Final

1.4K 96 38
                                    

1 yıl sonra...


Lisa

Hava o kadar sıcaktı ki üzerimde ki ceketi çıkarıp su dolu kovayı taşımaya başladım. Kova dolu suyu fıçılara koyduktan sonra bizimkilerin yanına ilerliyordum.

"lisa hadi gel havucu yıkayacağız"
"geliyorum"

Kutunun içinden aldığım havuçlarla yanlarına geldiğimde jungkook havucu ıslatmaya başlamıştı.

"havuç bak bende ne var?"

Ağzını açmış beklerken jungkook tüylerini taramaya başladı. Havucu uzattığımda kafasıyla havucu yere düşürdü.

"havuç yere düştü, havuç bey"

Eğilip almaya çalışırken diğer elimde olan havuçları tek seferde aldığında ağzım açık izliyordum. Terastan jisoo bağırdığında oraya doğru döndüm.

"jungkook öğretti lisa, tae ile jungkook"

Tae ordan kaçmaya başladığında jungkook ufak ufak gidiyordu. Yerde ki hortumu alarak junkooka tutmaya başladım. Havuçta olaya dahil olduğunda İkiside kaçmaya başladı. Hortumla onları ıslatırken başımdan aşağıya ben ıslanmıştım. Arkamı döndüğümde ise tae elinde kovayla duruyordu.

"BİTTİN tae sen"

Elimde ki hortumu bırakıp taenin üzerine atladığımda jennie koştura koştura buraya geliyordu.

"taeee kaç kurtar kendini"
"yardım edin, imdat, adam öldürüyorlar"

Jimin koşa koşa geldiğinde ayağı kayarak yere yapıştı. Jimini de yakaladığım da kafamızdan aşağıya alkan suyla arkamı döndüm.

Havuç ağzın da hortumla bize su fışkırtıyordu. Hepimiz gülmeye başladığımızda jungkook yere bağdaş kurarak oturdu. Havuçta oturduğunda jimin iç çekerek konuşmaya başladı.

"1 sene önce çamurlu çamurlu şurada öpüşmüştünüz şuan burada yaşıyorsunuz... Hayata bak be"

"yine olsa yine öperim"

Jungkook yanıma emekliye emekliye gelirken havuç oturduğu yerden jungkooka kişneyip saçlarını savurduğun da biraz daha bana yanaştı.

"tamam yaa, sevgilimi at çaldı resmen. Ayıp ediyorsun havuç bey"

Jungkook un haline gülerken yaşlı kadın bize sesleniyordu.

"haydi çocuklar, yemek hazır"

Havucun burnundan öperek eve doğru koşmaya başladım. Jungkook ise söylene söylene geliyordu.

"atı öp jungkooku öpme"

Jimin jungkookun dediğine gülerken havuçun kişnemesiyle koşmaya başladılar....

Sofrada yerlerimizi aldığımızda upuzun bir masa vardı. Elimde ki kadehi kaldırarak çocuklara döndüm. Masanın en başında ise yaşlı kadın oturuyordu. Gülümseyerek,

"masadan hiç kimsenin eksilmeyeceği zamanlara.."


-SON-



One of the Ring - Liskook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin