XVI.

39.2K 2.2K 949
                                    

Okunma sayısı artıyor. Duygusal bir topum şuan:( Tişikkürler iyi okumalarrrr💜

 Duygusal bir topum şuan:( Tişikkürler iyi okumalarrrr💜

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(DÜZENLENDİ.)

Ne kadar uğraşsam da hep aynı sonuca varıyorum. Sanırım kaderimden kaçamıyorum. Vicdanımın sesine kulak asmayı bıraktığım zaman daha mutlu bir insan olacağımı biliyorum. Ya da birazcık kin tutabilsem huzura ereceğimi hissediyorum. Benim gibi insanlar bu yüzden kaderinden kaçamıyorlar ve her zaman kendilerine zor anlar yaşatıyorlar.

Derin bir nefes alıp kapının şifresini girdim. Sığınağa adım atarken alnımdan ter damlasının aktığını hissediyordum. Telefonla konuşan Bars kapıdan çıkan sesle yüzünü bana döndü. Beni sabah burada görmenin şaşkınlığı yüzüne yansımıştı. Onu görmeyeli üç gün olmuştu. Hâlâ bana bakıyorken hızlı adımlarla yanına yaklaştım. Gözleriyle beni takip etti. Karşıdaki insanı cevaplarken kaşlarını çatmıştı. Aramızdaki mesafeyi kapattım.

"Hisselerinizi korumak istiyorsanız en iyi yol bizd-"

Parmaklarımın üzerinde kalkıp dudaklarımı dudaklarına hafifçe bastırdığımda sözü yarım kalmıştı. Gözlerimi açıp dudaklarımı oynatmadan geri çekildim. Aramızdaki mesafeyi açmadan şaşırmış ifadesine baktım. Bu kadar afallamasını beklemiyordum.

"Bars Bey? Orada mısınız? "

Yutkunup boğazını temizledi. Ne yapacağını şaşırmış gibi bir hâli vardı. Gülmek istedim ama mimiklerim felç olmuş gibiydi oynatamıyordum.

"Ben sizi sonra arayacağım. "

Telefonu hızlıca kapattı. Ne diyeceğini bilemez bakışlarının ardından sonunda konuştu:

"Ne demek oluyor bu? "

Aslında aklımda aniden dudaklarına yapışmak yoktu. Üç günün ardından gördüğüm suratı sayesinde panik yapmıştım. Panik yapınca saçmalayan kesimde bir salak olduğum için ne bok yediğim hakkında bir fikre sahip değildim. Elimi esneme atıp bakışlarımı kaçırdım.

"Ne anladıysan. "

Gülerek baktı suratıma. Kendi kendini zor duruma sokmam hoşuna gidiyordu büyük ihtimalle. Birden kollarımdan tutup vücuduna yapıştırdı beni. Bu sefer şaşıran taraf benken dudaklarıma değmek üzere olan dudaklarını son anda elimi kullanarak durdurdum. Ağzını kapatan elimle kaşları yukarı doğru kavislendi.

"O bir kere olur. "

Dil çıkartıp kollarından ayrıldım ve koltuğa oturdum. Bugün tepkilerini saklayamıyordu ve bu benim çok hoşuma gitmişti.

"Üç gün düşünmek için güzel bir zamandı. "

Karşıma oturup sigarasını yaktı. Çay içmeyi de çok sevdiğini görmüştüm. İkisine de büyük tiryakiydi.

Yaşıyoruz İnadına | GAYWhere stories live. Discover now