23.🌃 Stalker 🌃

2.6K 493 105
                                    

    "Hani sensiz de yaşanırdı, ben 'hayat' dediğim her şeyi seninle gömdüm..."

   
   "Hadi gel, seni bekliyorum." dediğinde aynanın karşısında birkaç kez kendi eksenimde döndüm.

    "Öykü yine et döner yiyeceğiz değil mi bak? Böyle bol soslu? Yoksa gelmem." dediğimde hoparlörden gelen sesi trip atar  gibiydi.

  
    "Spor salonuna beleş girmeme izin verirsen neden olmasın patron?" dediğinde güldüm.

  
     "Anlaştık!" diyerek arabamın anahtarlarını ve cüzdanımı alıp evden çıktım.

    Arabama bindim ve anahtarı çevirdim.

     "Alışveriş merkezinde buluşacağız değil mi?"

      Gaza yüklenirken kafamı salladım.

      "Evet!"

       Gözlerimi etrafta gezdirdim ve yanan ışıklar ile tekrar gaza yüklendim.

      "Ben geldim, birkaç mağaza gezeyim."

     Onun bu lafı ile başımı salladım yine. Sanki görüyordu.

  
       "Ben de otoparka girdim şimdi. Park edeceğim."

       "Tamam ben ikinci katta, ön giriş tarafındaki yürüyen  merdivenlerdeyim." demişti.

   Otoparkta bir tur atıp bir yer buldum ve geri geri gidip park etmek istedim. Hafiften geri gittiğim sıra arabanın bir şeye değmesiyle direkt frene bastım.

      Etraftaki birkaç kişi şaşkınca bana ve arabanın arkasına bakıyordu.

  
     "Birine mi çarptım?" dedim dehşetle.

      "Birine mi çarptım!?" diye bağırdı Öykü de.

      "Öykü sen dur ben hastaneye falan gidebilirim, sen takıl. " diyerek yüzüne kapattım ve telaşla arabadan indim.

     Ellerim titrerken arabanın arkasında gerçekten de birinin yatıyor oluşu daha da panik yapmama sebep oldu.

     Panik içerisinde yanına koştuğum sıra gözlerim kızıl-kahve saçlarına takıldı.

    Lina?

     Endişem üçe dörde katlanıp, zirveye ulaşırken koşarak yanına gittim.  Bir de sesli gir şekilde bağırınca daha da endişelenmiştim.

     "İyi misiniz?" dedim korkutmamak için.

      Üzerinde siyah bir mont ve siyah bir pantolon vardı. İçine ise kırmızı , boğazlı bir kazak gitmişti.

     Yanına çömeldim.

     " Nereniz acıyor?" dedim inatla. Canı yanıyor muydu gerçekten? Yıllardır rüzgarın zarar vermesinden endişe ettiğim kızı az daha eziyordum!

      Tuttuğu ayak bileğine baktım tedirgince. Nazik olmaya özen göstererek tuttuğumda olduğu yerde hafifçe dönmüştü. Canı mı yanmıştı?

 
      "Hanımefendi." dedim inatla.

     Birden bire kendini yüz üstü yere yatınca alt dudağımı ısırdım ve derince bir nefes aldım. Anladım, hiçbir şeyi yoktu. Sesimi tanımıştı ve bu yüzden yüzünü göstermemeye çalışıyordu.

   
     Oysa bir şey oldu niye ne kadar çok korkmuştum!

      Sesli bir nefes verip doğruldum ve omuzlarını tuttuğum gibi sırt üstü çevirmeye çalıştım. Ama ondaki katır inadıydı. Bir türlü dönmüyordu yüzünü.

StalkerWhere stories live. Discover now