Mother

929 89 22
                                    

 İyi Okumalar .

 Masanın önünde tam karşında  rüyalarında yer bulan kadına bakıyorsun. Gözlerin merakla ondan ayrılmadığı gibi dudakların kitlenmiş gibi gözüküyor. Ne söyleyeceğini bilemiyorsun.

Büyük altın kapıdan girdikten sonra Loki kaşlarını çatarak bir kadına bakmış ardından merakla gözlerini senden ayıramamıştı.

Sende kadına kısık gözlerle bakmakla meşgul olduğundan Loki'nin içinde gizlediği hafif endişeyi  - sana karşı - hissedememiş görememiştin.

Kısa süre içerisinde masa da bulunan herkesin suratında ki ifadeleri inceledin. Sen geldiğinden beri  yüzlerinde uyuşmayan mimikler vardı. Sezgilerin seni uyarıyordu ve bu çok rahatsız edici bir histi.

Cadı veya dev , yüzünde  ne şaşırmış ne de her hangi huzursuz bir ifade ile size bakıyor . Tersine yüzünde zafer havasına benzeyen bir ifade var . Ve bu zaten buruşuk tenini daha da buruşturuyor. Kuru üzüme benzediğini düşünüyorsun.

Yaşlı cadının gözleri Odin'de . Odin ise yüzünde umursamaz bir ifade olmasına rağmen masanın altında sıkıp gevşettiği elini görebiliyorsun.

Masaya oturduğunuzdan beri kimse konuşmuyor . Bu seni çok geriyor ama cadı ve  Frigga halinden memnun gözüküyor. Sanki aralarında sen ve Loki'nin bilmediği bir şey var . Anlamıyorsunuz.

 Cadı bakışlarını Odin'den  sana çeviriyor.

Kaşlarını çatıyorsun. Soru dolu gözlerle ona bakıyorsun.

 Ama o gülmeye başlıyor. Bu da masadakileri uyandırıyor ve konuşmayı başlatıyor.

" Seni gördüğümden beri daha iyisin..."

Bir süre kadının suratına boş boş bakıyorsun. Daha iyi mi ?

" Ölümden döndüm. Şanslıydım..."

" Veya şansın yakınındaydı." diyor rüya alemindeymiş gibi. Bu cümleyi söylerken kısa süreliğine bakışları Loki'ye çeviriyorsun. Loki kaşlarını sinirle çatıyor. Oda olanları anlamıyor . Bu yüzden öfke dolu. Bir şeyler döndüğünü düşünüyor.

"Ne demek bu şimdi ." diyor Loki. Sesi kibarlıktan yoksun . Soru sormuyor.

Cadı daha da eğlenmiş gibi gülüyor. Bu sefer içindeki öfke büyüyor ama merak bastırıyor.

" Ne biliyorsun da sana bu kadar komik geliyor ?" diyorsun.

Kadın gülmeyi zorlukla bastırarak konuşmaya başlıyor.

 " Frigga bana anlamak istediğiniz sorularınız olduğunu söyledi ." diyor.

Onaylayarak kafanı sallıyorsun.

" Güzel bende bunu açıklamaya geldim aslında bu çok uzun bir hikaye . Ne zaman olduğunu tam hatırlamıyorum.." diyerek kırık dökük saçlarını okşuyor.

Loki ki sabrı kalmamış gibi konuşmaya başlıyor.

" Dokuz alemin en bilgesi olduğu kadar çoğu şeyi bilen olduğunu biliyoruz. Bilmiyormuş numarası yapma. Bir cadı olduğun kadar kahinler sunduğunu da biliyorum. Diğerlerinden ayıran tek şey insanlara sunduğun güven ama bu bende işe yaramaz. " diyerek gözlerini kısıyor.

Kadın yüzünde hafif tebessümle Lokiye bakıyor.

" Hatırlıyorsun demek. O zamanlar küçük bir çocuk olduğunu hatırlıyorum.  O yaşında bile zeki ve çok meraklıydın."

" Bu sorumun cevabı değil ." diye karşılık veriyor Loki

Yaşlı kadın ayağa kalkıyor.

" O zaman anlatmanın zamanı geldi. Yakında , yüz yılın ilk tohumları havaya saçılacak ahhh zaten eninde sonunda geleceğini biliyordum. Ama haklı olmak güzel." muzipce odine bakıyor.

" Hadi sizi hikayenin başlangıç noktasına götürelim . Orada her şeyi anlatacağım."

---------------------------------------------------------

Yaşlı kadın Loki ile ikinizi dışarıda kutlamanın yapıldığı yerin bir uzağında gördüğün mağaranın içerisine götürüyor.

Islak nemli yeşil toprağa adımını atıyor ve kaşlarını çatıyorsun. Son birkaç gün öncedir kutlama sırasında geldiğin aynı yer. Senin ile neden alakası olduğunu bilmiyorsun. Loki'nin suratına bakıyorsun ama o kafasını çevirmiş ne düşündüğünü okuyamıyorsun.

