadığım için fotoğrafı büyüttüm. 

Ne gördüğümü kavradığımda aniden yatakta dikleştim. Hayretten yukarı kalkan kaşlarım nereyse saç çizgime değecekti.

Bu benim yurdumun, düzeltiyorum, yurt odamın penceresinin dışarıdan çekilmiş bir fotoğrafıydı. Melis'in cama yaptığı dekorasyonlardan tanımıştım.

Beynimde soru işaretleriyle yataktan fırlayıp pencereye koştuğumda rastladığım manzara karşısında donakaldım. Ya gözlerim beni yanıltıyordu, ya da Hakan gerçekten camımın önünde duruyordu. Birkaç kez göz kapaklarımı açıp kapattım, gözlerimi ovaladım ancak hala oradaydı. 

Başka bir ihtimal, uyuyakalmış ve rüya görüyor olabilir miydim? Kendimi çimdikledim ve canım yandığında bunun bir rüya olmadığına ikna oldum. Bu... Gerçekti.

Neden burada olduğunu sormak için pencereyi açıp dudaklarımı aralamışken Hakan parmağını ağzına götürerek sus işareti yaptı. Boştaki elinin parmaklarını hızlıca telefonunun ekranında gezdirip telefonunu kulağına dayadı. Arkası sıra telefonum çalmaya başkadı, Hakan arıyordu.

Bakışlarım kısa bir süreliğine telefonumun ekranıyla Hakan arasında mekik dokuduktan sonra aramayı yanıtladım ve Hakan'ın sesi kulağımı doldurdu.

''Selam Aleyna.''

''Selam Hakan... Niye direkt konuşmak yerine telefonla konuşuyoruz?''

''Birinin bizi duyup görevlilere söyleme ihtimalini azaltmak için. Telefonla daha kısık sesle konuşabiliriz,'' diye açıkladı.

Başımı ileri geri oynatarak anladığımı gösterirken aklıma bir şey geldi. ''Görevliler belirsiz zamanlarda yurdun etrafında dolaşıyor, seni görebilirler.''

''Biliyorum. Endişelenme, biri benim için etrafı kolaçan ediyor.''

''Kim?'' dedim merakla.

''İlker.''

''O da mı burada?'' deyip kafamı camdan dışarı çıkardım, gözlerim İlker'i arıyor ama bulamıyordu.

''Burada ama uzağımızda. Göremezsin.''

''Hakan... Ne oluyor? Sen- Siz niye buradasınız?'' dedim kafam karışmış bir biçimde.

''Aslında A planı binaya girmekti, kapına gelecektim,'' dedi dediklerim kulaklarına ulaşmamış gibi. ''Ama bahçeye girmek, binaya girmenin yanında çocuk oyuncağıymış... O yüzden B planı yaptık ve kapına değil, pencerene geldim.''

''İyi de neden?''

''Bunu yaparken sana daha yakın olmak isterdim.''

''Neyi?''

AHALİ (2. SEZON)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin