Arkadaşlar bu özel bölüm.
İçinde birazcık böyle smut bölüm olacak.
Sonuçta ilk geceleri ama o kadarda abartmayacağım.
Eun-Shii: Kook ben çok heyecanlıyım.
Jungkook: Al benden de o kadar. Kalbim kulaklarımda.
Eun-Shii: Ben napacağımı bilmiyorum...
Jungkook: Bebeğim endişelenme. Bu en güzel günümüz.
Eun-Shii: Haklısın. En güzel günümüz ama ben çok korkuyorum.
Jungkook: Elimi tut aşkım.
Elini tuttuğumda o damarlı ve kemikli elin buz gibi kesildiğini fark ettim.
Eun-Shii: Naptın sen bu ele!
Jungkook: İlk geceyi düşündüm diye oldu bu.
Eun-Shii: Ya ben yapamaya-
Jungkook: Yüzdük Yüzdük kuyruğuna geldik. Yapacağız!
Eun-Shii: Ben yarına sağ çıkar mıyım o da var.
Jungkook: Yagh bebeğim gel sarıl bana, geçecek. Güzel anı bunlar.
Eun-Shii: Dur makyajımı bozacaksın.
Jungkook: Hakikaten o makyaj ne ya? Boyaya mı battın bebeğim?
Eun-Shii: Bugün yapmayacaktım da ne zaman yapacaktım!
Jungkook: Tamam ama beni katil edeceksin!
Eun-Shii: Ya aptal tavşan! Düğünde geline sulanılmaz!
Jungkook: Olursa döverim.
Kuaföre bakıp geri ona döndüm.
Eun-Shii: Geç kalıyorum! Hemen gelinliğimi giymeli ve saçımı yaptırmalıyım.
Jungkook: Öp öyle git.
Eun-Shii: Az bekle. Gece öpeceğim istediğin kadar.
Jungkook: Sabırsızlanıyorum ya! Rüya gibi geliyor!
Eun-Shii: Yagh bırak Kook. Daha çok işim varrr!
Jungkook: Hadi git.
Koşar adım geri girdim kuaföre ona el salladıktan sonra.
Kadının bana gösterdiği koltuğa oturdum ve üç kişi birden saçımı yapmaya girişti.
Bugün Jungkook ile evleniyordum.
Bugün düğün günüydü.!
Okulu bitirmiştik. 1,5 yıl yani son sınıfı okuyana ve bu aya kadar nişanlı kalmıştık.
Şimdiyse evleniyorduk!
Tanrı'm rüya gibiydi!
...
Birkaç saatin ardından..
Saat akşam 7'e gelirken bizler çoktan hazırlanmış bahçeye çıkmak için bekliyorduk.
Tuhaf olan şey Jungkook'tan kimsenin haberi olmamasıydı.
Tae'ye "Benim bir işim var gelirim birazdan" diyip gitmiş ama aradan 3 saat geçmiş yinede gelmemişti.
Parmaklarımı kıracak kadar sert ovalayıp odada volta atmaya başladım.
Topuklular ayağımı ağrıtmasın diye en son giyecektim ama şu an umrumda değildi.
Aptal tavşanın telefonu kapalıydı.
Houwan: Bir de ister misiniz Eun'u düğün günü bırakıyor!
Bu demesiyle sinirle köşedeki spor ayakkabımı ona fırlattım.
Eun-Shii: Yapmaz.
HeRan: Bence yapar. Yaptı da kesin başkasıyladır şu an!!!
Sinirle yerimde tepindim.
Hei: Aman sen onları takma. Dalga geçiyorlar. Kook seni bırakacak olsaydı hiç peşinden koşar mıydı.
Eun-Shii: Noldu ki acaba??
Hei: Sen içini ferah tut güzelim. Birazdan gelir.
Odada 10 dakika kadar volta attıktan 5 dakika oturduktan 5 dakika da telefonuna ulaşmaya çalıştığımdan hemen sonra Sehun damlamıştı buraya.
Sehun: Lan Jungkook geldi! Gel herkes seni bekliyor!
İçime su serpildiğinde hemen ayağa fırladım.
Topukluları giydikten sonra üzerimi düzelttim.
Beyaz, önü kısa arkası uzun, hafif kabarık ve birazcıcık göğüs dekoltesi efso bir gelinlik giymiştim.
Kırmızı ruj ve doğal bir makyajla uyum içindeydi. Saçım ise dağınık topuzdu.
