Onuncu Bölüm

678 32 0
                                    

O kadar korku ve heyecanla beklenen bu görüşme, tam tersine, pek sade ve sakin oldu. Necib için Suad, korktuğunun tersine gayet sakin ve tepkisiz, Suad içinse Necib, gayet saygıdeğer ve alçakgönüllüydü. Necib, "Anlamamış" dedi. Suad: "Fark etmemiş..." diye düşündü. Bunun için hayatları endişesiz ve rahat başladı.

Suad, Necib'i biraz telaşlı, biraz feryatlı, biraz şikâyetçi bulacağım zannediyordu. Önce titreye titreye direnen bir zaafla, her türlü ihtiraslarıyla dönüp dolaşıp savaştığı için hepsine birden direnmesi sebebiyle yorucu bir zaafla beklerken şimdi kuvvet kazanmıştı. Necib dudaklarda bir hakaret hazzı, gözlerde bir nefret gölgesi göreceğim endişesiyle korkarken her zamanki gibi, belki biraz sakin, fakat her hâlde nefretten arınmış bir kabul görünce rahatladı. Bunun için ilk hafta zarfında Suad, Necib'in bu kadar hürmet ve sakinlikle kendini ortaya koyan aşkının korkulacak bir şey değil, tersine kadınlık gururunu okşayan, minnet ve şükranla kabul edilecek bir sevgi olduğunu düşünerek zevke boğuldu. Necib o kadar gizli, o kadar durgun bir tavırla hareket ediyordu ki, derinliğini bildiği için yalnız Suad alnındaki ateşi fark ediyordu ve Necib'in bir an onu kaybetmekten titremiş olması, tavırlarında öncekine göre daha dikkatli davranmasını sağlıyordu. Bu kadar içten ve ciddi bir aşk her kadının rüyalarında görebileceği derin ve seçkin aşkla sevilmek isteğini o kadar temiz ve kuvvetli tatmin ediyordu ki, Suad arzusunun tersine istediği çekingenlik ve uzaklaşma yerini tereddüt ve sakınma almıştı, fakat sonra güven ve mutlulukla bu tehlikeleri düşünmekten de vazgeçerek sade zevke teslim olmaya başladı.

Necib tam hayal ettiği mutluluğa erişmişti. Suad'ın rahatlığı, sakinliği ve kuvveti bunu sağlamıştı. Şüphe etmemiş fikriyle rahatladı. Fakat anlamaması imkânsızdı, bu şüphe yok olamazdı. Bu, onu çok mutlu eden bir tahmin olduğu için, "Biliyor, fakat öyle görünüyor." diyerek bu gizlilik ve şüpheyle yaşamaktan sarhoş oluyordu. Ve böyle düşünerek olanlara baktığındaysa bazen emin olacağı geliyordu: Geçmiş ile karşılaştırınca Suad'da şimdi bir sakınma rengi, bir belirlenemez ciddiyet fazlalığı, bir telâşa benzeyen endişe görüyor, gözlerinin pek çabuk titreyip yerlere düştüğünü, söz söylerken kendine bakılınca sesinin titreyip, rahatlığını, dengesini, soğukkanlılığını kaybettiğini duyar gibi oluyor ve bu onu adeta sarhoşa çeviriyordu. Bu bir çeşit karşılıklı aşk gibi oluyordu. Hiçbir zaman ne tamamen güven, ne tamamen emin olmak... Ve asıl çekiciliğini bu belirsizliğin oluşturduğu bir karşılıklı aşk, gölge ve renklerin yarı baskın, belirgin olmasıyla görünen bir karşılıklı aşk, eşsiz, ruhu yükseklere eriştiren, günahsız, saf bir karşılıklı aşk oldu.

Bu, ümit ettiğinin, hayallerinin üstünde bir mutluluk veriyordu. Necib, Suad'ın temizliğine, rahatlığına, namusuna, saflığına tutkun oluyor, Suad da Necib'in saygı ve sırdaşlığına müteşekkir kalıyordu. Necib, onun rahatlığında ve sessizliğinde öyle bir esrar manası, öyle bir mana karanlığı görüyordu ki, bu kendindeki sır ve karanlık ihtiyacını, bilinmezlikler içinde canını feda edebilecek fırtınalı hanımlar ihtiyacını memnun ediyor, onu ölümlere kadar minnettar ve mutlu ediyordu. Bazen şüpheye düşerdi. "Sonsuz bir gaflet ve hezeyan! Onun bir şeyden haberi yok, eldivenler hep birbirine benzer" dediği ve bunu söyleyerek ıstıraplı olduğu zamanlar olurdu. Fakat sonra hareketlerdeki mana, bakışlarda esrar bularak ve bu gizli manayı perişanlık işareti olarak ve yok etmekten titreyerek öylece, gizli olsun fakat o kadar mutlulukla, mutluluğunu tozlandırmaktan, eskitmekten korkarak, ölünceye kadar bu temizlik ve gizliliğe bağlanmışlardı. Titreye titreye sizin gözlerinize bakan perişan bir göz gibi ki, ilk bakışınızın manası üzerine toprağa kapanıp pişman olacaktır.

Gizlilikleri böyle bir korku ve telâşla bu dereceye geldiği hâlde hâlâ ikisinde de onun ne kadar kıymetli, ne kadar uçucu olduğunu bilmekten doğan bir korku, onu devam ettirmek, alıştırmak, onu yaşatmak ve kuvvetlendirmek isteği vardı.

EylülWhere stories live. Discover now