Buldum seni! | Texting

50;"nE! çift Ne!"

Selamün aleyküm

Der ve bölüme geçersiniz
Ay bir dakika istediğiniz sahneler, varmı karakterler için siz yazın ben düzenleyip toparlayarak size sunayım.

Ve bu kısma da karakterkere soru sorabilirsiniz?( Mahur, Melis, Mısra, Miraç efe, Muaz, Uygar, Sırma, Timur, Baran, Yudum, Merve, Hakan, Can, bla bla)

Hadi yine iyisiniz, sınır dolmadan attım bölüm.

Keyifli okumalar💕

____________________

"Mahur ve Sırma dışarı çıkın Odadan!" Annemin bağırması ile yatağımda zıpladım. Ne oluyor be? Deprem felan mı? Sırma'ya baktığımda bana 'ne oluyor' bakışlarını attı. Ah, bir bilsem bende.

"Kalk, gidelim hadi." Kafamı sallayarak onun arkasından odadan çıktım. Annem mutfakta olmalıydı ki bizde oraya yöneldik. Abim babama bazı işleri için yardıma gitmişti. Evde kız kıza kalmıştık.

"Ne oldu mom?" Dedim, sandalyelerden birine oturup. Sırma da hemen yanımdaki sandalyeyi çekip oturdu.

" Komşular gelecek, kalkın da iki işin ucundan tutun. onlar geldikten sonra da odaya kaçmak yok yanımda oturacaksınız."

Nayır!

Nolamaz!

Bu bana reva mı Anna! "Peki Asya hatun siz nasıl emretmişseniz" dedim elimi iki kere göğsüme vurarak. Tabi minnoş kalpli Asya hatun dayanamayıp güldü. "Hadi Mahur kalk bize kek yap. Sende Sırma oturma odasına elektrikli süpürge at." Sarma kafa salayıp çıkınca bende dolaptan malzemeleri çıkardım.

Mozaik pasta yaparım bende. Malzemeleri çıkardıktan sonra büyük bir kase çıkardım. Kek işini hâletikten sonra fırına koyup, odama çekildim. Misafirler gelince gelirdim tekrar.

"Anne ben odamdayım." Kapıyı kapatıp çalışma masama oturdum. Sınava az kalmıştı. Ve üniversite için mükemmel plânlarım vardı. Telefonumu alıp gruba mesaj attım.

Paçalar tutuştu

Mahur: Ey ahali duyduk duymadık demeyin peynir ekmek yemeyin.

Mahur: beni dinleyin!

Mahur: nasılsınız la?

Mahur: kıçınız ne alemde?

Yudum kişisi yazıyor...

Dizee kişisi yazıyor...

Yudum yağ: ders çalışıyordum bende sonra abim odadan bağırınca isteğim puf oldu!

Dizee: Annemin çeyiz sohbetinden gına geldi. Help me! Yapıyorum ben

Dizee: Aaa tabi Karan'ı unutmamak gerekiyor. Bağırıyor evde; seni kocaya vereceğiz diye neydi suçum bu velet benim kardeşim oldu.

Mahur: acınız büyüktür anlamişem.

Mahur: bize de Annemin kankeytoları gelecek ona hazırlık yapıyoruz.

Badem gözlüm: bende babam ile araba sürmeyi öğreniyorum. Birazdan ablanız ilk denemesini yapacak.

Mahur: dur Uygar brother gelsin bende isteyeceğim.

Mahur: kapı zili çalıyor ben kaçtım. Çav çav.

Odadan çıktığımda, Annem arkadaş komşu neyse ikiside aynı yola çıkıyor, içeri almıştı. onlar salonda yerlerini almıştı. Sırma da hoşgeldin şeyini yapıyordu. Bende kısaca 'hoşgeldiniz' dedikten sonra Sırma'nın peşinden mutfağa girdim. İkramlıkları tepsiye koydum. Sırma da çayları alınca birlikte mutfaktan çıktık ve servisi yaptık.

" Ellerinize sağlık kızlar." Diyen teyzeye tebessüm ettim. "Afiyet olsun" onlar kendi aralarında sohbette dalmış hem yiyordu hemde arada kahkaha atıyordu. Valla şiştim. Yok mu aksiyon, trajedi felan.

Mesela şu teyze nasılda kahkaha atıyor. Ortada öyle de komik bir şey yok yani.

Annem mutfağa gitmek için kalkınca, teyzelerden safiye teyze ben ve Sırma'nın oturduğu koltuğa yani aramıza geçti. "Sırma güzel kızım okulun nasıl gidiyor?" Ay bide bana arkasını döndü. Sayfiye teyze tamam işte safiye.

"İyi gidiyor şükür teyzeciğim." Sayfiye teyze cebinden kafam kadar telefonunu çıkarınca bende ne yapacağını izliyordum. Ekranı açıp galeriye girdi. Açtığı bir erkek fotoğrafını Sırma'nın önüne koyunca ben gülmemek için dudaklarımı ısırıyordum.

"Bak bu benim oğlum, avukatlık okuyor. Tabi bu zamanda zor düzgün kız bulmak" dediğinde Sırma'nın yüz ifadesi görülmeye değerdi. Sanki önünde dansöz var te Allahım, ağzı hafif aralık ne diyeceğini bilmiyordu. Bana baktığında güldüm. Ama bu bakışlar tam olarak, gülme keserim bakışlarıydı.

Gülmemek elde değil ablacım.

İrem teyze olduğunu varsaydığım, kadın beni yanına çağırınca yerimden kalktım. Ah be teyzeciğim ben burada trajikomik film izliyordum oysa, keyfimi The and yaptın. Yanına geldiğim de kolumdan tutup beni yanına oturttu. Hey maşallah kadında ki güç kimsede yok beni bir kağıt parçası gibi kaldırdı.

"Efendim teyzeciğim." Hadi İrem hatun de hele derdin nedir?

"Kızım şimdi benim bir oğlum var." nE! Çift Ne! Sırma'nın bana oradan oh olsun! Bakışlarını görür gibiyim.

" Allah bağışlasın teyzeciğim." Banane acaba banane. Tabii bunları dışından da de canısı. Teyzenin yüzü biraz soldu gibi ama yine toparladı.

"İşte bende diyorum. Bulmuşum senin gibi güzel kızı oğluma alayım dedim." Yok devenin bale pabucu teyze! Ne diyon sen Allasen. Ben ortada sıkışmış bir şekilde ne diyeceğimi düşünürken kurtarıcım olan mom geldi.

"Yok İrem benim kız daha küçük" ay diline kurban Annem. Sırma da herhalde bir şekilde kendini o gacının gazabından kurtarmıştı. Lan kaç kilo ter akıttım! Ah bu teyzeler yok mu teyzeler insanı candan ederler.

___________________ Bölüm sonu ♥♥

Az kaldı gidiydi bizim kız ahey! Skskskkskskk

Neyse mom Asya durumu kurtardı.
Miraç efe duysa ne yapar arkadaşlar?
Bence çok iyi biliyoruz.

Peki Mahur'un üniversite konusunda nasıl planları var?

Mısra'nın 9. Sınıf yani 14 yaşında bir kardeşi var; Karan

Bu kadar durum güncellemesi yeter hadi bana eyvallah