Sabah beni uyandıran klasik bir şekilde Hei olmuştu.
Bu sefer zıplayarak öldürme girişiminde bulundu.
Eun-Shii: Ne istiyon lan benden! Cumartesi lan cumartesi!
Hei: Cimirtisi lın cimirtisi!
Diyip giderken yandaki yastığı kafasına fırlattım.
Telefonu elime almamla bir mesaj gördüm.
Tatlı Psikopatım: günaydın 😊
Ben: Günaydın
Tatlı Psikopatım: Ve iyiki doğdun meleğim
Ben: aaaa bugün benim doğumgünum
Tatlı Psikopatım: Evet pandam
Bugün senin doğum günün
Ben: aman ya bi yaş daha mi geliyor
Tatlı Psikopatım: öyle deme
Seninle bugünden sonra yaşlarımız arası kapanıyor
Ama benim doğumgünümde bir yaş yine geliyor
Yani senden ay olarak baya büyüğüm
10 ay falan
Bir yıl diyelim şuna
Ben: ben uyucam
Sonra konuşlaim anonimcim
Tatlı Psikopatım: düştüm
Ben:SJSKSJXKSJSX
Telefonu yatağa bırakıp banyoya gittim.
Rutin işleri hallettikten sonra aşağı indim.
Herkes kendi halinde kahvaltı hazırlıyorlardı.
Eun-Shii: Günaydın!
Hepsi bir ağızdan günaydın diyip masayı hazırlamaya devam ettiler.
Ben iner inmez üzerime atlayıp 'iyiki doğdun' diyecekler sanmıştım.
Bozuldum ya.
Bozulduğumu hiç fark ettirmeden onlara yardım ettim masa konusunda.
Hep beraber kahvaltı ettik ama yine demediler.
Sırf hatırlatmak amaçlı olarak
Eun-Shii: Bugün ayın kaçı?
Dedim ama mallar hâlâ çakmadı.
Sonra üzerimizi değiştirdik.
Beyaz, geniş yakalı bir tişört giyip siyah yüksek bel, dar pantolonumun içine koydum.
Hafif bir makyaj yaptım.
Sonra saçımı düzleştirip topuz yaptım ve kakülümü düzelttim.
Beyaz spor ayakkabımı da giydim.
Onlarda hazırlanınca ev için eşya alışverişine çıktık.
Birkaç şey eksikti. Mesela kettle, blender falan yoktu evde.
En son zeki arkadaşlarım kettle da balık blender da makarna pişirmeye çalışınca bozuldular.
Eşyaları biraz gezdikten sonra bulmuştuk.
Alıp eve gittiğimizde içimden 'sizin gibi kanka olur mu ya?'dedim.
Odama çıkıp Tatlı Psikopatım'a mesaj attım.
