22. Bölüm

2.5K 254 58
                                    

Merhabalar, nasılsınız?

Biliyorum bölüm atmayalı biraz uzun bir zaman oldu sayılır.. Atamadım çünkü sürekli fic okuyordum.. Mariah'ın tüm ficlerini bitirdim mesela chlpchvikğjphcphxchpb

iyi okumalar 💜

----

Taehyung,

Bu kağıt parçasında yazılanlar, aslında sana yıllar öncesinde söylenmesi gereken şeylerdi. Ama hayat bizi korkunç şeylerle karşı karşıya getirir. Bunu sen de bilirsin. Sen daha 15 yaşındayken seni ailenin elinden aldığım o kanlı günü hatırlıyor musun? Hem anneni, hem de ağabeyini kaybettiğimiz gün. O gün, Jisoo kollarımda son nefesini verirken, sana iyi bakacağımın sözünü vermiştim.

Kafan çok karıştı değil mi? Ne kadar büyük bir karmaşıklığa sebep olacağımızın farkında değildik ikimiz de, o zamanlar gençtik ve birbirimize delice aşıktık. Ama Jisoo, güzeller güzeli annen, birkaç sene sonra İngiltere elçisinin oğlu ile evlendirilecekti. Gençken hayal kurmak kolaydır. Onun benim olacağını ümit etmiştim sadece.

Yıllar sonra, Jisoo öleli yıllar olduğunda ve sen bu saraydan gittiğinde, yardımcın Min, boşaltılan evinizde Jisoo'nun eski mektuplarını bulmuş. Mektupların biri sayesinde aslında senin benim oğlum olduğunu öğrendim. Jisoo bunu benden saklamıştı. Ben öğrendiğimde ise, her şey çok geçti. Seni bile bile kurtların sofrasına yolladığım için kendimi asla affetmeyeceğim.

Sen bu kağıdı okuduğuna göre ben bu diyardan çoktan göçüp gittim. En başta baban olarak senin affına sığınıyorum. Sen beni affetsen bile ben kendimi asla affetmeyeceğim. Bu diyarlar artık senin, Luisa'ya iyi bak. Kral olduğunda onu göz ardı etme. Ne de olsa eski Kraliçe Omega ve karnında erkek kardeşini taşıyor. Eminim ki benden daha iyi bir baba ve kral olacaksın.

- Kral IV Willheim Kim

---------~-----------

Sabah güneşi, perdelerin arasından ince bir çizgi şeklinde odanın içine sızıyordu. Şöminedeki ateş çoktan sönmüştü. Tüm gece uyumamış ve sabaha kadar okuduğu mektubun etkisinden kurtulmaya çalışmıştı. Mektubu okumak için tam 3 ay beklemişti ve o aylar boyunca Taehyung, kendini toparlamaya çalışmak dışında hiçbir şey yapmamıştı.

"Dün gece uyuyamadın mı?" Yemek masasında hep beraber yemek yerken, sorgulayan ses Luisa'ya aitti. Taehyung konuşmak yerine oturduğu baş köşede sadece başını salladı. İstemiyor da olsa formaliteden krallık yapmaya başlamıştı. Bu durum Luisa'nın şimdiden ağrına gidiyordu çünkü karnında taşıdığı Alfanın hisleri çoktan annesine geçmişti. Yine de Luisa'nın kendi hislerini çoğunlukla bastırıyor ve Taehyung'un öyle şeylerde gözü olmadığını bildiğinden kendini bir şekilde rahatlatıyordu.

Min büyük salona girene kadar bir süredir ortalıklarda gözükmemişti. Büyük kapı gürültülü bir şekilde açıldığında Taehyung'un kız kardeşleri hızla oraya döndü. "Taehyung seninle konuşmalıyız."

Min, geldiği gibi Taehyung'un da hızla salondan çıkarttığında, Luisa ve kızlar salonda birbirlerine bakarken içlerinden kötü bir şey olmamasını diledi.

"Omegayı evlendirdiklerini duydum."

Taehyung yumruğunu öyle sıkmıştı ki, eklemlerinin bembeyaz oluşu Min'in gözünden kaçmadı. "Kiminle?"

"Savaş Birliklerinin Komutanıyla, diye duydum." Min, tepkisinden korkarak tuttuğu nefesini verdi.

"Bir şeyler yapmak zorundayım. Bana sakın engel olma." Taehyung hızla ayağa kalkıp kapıya yürüdüğünde, Min de peşinden gitti.

My Old Man is a Thief » taekook Where stories live. Discover now