4 bölüm

2.8K 107 5
                                    


Medya--Atlas Vefa

Miraç

Alinin sözleriyle içeride kimin olduğun merak ederek içeri geçdim. Ama içeride babamı görmeyi beklemiyordum. İçeri girer girmez Ayan koşarak boynuma atladı ah bu kız neden böyle şeyler yapıyordu ki "abi seni çok merak etdim iyisin değilmi"dedi. Ayana sarılmayı bırakıb anneme sarıldım "merak etmeyin iyiyim" dedim. "Birdaha ortadan yok ol bak bakalım sana neler yapıyor annen" kafamı okşayarak söylediyi sözlerle gözlerim doldu birdaha sarılıp "tamam anne birdaha ortadan 1 saatlik bile yok olmuycam" dedim.

Başımı  kaldırdığımda bize bakan babamla göz göze geldik, başımla selam verib kendimi tekli koltuğa brakdım. "Sizi burda görmeyi neye boşluyuz baba!"

Dediyim sözle gözlerinde bir an kırılmışlık gördüyüme yemin ede bilirdim ama bir anlıkdı sonra hemen özüne dönüp konuşmaya başladı.

"Buraya seni sormaya gelmişdim ama burdada olmadığını ve Damla hanım geleceyini söylediyi için  seni burda beklemeye karar verdim" boğazını temizleyib devam etdi. "Dün annen neler olduğunu anlatdı ve seni Amerikaya göndermek istediyinide" sözünü kesip "hayır ben hiç bir yere gitmiyorum" dedim üstüne bastıra bastıra "sözümü kesme dinle bir. Bende annenle konuşdum seni Amerikaya göndermek yerine burada psikologa  yollamaya karar aldık" dedi. Bilmiyordu şuan soylediyi söz Amerikadan daha çok dokunduğunu.

"Baba! Ben hasta değilim bana hasta muamilesi yapmayın. Ne söylediyinin farkındamısın, ben böyle doğdum kendimi bildim bileli böyleyim bu hastalık değil yönlem. Anlıyormusun yönlem" dedim boğazım sızladığında bağırdığımı anladım artık sakinleşmeyede  çalışmıyordum. Ali konuşalım deye bizi yanlız bırakmıştı sesimi duyup hemen yanıma koşdu. Yüzümü avuçlarının içine alarak beni sakinleştirmeye çalışıyordu. "Tamam geçdi bak ben yanındayım sakinleş"dedi.

"Ali bana hasta diyor. Beni doktora götürmek istediğini söyledi. Ben hasta değilim. Söyle ona hasta olmadığımı" artık ağlıyordum Ali bana sarılıp "biliyorum kardeşim biliyorum hasta değilsin sen, benim kardeşim hasta değil onu her haliyle seviyoruz biz sevmeyende umrumuzda değil demi" dedi gözlerimi silerek gülümsedim varlığını iliğine  kadar hiss etmişdim. "Bir sözümü sonuna kadar dinle, ben sana hastasın demiyorum annenle konuşduklarımızı söylüyorum. Hasta olduğunu düşünseydim seni Amerikaya kendim gönderirdim ama annen düşünüyor o yüzden gitmek istemiyorsan bir süreliğine o hastaneye git annen iyleşdiğini düşündükden sonra ayrılırsın olur biter." Dedi bir dakika babam benden tiksinmiyordu,  hatta kabul etmişdi sadece annemden korumak için yapıyordu. Şuan babama sıkı sıkı sarılmak istiyordum ama 20 yılın verdiği acıyla kıpırdayamadım yerimden "düşünmem lazım, bildiğin gibi dünyada inanacağım en son insan bile diğilsin, şimdi ailemin evinden git ve birdaha bu eve ayağını basıp kirletme" dedim. Başını sallayıp odadan çıkıyordu ki aklına birşey gelmiş gibi dönüp konuşmaya başladı. "Olurda fikrini değiştirirsen annenden önce beni ara çünkü, seni annenin deli doktorlarına emanet edemeyecek kadar çok önemsiyorum" dedi. Ona taraf dönüp bakmak istemedim bakarsam dayanamazdım. Kapıdan çıkdığı an ayakda durmak için direnmeye çalışmadım kendimi yere bıırakdım artık ağlamamak için kendimi sıkmıyordum hıçkıra hıçkıra ağlııyordum. Annemle Ali beni kaldırıp koltuğa oturtdular Damla annemse yanıma oturub başıımı dizlerine yatırdı ve saçlarımı okşamaya başladı. "Tamam bitanem geçdi, üzme  artık kendini, bak biz yanındayız ben sana annede babada olurum hem izinde vermem oğlumu üzmelerine yeterki,  sen ağlama kuzum" sesinden onunda ağladığını hiss edip başımı kaldırıb gözlerimi sildim. "Tamam üzülme sende bak artık iyiyim, yemek yapdınmı ben kurt gibi acıkdım. Dündende hiçbirşey yemedim zaten ellerimi yıkayıb geliyorum. Annelerin gülü hadi sende bana yemek koy" deyib kaçargibi çıkdım odadan kendimi banyoya atıb kapıyı kitledim yere çöküp ağzımı ellerimle kapatarak ağlamaya devam etdim sonra ayağa kalkıb elimi yüzümü yıkadım "artık üzülmek yok, senin için endişelenen insanları daha fazla endişelendirmeye hakkın yok anladınmı" dedim kendi kendime. Sofrayı nerdeyse kurmuşlardı gülümseyerek "ama bana hiç birşey bırakmamışsınız" dedim. "Çok açım demedinmi bende şu eşek sıpalarının kaldırıp hemen sofrayı  kurdurdum" dedi içten gülümsemesiyle, Alide bize bakıb "iyi vallah bize  hem sofrayı kurdur, hemde eşek sıpası de, kız Ayan gel bakayım buraya  bizi anlayan yok" dedi. Artık keyfim yerine gelmişdi. Yemeyi bitirdikden sonra hepimize çay koydum. Ali ile annem bir birlerine bakıp sen konuş hayır sen konuş deye işare veriyordular . "Tamam hanginiz başlamak ister" dedim ikiside şaşkın şaşkın yüzüme bakdılar şu hallerine kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum.

    "Tamam ben başlayayım"dedi Damla annem. "Bak oğlum söylediyim sözleri sakın yanlış anlama biliyorsun sadece senin iyliğini istediğimi" başımı tamam anlamında salladım "bence baban haklı yani Amerikaya gitmemek için  anneni iyleşdiğine inandırmalısın ve bunda sadece sana baban yardım ede bilir. Bu gün senin için endişelendiğini gördüm, öyle sakin oturmasına bakma sen geldiğin için sakinleşmişdi yoksa senin için kalkıbda buraya kadar gelmez gelse bile burada asla beklemezdi. Biliyorsun ben avukatım artık insanların yüzlerinden çok şeyi anlaya biliyorum baban seni önemsiyor oğlum" dedi. Yüzümü Aliye taraf tutduğumda onunda aynı fikirde olduğunu anladım. "Tamam sırf siz üzülmeyin diye kabul ederim ama tabiki benimde şartlarım olcak, bu arada anne ben asla babam haqda senin gibi düşünmüyorum, kendi çıkarı olmasa asla burda beni beklemezdi" dedim. Telefonu alıp babamın adına girdim aradığımda bir kaç kere çaldığında oh sonra açmadı söylerim deye içimden geçirmişdim ki, telefondan "alo, alo" seslerini duydum. "Alo.  Teklifini kabul ediyorum ama bir şartım var beni hastaneye yanlızca Ali götürüb getirir,  hiç birinizi yanımda istemiyorum vede şu hastane konusu kapanana kadar yüzümü dahi görmeyeceksiniz" dedim babam "ama oğlum" deye itiraz etmeye çalışdı ama sonra duraksayıp "tamam istediyin gibi olsun ama ilk buluşmanda ben ve annende gelecek" dedi. "tamam saati ve yeri mesaj atarsın orda görüşürüz" dedim ve telefonu kapatdım. Yarım saat geçmişdiki mesaj geldi babamdan saat 2de  Vefa hastannesinde yazıyordu.  2 saat zamanım vardı. Ali ile benim odam aynıydı ta arkadaş olduğumuzdan beri. Odaya geçip hazırlanmaya başladım onlara çökmediğimi gösterecekdim.

Evden çıkıb arabama atladım 20 dakikaya ordaydım artık  içeri girdiğimde babamın şöförü  beni beklediyini görüp ona yaklaşdım beni ikinci katda bir odanın yanına bırakdı. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Babamla annem oturmuş ama konuşmuyordular bende geçib ayrı oturdum selam dahi vermedim. Beş dakika sonra içeri biri girdi başımı kaldırıb bakdımda gözleri ışıl ışıldı bembeyazlar içinde çok yakışıklı görünüyordu.

"Merhaba. Ben Atlas Vefa hastanenin psikoloğuyum, ne sorununuz var?" Dedi. "Bende Savaş Altınay, oğlumun bazı sorunları olduğu için sizinle görüşmek istedik"  dedi babam beni göstererek "oğlumuzun sorununu kendi açıklar ama bu konunun dışarı çıkmaması lazım yok ağzınızı sıkı tutamayacsanızsa şimdiden biz gidelim" dedi tiksiner gibi bir bana bir doktora bakarak. "Bakın hanım efendi bana işimi öğretmeyeceksiniz benim hastalarım kim olursa olsun soyismine bakmadan vazifemi yapıyorum, birde bütün hastalarımın sırlarını kendi sırrım gibi korurum burda konuşulanların birini dahi hastam istemediyi sürece ailesine bile söylemem" dedi bana gülümseyerek, kalbim hızlandı. Doktorlardan nefret ederdim hepsi ailemin karşısında iki kat eyiliyordu ama bu öyle değildi. Sözünü esirgemeden söyledi, ilk dakikalardan böyle büyütmemeliydim belkide bir oyundur, beni etkileyip sonra herşeyi aileme anlatacakdı. Birdaha söze başladı "Şimdi sizleri dışarı alayım arkadaşla biz konuşalım" deyerek  ayağa kalkdı. Annem tıslayarak ayağa kalkdı kapıdan çıkmadan arkalarından "beni beklemeyin Ali gelcek çıkışda" babama bakıb anlaşmıştık dedim kaş-gözle "tamam biz gidiyoruz" dedi.
Bana bakdığını gördüm ha ben kendimi tanıtmamışdım "ben Miraç tanışdığıma memnun oldum" dedim. "Söyle bakalım ailen neden seni buraya getirdi"
"Ben eşcinselim ailemde buraya beni iyleşdirmek için buraya postaladı. Şimdi söyle bakalım beni iyleşdire bilirmisin" dedim gülerek oda gülümsedi. "Bir düşüneyim seni nasıl iyleşdire biliriz" oda gülümsedi.

😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍

Sizce doktor ne yapacak?
Düşüncelerinizi yorumlara yazın lütfen, oylamayı ve beni takip etmeyi unutmayın❤😘🌈

Psikoloğuma Aşık Oldum (B&B) (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now