twenty four

1.7K 161 175
                                    

|9 Ağustos, 13:21|

Ellerini mermere dayayıp başını sudan çıkardığında sevgilisini omzundaki havluyu şezlongun üzerine bırakırken gördü ve gülümseyerek kollarını ona doğru uzattı. "Harry! Yanıma gel."

Harry onun küçük bir çocuk gibi gülümseyerek kollarını öne uzatıp kendisini çağırdığını fark edince havluyla uğraşmayı bırakıp önündeki temiz havuza balıklama atladı.

Louis onun etrafa sıçrattığı sular yüzünden yüzünü buruştursa da Harry birdenbire bedeninin tam önünde belirince gülümseyerek ellerini onun ıslak omuzlarına yerleştirmişti.

Harry onun belini sarmakla meşgul olduğu için suratına yapışan ıslak saç tutamlarını geriye atmak Louis'ye kalmıştı, eh, o da bu görevi büyük bir memnuniyetle yerine getirmişti.

Bedeni iyice havuzun kenarı ve Harry arasında sıkışınca suyun altındaki bacaklarını havaya kaldırdı ve sevgilisinin beline doladı. Harry de ona her bakımdan daha fazla temas etmek istediği için hiçbir şekilde itiraz etmeden başını omzuna yerleştirdi ve pürüzsüz, ıslak boynuna küçük küçük öpücükler kondurmaya başladı.

"Seninle bu eve taşınmak nasıl da hayatımda aldığım en iyi ikinci karar oldu ama..."

Harry nefesleri Louis'nin boynuna çarpa çarpa mırıldandığında Louis gülümseyerek onun saçlarını okşadı, ardından omzunda yatmakta olan adamın çene kemiğine ufak bir öpücük kondurdu. "Birinci kararı sormama gerek var mı?"

"Bilmem, var mı?"

Yüzündeki gülümseme büyürken heyecandan ellerinin titremeye başladığını hissetti Louis. "Yok sanırım."

Kalbinin atışlarını kulaklarında duyabiliyordu ve Harry'nin de duyabildiğine emindi, ki bu bir aydan fazladır süregelen bir ilişki için biraz garipti. Louis hâlâ en ufak yakınlaşmalarında deli gibi heyecanlanıyordu ve bu durum son zamanlarda canını ciddi derecede sıkmaya başlamıştı. Vücudu sanki ilk kez sevgili yapmış gibi tepkiler veriyordu. Üstelik Harry gayet normaldi, hiç Louis gibi abartı bir durumu yoktu.

Ya da, varsa da belli etmiyordu.

Başını yeniden Louis'nin boynuna yerleştirip sessizliğe gömüldüğünde Louis, kalbinin atış sesleri etrafta daha net bir şekilde duyulmaya başladığı için sahte bir öksürük eşliğinde yerinde rahatsızca kıpırdandı.

Harry ilk başka hiçbir şey yapmadı fakat Louis öksürük olayını biraz fazla abartınca onu rahatsız ettiğinden korkarak telaşla geri çekildi. "Fazla mı oldu? Çok özür dilerim, seni rahatsız etmek istememiştim ben-"

Louis onu yeniden kendisine çekince şaşkınlıkla susuverdi. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Bazen Louis öyle çok çekingen ve heyecanlı davranıyordu ki, Harry sorunun kendisinde olduğunu düşünüyordu.

Fakat aslında durum hiç de öyle değildi. Aksine, sanki hâlâ liseye gidiyormuş gibi çekingen davranan kişi Louis'ydi ve kendisi de bu durumdan oldukça rahatsızdı.

"Bunları söylerken utanıyorum ama artık açıklamam gerek, çünkü sorunun çözümünü kendim arayarak bulamıyorum."

Harry kaşlarını merakla, ve biraz da belli belirsiz bir telaşla, çatınca; Louis onu daha da fazla gerdiğini anladı ve alt dudağını dişleri arasına aldı.

"Harry, ben senin yanındayken çok heyecanlanıyorum. Haftalar geçti, koskoca bir temmuz ayını beraber geçirdik ve hâlâ alışamadım. Sanki ilk sevgilim senmişsin gibi davranıyorum ve bu garipliğimin seni de gerdiğinin farkındayım. Bunun için özür dilerim. Gerçekten çok utanıyorum şu an, lisede ilk ilişkisini yapmış ergenler gibi hissediyorum."

the great escape | l.s.Where stories live. Discover now