Şüpheyle gözlerini kısıyorsun ama kadının konuşmasıyla aklın yanındaki yarı Jotun adam da . Dikkatini , konuşulanlara vermeye çalışıyorsun.

" Sen doğmadan yıllar önce yaptığımız bu küçük  ayini hatırlıyorum. O zamanlar sen yeni doğmuştun Loki..." 

Loki kollarını birleştirmiş sadece kafasını sallamakla yetiniyor. Bir şeyler sakladığını hissediyorsun ve bu seni daha da çok geriyor. Yüzünü hala sana dönmüyor.

Yaşlı kadın suratında hafif bir gülümseme ile kısaca ikinize bakıyor sonra devam ediyor.

"  Senenin doğduğun yıl savaş yılıydı. Devler ve Asgard Tanrıları ile aralarında büyük savaşlar ve kayıplar veriliyordu . Bir çok aile bu sırada  bir sürü kayıp verdiler.."

"  Tam bir yıkım yılı diyebilirim. Böyle kanlı bir savaş daha önce görmemiştim. Ragnarok gelse bundan daha ahlaklı ve temiz savaş olacağını düşünüyordum. Ama sadece geleceğin olabilecek ağlarından biri değil mi ?" diyerek sana göz kırpıyor. Devam etmesini istercesine gözlerini kırpıyorsun.

" O sırada Laufey benim yanımdaydı. Karnındaki daha doğmamış çocuğu için endişelenip duruyordu. " Loki yüzünü yere çeviriyor. O anda bir parçan kopuyor için acıyor.

" Tanrılar hamile kaldığında bebeğini hissedebilirler. Hatta şanslı olanlar  aralarında özel bağ sayesinde iletişime de geçebilirler. Ama devler ile bebekleri arasındaki bağ çok daha özel ve anlaşılması güç. Annen daha sen karnındayken sana daha neler olacağını biliyor gibiydi."

Loki yere çevirdiği bakışlarını kaldırıyor. Ama konuşmuyor.

" Annen seni hiçbir zaman terk etmedi Loki . " diyor cadı birden ciddileşerek . İçinde bir ürperti geçiyor. Loki inanmazcasına kaşlarını kaldırıyor.

" O zaman Odin beni tapınakta tek başıma ölmek üzereyken bırakıyor ?" diyor alayla. İçinde imasını kelimeye dökmüyor ama tonundaki anlam keskin .

" Annen seni savaş sırasında doğurdu. Bir dev yavrusuna göre çok çok küçüktün.  Bu hiç normal değildi. Senin gibi bir çocuğun yaşayabilmesi için iyi bakılması gerekiyordu ama annenin durumunu az çok anlayabileceğini düşünüyordum..." diyerek azarlıyor Loki'yi . Ardından devam ediyor.

" Baban , buz devlerin kralı yeri göğü titreten  Farbauti  adı gibi yıkıcı bir adamdı.  Sen doğduğunda  özenle bakılması gereken bir çocuktun. Baban sence seni gördüğünde ne yapacağını hiç düşündün mü ?"

Loki cevap vermiyor.

" Annenin seni kurtarması gerekiyordu. Bu yüzden  kutsal bulduğu ve savaş sırasında hala sağlam olan tek yere tapınağa bıraktı. Birisinin seni alıp bakacağına inanıyordu ama bence annen seni kim alacağını biliyordu. Böylece hem prens olacak  hem de bir sürü kayıplara neden olan savaşta zarar görmeden ayrılacaktın."

Loki  hala cevap vermiyor . İçinde bir şeyler düşündüğünü hesapladığını biliyorsun. Göz ucuyla yutkunduğunu fark ediyorsun.

" Hikaye'nin devamını buradan dinleyeceksiniz." 

Hızla kafanı çevirerek cadının gösterdiği yere bakıyorsun. Ve kafanı sallıyorsun. 

Göz ucuyla Loki'ye bakıyorsun ve o anda içindeki karmaşa ve yüz yılların verdiği birikimi göğsüne büyük bir yük gibi çöküyor. Ama bir şey demiyorsun. Daha değil.

-------------------

Duyurularda felan fazladan olabileceğini söylemiştim ama şimdi de söylüyorum . Sonunu nasıl bağlayacağımı bilmediğimden bu bölüm de dahil olmak üzere iki bölüm daha yazacağım. Öyle bitermiş gibi hissediyorum.

Evet , kitabı bitirmeye kıyamıyorum. 

Sonraki bölüm son olmasını planlıyorum uzun sürdüğü için özür dilerim. Ama aklımda gerçekten bir şey yoktu.

Frost Flower ( Loki X Okuyucu)Where stories live. Discover now