•Eighteen•

1.3K 114 147
                                    

Bugün üçüncü bölüm, önceki bölümü atlamayın lütfen <3

"Eddie gitti mi?" diye sordu Steve kaşlarını çatarken. Peter kafasını sallayıp çatılını peynire batırdı.

"Sabah erkenden çıktı. Bu arada bir saat önce Tony geldi ve bir belge bıraktı."

Bucky, Steve'den önce davranıp hızla masanın üzerinde duran belgeyi aldı ve ilk sayfayı açtı. Daha sonra gözlerini kapatıp içine derin bir nefes çekti ve Steve'e baktı.

"Ne oldu?" diye sordu Steve tek kaşını kaldırırken. Bucky, Peter'ın saçına bir öpücük bırakıp tekrardan eşine döndü.

"Benimle bir dakika gelebilir misin Steven?"

Steve kafasını salladıktan sonra ayağa kalkıp Bucky'nin peşinden gitti ve üst kata çıktılar. Sarışın adam kapıyı kapattıktan sonra eşine dönmüştü ki Bucky elindeki belgeyi sertçe Steve'in göğsüne vurdu.

"Hydra, yine o lanet Hydra!"

"Bucky...-"

"Önceki belge de bununla alakalıydı değil mi!? Bu yüzden sakladın benden."

Steve bir şey demeden belgeyi açtı ve alt dudağını dişledi. "Yine deneylere başlamışlar." diye mırıldandı sayfayı çevirirken. "Venom da onların eseri."

"Peter'ı o adamdan uzak tutacağız Steve. Anladın mı beni?"

Steve belgeyi kapatıp maviliklerini sinirli eşine çevirdi. "Eddie de bir kurban Bucky...-"

"Ve oğlumun da bir kurban olmasını istemiyorum. Tek bu değil, sen de bu sefer tek başına bir işler çevirmeyeceksin Steve! Eğer benden saklı bir şeyler yaparsan Tanrı şahidim ki Peter'ı da alıp giderim ve izimi dahi bulamazsın! Anladın mı!?"

Bucky'nin geçen her saniye daha fazla sesi titriyor, gözleri doluyordu. Steve onun neden bu hâle geldiğini biliyordu. Konu Hydra olunca Bucky çok korkuyordu.

Yıl 2011

Steve 5 Aylık Hamile

"Tanrım! Şu karna bak!" dedi Tony elini Steve'in karnına koyarken. Sarışın adam gülümseyerek kendi karnına baktı. İyice şişmişti.

"Çocuğu rahat bırak." diyerek girdi içeriye Natasha. Tony onu umursamadan başını Steve'in karnına koydu ve gözlerini kapattı.

"Yüzbaşı o konuşuyor!"

"Öyle mi? Ne diyor?"

"Bir dakika... Evet, evet, anlıyorum. Evet bence de boğucudur orası. Tabii haklısın ufaklık. Baban mı? Ehh, yani. İyi biri gibi."

Steve gülerek Tony'nin koluna vuracaktı ki aklına geçmişi gelmişti.

''Kızım veya oğlum. Nasılsın?"

"Bucky...-"

"Stevie, bir saniye. Çocuğumla konuşuyorum şurada."

"Öyle mi? Ne diyor peki?"

"En çok beni seviyormuş, efendim bebeğim? Ah üzgünüm. Aramızda sır olarak kalmalıydı değil mi?"

Steve büyük bir kahkaha atıp Bucky'nin koluna vurdu. Daha sonra karnında yatan adamın saç tutmalarını geriye doğru itelemeye başladı.

мy тwo dαdѕ » ѕυpeтғαмι̇ly•StuckyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin