Beni geri çeken Jimin oppa olmuştu.
Şu ansa kafam onun göğsünde onun elini omzumda öykecd duruyorduk.
Gözyaşlarım tişörtünü ıslatıyordu.
Geri çekildiğimde Taehyung oppa ceketinin cebinden peçete çıkardı ve gözlerimi sildi.
Sonra altısı birden bana sarıldı.
Arabaya bindiğimizde çok fazla ağladığım için uyuyakalmıştım.
Woojin'den...
Jungkook hyunga çok üzülmüştüm. 2 aydır hapisteydi...
Bugün Cumartesi ve antrenmanımız vardı.
Dalgın olmam yüzünden herkesten çok tur attım futbol sahasında.
Antrenmandan sonra üzerimi değiştirip çantamı tek omzuma attım.
Soong'la Vobin'de bana yetiştiği sırada Mi Sun karşıma çıktı.
Mi Sun: Bugünkü ders ne?
Woojin: Sonra telafi ederiz.diye mırıldanıp yanından geçtim.
Mi Sun: Yorgun musun?
Woojin: Evet.
Kafamı yere eğmiş ilerken bir anda üzerime gelen şeyle geriye doğru gittim ama düşmedim. Kafamı kaldırmamla kucağıma atlayan kişinin Dahyun olduğunu gördüm.
Kocaman gözlerle ona bakarken düşmesin diye ellerimi beline yerleştirdim.
Woojin: Dahyun?? Sen? Dangeu'da?
İkisi bana göz kırpıp gidiyordu.
Dahyun: Kaydımı aldırdım! Liseyi burada okuyacağım! Arkadaşımda kalırım.
Woojin: Oh? Sen ciddisin?
Dahyun: Evet! Sevgilimden uzak durmayayım dedim.
Woojin: Sevgilin yesin seni... Hadi eve gidelim.
Dahyun: Sende kimsin?
Dahyun'un baktığı yere dönünce Mi Sun'u gördüm.
Woojin: Dahyun bu Mi Sun.. Sana bahsettiğim arkadaşım. Mi Sun bu da Dahyun... Sevgilim.
Mi Sun: Memnun oldum.
Dahyun: Bende.
Dahyun hâlâ kucağımdayken Mi Sun'a kafa selamı verip futbol sahasından çıkmaya başladım.
Okulun bahçesini de geçince Dahyun kucağımdan indi ama başını tuttu.
Woojin: Sen iyi misin?
Dahyun: Evet evet. Başıma ağrıyorda.
Woojin: Gel seni ailemle tanıştırmak istiyorum.
Dahyun: Zahmet etme biz tanıştık.
Woojin: Ne?
Dahyun: Evindesindir diye ilk oraya gittim. Ailenle tanıştım. Beni çok sevdiler. Okulda olduğunu da onlar söyledi. Bende geldim.
Elini tutup ilerlemeye devam ettim.
O da kafasını omzuma yasladı.
Sevinsem mi üzülsem mi bilemiyordum.
Jungkook hyung hapse Dahyun ise yanıma gelmişti...
Woojin: Ailen nasıl izin verdi buna?
Dahyun: Zaten burada bir ev tuttular. Gelecekler birkaç aya. 3 ay falan.
Woojin: Biliyor musun. İyiki cesaret etmişim... O gece iyiki seni aramışım.
Dahyun: Bende iyiki açmışım...
İkimizde el ele yürüyorduk insanların bize bakışlarını umursamadan.
Eun-Shii'den...
Sabaha kadar uyanmamıştım. Sabah uyandığımda bir el vardı yanağımda.
Homurdandım. Hei'dir.
El yanaklarımdan saçlarıma gitti.
Sonra ise boynuma..
Dur bir dakika! Bu el büyük ve kemikli!
Oppalar yapmazki bunu. Sevgilileri var! Sehun! O boynuma koymaz!
Gözlerimi açmamla Jungkook'un yüzünü görmem ve büyük bir çığlık atmam bir olmuştu.
Aşağıdan koşarak geldi herkes. Kapıyı açıp bana baktılar.
