Kör Satranç

10.4K 594 772
                                    


*yazan kişinin minik(!) notu*

Merhaba! Nasılsınız? :)

Ben, yoğunum. Bayağı yoğunum. Çok tatlı bir yoğunluk bu aslında ama işte okuldu, şehir değişikliğiydi derken; bu ara yazmak için arzu, zaman ve akıl üçlüsünü aynı cepte toplamak benim için biraz (İç ses: BAYAĞI) zor oldu. Bölümün başını ve sonunu öyle başka zamanlarda yazdım ki arada çağ değişmiş gibi hissediyorum. Umarım okumak, kopukluklar yüzünden bir işkenceye dönmez sizin için :( Hâlâ okuyacak kadar hatırlıyor musunuz acaba hikayeyi? Efes vardı, Marin falan? :( Neyse, helikopter belki tanıdık gelir.

Öptüm!

*yazan kişinin minik(!) notu*


----


"En sevdiğim kitaplardan vazgeçtim, gözlerini kitap yaptım kendime."

Aşkın Emeği Boşuna, William Shakespeare.



Yirmi bir.


Yaz iyiden iyiye yerleşmiş, yerine alışmıştı.

Klimanın iklimlendirdiği odamın sıkı sıkı kapalı pencereleri yazın kavuruculuğunu dışarıda tutsa da, sarışın yıldızın sabah oyunbazlığı, ardına kadar açık perdelerden içeri doluyordu.

O sabahın dingin huzurunu hâlâ dudaklarımda, parmak uçlarımda, tenimde hissederim.

"Neyse ki, küçük sihirli şişe etkisini yitirmiş, Alice'in büyümesi durmuştu: Yine de Alice çok rahatsızdı, hiçbir şekilde odadan çıkma şansının olmadığını görmek kuşkusuz neşesini kaçırmıştı."

Kendi sesim yaza ve kollarını etrafıma sıkı sıkı sarıp göğsüme yatmış beni dinleyen Marin'in yeni uyanmışlığına karışırken, parmaklarımı o güzel sabah dağınığı saçlarının arasında dolaştırdım. Ve sonra da dayanamayıp saçlarını hafifçe itekledim, açığa çıkan alnını uzuca öptüm.

Etrafımızı saran büyüklü küçüklü pofuduk yastıkların içi de benim Harikalar Diyarı'mdı. Dalgalanıp durulan çizgilerle kaplı grup tişörtlerinden biriyle pembeli sarılı çiçekli nevresimlerimin içinde göğsümde uyuyan, geçtiği sokağı bile müzikle doldurup taşırsa da ben kitap okurken çıt çıkarmadan beni dinleyen Marin; benim Harikalar Diyarı'mdı.

"'İnsanın büyüyüp küçülmediği, farelerden ve tavşanlardan emir almadığı evinde olması daha güzel oluyordu,' diye düşündü zavallı Alice, 'keşke o tavşan deliğine girmeseydim - ancak - ancak yine de bu çok tuhaf, yani böyle bir yaşam! Acaba bana ne olmuş olabilir!'"

Marin, derince iç çekip boynuma minik bir öpücük bıraktı.

"'Okuduğum masallarda anlatılanların hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini düşünürdüm, ancak şimdi bir masalın tam ortasındayım! Benim hakkımda yazılmış bir kitap olmalı, kesinlikle olmalı! Büyüdüğümde ben bir tane yazacağım -gerçi zaten büyüğüm,' dedi ve üzgün bir sesle ekledi: 'En azından burada daha fazla büyümek için yer yok.'"

Çok sevdiği kısım yaklaşırken dudaklarından aklımı uçuran bir keyif kıkırtısı taşıp tenimi kelebeklendirmişti. Dayanamayıp saçlarına da upuzun bir öpücük bıraktım.

DemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin