36: HALÜSİNASYON MU GERÇEK Mİ?

43.5K 2.5K 594
                                    

BÖLÜM: 36- HALÜSİNASYON MU GERÇEK Mİ?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BÖLÜM: 36- HALÜSİNASYON MU GERÇEK Mİ?

"Kızım dursana düşeceksin!" diye bağırdı genç adam, koşar adımlarla sevgilisinin yanına gidip onu korkuluktan aşağıya indirdi.

Genç kız, genç adamın bu tavırlarına bayılıyor adeta mest oluyordu. Genç adam kızı indirdiği yere yaslanıp genç kıza döndü.

"Sana bin kere dedim Duru, şu tehlikeli işlerden vazgeç diye."
Genç kız sevgilsinin elini tutup başını göğsüne koydu. Genç kız, genç adamı nasıl sakinleştireceğini iyi biliyordu.

"Böyle beni sakinleştirmeye çalışıyorsun biliyorum ama yapma tamam mı? sana bir şey olsa yaşayamam." Deyince genç kız bu sözler karşısında utandı sebepsiz yere.

"Bende sensiz yaşayamam, o yüzden beni asla terk etme tamam mı?"

Genç adam başını sallayıp genç kızın başından öptü. "Sana Galata Kulesinin efsanesini söyleyeyim mi?" diye sordu genç adam kıza. Genç kız hevesle doğruldu ve başını olumlu anlamda salladı.

Genç adam gülümseyerek "Buraya ilk kiminle çıkarsan onunla evlenirmişsin." Deyince kızın gözleri kocaman oldu. "Yani?" diye sorunca "İkimizde ilk kez çıkıyoruz, demek o ki seninle eveleneceğim." Dedi.

Genç kız düşünüyormuş gibi yapıp "Bunu evlenme teklifi olarak algılıyorum ve evet diyorum." Dedi ve genç adam ona sanki son kez sarılıyormuş gibi sarıldı.

"Duru beni duyuyor musun?" diye bir ses duyunca bakışlarımı odakladığım yerden çekip nerede olduğumu anlamaya çalıştım. Ne oluyordu bana?

Aklıma daldığım anda gördüğüm şeyler gelince donup kalmıştım, gördüğüm şeyler de neydi? Neden Acar'ı görmüştüm?

"Sana diyorum Duru!" diye bağırınca Su tekrar dünyaya döndüm. "E-efendim Su?" deyince bir ohlama sesi duydum.

"Bir an öldün sandım kızım." Deyince "Hayır hayır işim vardı da içeriye gittim." Dedim.

"E hadi kaldığın yerden devam et, ne oldu sonra? Ne dedi Acar?" deyince "Su kendimi iyi hissetmiyorum okulda anlatsam?" diye sordum.

"Peki kuzum kendine iyi bak." Diyerek telefonu kapattım. Morali bozulmuştu ama şu an gördüğüm şeyleri idrak etmeye çalışırken ona yaşadığım şeyleri anlatamazdım.

Derin bir nefes alıp ağlamamak için kendimi zor tuttum. Neden ağlamak istediğimi de bilmiyordum. Gördüğüm bu şey neydi? Gerçek miydi, halüsinasyon mu görmüştüm?

"Halüsinasyon bu kadar gerçekçi ve uzun olmaz." Dedim kendi kendime. O zaman bu gördüğüm şey neydi? Acar ile çok samimiydik ve bu ne zamandı? Yaşadıklarımı sorgulamaya başlamıştım ve bu işin içinden nasıl çıkacağımı düşünmeye başladım.

Aklıma bugün Acar'ın 'hatırlamıyorsun değil mi?' sorusu aklıma geldi. Bunu çok kafama takamsam da şimdi aklımı kurcalıyordu. Unuttuğum bir şey ya da çok şey vardı.

Su'yun yardımına ihtiyacım vardı, telefonumu elime alıp en son aranana bastım. Birkaç dakika sonra telefon açılmıştı.

"Su ben bir şey gördüm ama çok gerçekçiydi, halüsinasyon olmadığına adım gibi eminim." Deyince bu aceleci tavrıma anlam veremedi.

"Dur kızım bir, sen ne gördün onu söyle." Deyince başımı hayır anlamında salladım sanki beni görüyormuş gibi.

"Onu boş ver, gördüğüm bu şey gerçekse neden ben hatırlamıyorum." Deyince biraz durdu.

"Ben de anlamadım." dedi ve aramayı sonlandırdık.

Ben de gördüklerimi anlamaya çalışarak yatağıma doğru ilerledim.

Artık olanlara aklım almamaya başlıyordu.

"Oha çüş yuh!" diye bağırdı Su tüm şaşkınlığıyla. "Anasını satayım kızım, bildiğin wattpad kitaplarında ki olay gibi. Vay be!" diye isyan edince gözlerimi devirdim.

"Hem wattpad kitabı gibi hem de sizin alt komşu Dengesiz Acar. Kusura bakma ama tesadüfün böylesi." Deyince ona hak verdim.

Çok saçmaydı, aşırı saçmaydı hatta.

"Kızım o saçma şeyi gördükten sonra gözlerim doldu sebepsizce." Deyince sanki bir şeyi çözmüş gibi etrafına baktı ve ona baktığımı fark edince bana mal mal bakmaya başladı.

Tek kaşımı havaya kaldırıp ona imalı imalı bakmaya başladım.

"Ne oluyor?"

"Hiçbir şey canım."
kekeleyerek dediği bu şeyden sonra bir şeyin olduğunu anlamam çok da uzun sürmemişti ama üstelememiştim. Eninde sonunda öğrenecektim.

"Eminim öyledir." diye kendi kendime fısıldadım.

"Görüşürüz o zaman Yarın." diyen Su'ya selam verip apartmana girdim.

Kapıyı kapattıktan sonra derin bir nefes alıp gördüğüm şeyleri tekrardan düşünmeye başladım.

Yoksa Acar'dan mı hoşlanmaya başlıyordum?

"Yok canım." diye güldüm kendi kendime. Bir anda gülen yüzüm solunca yavaşça yutkundum.

"İmkansız." diye de devam ettim.

"Yine ne kendi kendine konuşuyorsun deli?"
Merdivenin başında durmuş alayla bana bakan Acar'ı görünce kalbim çok hızlı atmaya başladı. Yutkunmakta zorlanıyordum.

Bakışlarımı kaçırdım ve hiçbir şey demeden seri bir şekilde merdivenlerden çıktım.

Yanından geçerken koluna çarpsam da tepki vermedi. Bir şey söylecekken bir anda susmuştu.

Şu saatten sonra onu bu gördüklerimden sonra görmek istemiyordum.

Nefret ettiğim birinden hoşlanmazdım!

Nefret ettiğim birinden hoşlanmazdım!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
KOMŞU SORUNSALI ❦ 𝑡𝑒𝑥𝑡𝑖𝑛𝑔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin