🌈51/G⭐

5K 495 259
                                    

Keyifli okumalar dilerim...

Gökkuşağı Yıldız

Geçtiğimiz günleri geride bırakırken ocak ayı sonuna gelmiştik. Bu zamanlar da elimize hiç bir şey geçmemişken bir hafta sonra Feride'nin bir davet düzenlediğini öğrenmiştik. Bana gönderilen bir davetiye ile öğrenmiştik hemde! Martin gitmeyeceğiz diye tuttururken gitmemizin daha iyi olabileceğini vurguluyordum.

Şimdi ise kafede akşam saatlerinde bir masada dördümüz oturuyorduk. Kolumu masaya yaslamış elimide yanağıma koymuş etrafa bakınıyordum. Martin'in kolu omuzuma yaslanmış bir yandan da saç uçlarımla oynuyordu.
Karşımız da ise Mario ve Danilo oturuyordu ikisi de telefonlarına bakıyordu. Sıkıntı ile ofladığım sırada masanın üstünde ki tabletten bir ses geldi. Danilo hemen eline aldı ve bir kaç saniye sonra bağırdı.

"Ooo geldi işte."

Martin masanın üstünden hemen eğildiğinde Danilo onu zorlaştırmadan tabletini ortaya koymuştu. Böylelikle Feride'nin odasına girdiğini görmüştük. Ama akşamın bu saatinde orada ne işleri vardı.

Ardından bir adam girdiğinde tablete daha dikkatli bakıyorduk. Adam kendi odasıymış gibi masanın başında ki koltuğa geçti ve Feride'nin getirdiği evrakları incelemeye başladı.

"İşte bu adam yardım ediyor." Martin'e kısaca bakıp tekrar önüme döndüm.

"Biraz daha bekleyelim de."

Bir süre birlikte bir şeyler inceledikten sonra adam ayağa kalkıp çift kişilik koltukta oturan Feride'nin yanına geçti. Bir kaç dakika sonra adamın eli Feride'nin bacağını bulunca gözlerim irileşti. Yok daha neler!

Feride'de o adama daha da sırnaştığında Martin yumruk olan elini masaya vurmuştu. Yerimde hafifçe sıçramıştım, bunu farketmiş gibi diğer eli ile sırtımı okşamıştı. Tekrardan tablete baktığımızda hiç de hoş sahneler ile karşılaşmamıştık. Martin hemen benim gözlerimi kapatırken konuştu.

"Sen bakma."

"O zaman sende bakma." bende zar zor onun gözlerini bulduğum da kapatmasını sağladım.

"Benim de midem bulandı." Mario böyle dediğinde kıkırdamıştım ve hafif aralık kalan yerden kendi gözlerini kapatışını daha sonrasında da Danilo'nun gözünü kapatışını gördüm.

"Dani sende bakma, gözlerin kör olur."

Bu dediğine kahkahayı basarken Martin'in de gülüşünü hissettim. Ama Danilo sıkılmış gibi onun elini ittirirken konuştu.

"Hiç birimiz bakmazsak, hiç bir şey anlayamayız."

Martin ve ben gözlerimizi kapatmış dururken karşımızda ki adamlar gözlerini açmıştı. Çok geçmeden Martin'in gözünün üstünde ki elimi de çekmiştim. Ama Martin bu o zamana kadar ağızını açıp tek kelime etmemişti.

" Ben biliyordum çıkar ilişkisi olduğunu."

Martin'e hak verirken kafamı salladığım da yanağımdan öpüp elini çekmişti. Yanımda masaya eğilmiş izlerken sırtına doğru yaslanmıştım. Açıkcası izlemeye pek meraklı değildim,daha çok çevreye bakınırken Uğur ile göz göze geldik. Hafifçe başını sallayıp selam verirken gülümsemiştim, kazağının üstünden Martin'in sırtını öperken kulağına mırıldandım.

"Ben son işleri halledeyim eve geçeriz."

"Tamam bebeğim." yüzümü okşadığında yüzümde gülümseme büyümüş bir şekilde mutfağa geçtim.

Eve geçtiğimizde hemen odama geçip sıcak tutan sade geceliklerimi giydim. Martin'de ardımdan gelmiş yatağa çöreklenmişti.

"Bakıyorum da evinin yolunu unuttun."

GÖKKUŞAĞIWhere stories live. Discover now