7.BÖLÜM

8.8K 895 142
                                    

KISA AMA GÜZEL BİR BÖLÜM SİZLERLE :)

***
“Ne istiyorsun?” diye sertçe sordu kız.
Adam kıza dokunmak istiyordu ama Deniz hemen geri çekildi, “Deniz ayıp ediyorsun.”
Kız alayla güldü, “Ben senin ağzına ederdim de dua et dedem bakıyor, ayıp ne? Kutay bak rezalet çıksın istemiyorum, hele de dedemin karşısında, o yüzden git.”

“Git mi? Sen rezaletin hasını benim yaşadığımdan haberin yok sanırım. Nikah masasında bırakıp gittin beni. Herkese, tüm camiaya rezil oldum.”

Kız acıyla baktı adama, “Bütün düşündüğün bu değil mi? ‘Ben rezil oldum’ ‘ben terk edildim’, ben, ben, ben... Bencilsin Kutay! Koca bir bencilsin! Halbuki aldatan sendin, beni yaralayan sendin! Düğün günümü başıma yıkan sendin Kutay!” diye bağırdı kız dayanma kotasını aşarak.

“Tamam Deniz çocukluk ettiğin yeter. Şimdi benimle geliyorsun ve bir yanlış anlaşılma olmuş deyip, bir nikah ve küçük bir kutlama ile bu konuyu kapatıyoruz!” dedi adam sakin olmaya çalışarak.
Deniz adamın suratına tüm gücüyle tokat attı. “Defol git! Bu tokatta beni aldattığın için değil, bencilliğin için. Beni yaralamana rağmen, haklıymış gibi geldiğin için. Şerefsizliğin için, adiliğin için. Şimdi defol git Kutay lütfen! Çünkü yüzünü görmeye tahammülüm yok! Mide bulandırıyorsun.”

Adam şoku atlatıp giden kızın kolunu tuttu ve kendine çekti, “Benimle geliyorsun dedim!”
“Bırak kolumu-” diye kolunu kurtarmaya çalışırken kızı bir güç başka bir tarafa çekti.
Sadık bey gülümsedi, bu dakikaya kadar bu yüzden karışmamıştı. Geleceğini biliyordu çünkü.

“Kız seninle gelmek istemiyor duymadın mı?” dedi Aren sert bir şekilde.
Kutay kendisinin iki katı olan adama kaşlarını çattı, “Bu ikimizi ilgilendirir, sen de kimsin?”
“Bu kızın kırılan kalbi beni ilgilendirir. Şimdi benden sıkı bir dayak yemek istemiyorsan defol git!”

“Bunun hesabını vereceksiniz!” dedi, bu adamla kavga edecek kadar kafayı yememişti.
Aren kıza hafifçe eğildi, “Ona dönmemekte kararlı mısın?”
“Elbette.”
“Kesin?”
“Kesin Aren!” dedi anlamayarak.
“Güzel!” dedi gülümseyerek. Koşarak arabaya binmek üzere olan adama yetişti ve omzuna işaret parmağı ile “Baksana,” diyerek dürttü onu.

Kutay sinirle döndü ona, “Ne var?” diye çıkışınca, Aren onu omuzlarından tutup kendine yaklaştırdı ve dizini adamın kasıklarına geçirdi.
“Bu o kızı aldattığın için!” adamın karşılık vermesine fırsat vermeden karnına bir yumruk geçirdi, “Bu da onun üzülmesine sebep olduğun için,” en son onu arabaya koyarken Sadık dedeye ve kıza sevimli bir şekilde gülümsedi, “Sorun yok siz geçin. Ben misafirimizi yolcu ediyorum,” dedi ve onlara bakarken adamın saçından tutup, kafasını direksiyona vurdu, “Bu da...” düşündü, “Öylesine ya, içimden geldi,” dedi alayla.

“Seni dava edeceğim-”
“Haneye tecavüz ve sevgilime tacizden ben seni bir dava ederim, dünyan şaşar. Uslu çocuk ol tamam mı?” dedi yanaklarına sert bir şekilde vurarak. Adam sinirle basıp gidince, Aren ona el salladı, “Selametle git,” sonra da kendi kendine, “Sağ salim varsa bari,” derken arkasını döndü. Deniz iki elini beline koymuş adama bakıyordu. “Ne?” diye sordu Aren iki elini yana açarak.

“Dövdün adamı, görmedim mi Aren?”
Aren Sadık dedeye baktı, “Şimdi dövdün mü Sadık dede ben?”
“Ben görmedim,” dedi adam iki elini kaldırarak.
Deniz dedesine döndü, “Ya dede sen bari tutma bu şiddet yanlısı adamın tarafını.”

Aren birden “Hii!” diyerek yapmacık bir şekilde şaşırdı, “Ben mi şiddet yanlısıyım? Gayet de insan gibi onu yolcu ettim, arabasına kadar eşlik ettim, bindirdim, yolladım. Daha da kıymet bilmiyorsun, yazıklar olsun!”
“Adamın vurulmadık yeri kaldı mı acaba?”

TUTKULU AŞK * AŞK SERİSİ II  - FİNALWhere stories live. Discover now