39: DAYANAMIYORUM

43.7K 2.7K 320
                                    

BÖLÜM: 39- DAYANAMIYORUM

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BÖLÜM: 39- DAYANAMIYORUM

"Duru çok acil bir şey oldu okulun terasına hemen gelebilir misin?" dedi Su telaşlı bir şekilde, onu böyle telaşlı bir ses tonuyla duyunca korkmadan edememiştim.

"Ne oldu Su? neden oraya çağırıyorsun beni?" diye sorunca ağlamaklı bir şekilde "Gel anlatacağım." dedi ve telefonu yüzüme kapadı.

Derin bir nefes alıp telefonumu çantamın içine koydum, şarjı azalmıştı. Son kez saate bakıp oturduğum sıramdan kalktım ve Su'yun dediği yere doğru ilerlemeye başladım.

Ne oldu da bu kadar endişeli çıkıyordu sesi? Ona mı bir şey olmuştu? sorusu aklımdan çıkmıyordu, ona herkesten çok önem veriyordum.

Annemden ve kardeşimden sonra gelen en değerli varlığımdı çünkü, birbirimizi uzun yıllardır tanıyorduk ve bu ilişki sıradan bir arkadaşlık değildi. Kardeşimden ayırmıyordum onu.

Su'yun dediği terasa az kalmıştı ve kalbim çok hızlı atıyordu. Terasa çıkmak için olan merdivenlerin önüne geldiğimde derin bir nefes aldım ve ne ile karşılşacağımdan habersiz derin bir nefes aldım.

Merdivenlerden ikişer ikişer çıkmış, kapının önüne gelmişti. Yavaşça kapının kolunu indirip içeriye girdim.

Okulun en üstü olduğu için epey yüksekti ve kenarlarda korkuluk yoktu, aslında buraya çıkmak yasaktı ama Su endişeli bir şekilde beni çağırınca yasağı çiğnemiş oldum.

Terasın kapısından dışarıya çıktığımda etrafa göz gezdirdim, gözlerim ilerde duran bir bedene kaydığında bu kişinin Acar olduğunu anladım. Onun burada ne işi vardı?

Tek kaşımı havaya kaldırmış onun burada ne işi olduğunu düşünürken o; hareketliliği fark etmiş bana dönmüştü.

Göz göze gelince onunda tek kaşı havalandı, ceplerine yerleştirdiği ellerini çıkardı ve başını yana eğdi. "Ne işin var burada?" diye sorunca ona doğru ilerledim.

Yanına vardığımda aynı soruyu ben de ona sordum "Ben de sana bunu soracaktım, asıl senin ne işin var burada?" diye sorunca "Anıl çağırdı beni." dedi.

Kocaman olmuş gözlerle ona bakarken ben de "Su'da beni çağırdı." diyebildim.

Ah Su! ne yapmaya çalışıyorlardı bunlar?

"Akıllarınca bizi buraya kilitlediler," dedi ve yere oturdu hiçbir şey olmamış gibi. Sırtını duvara yaslayıp cebinden sigara paketini çıkardı ve bir dal yaktı. Ona nefretle bakıp "Şunu yanımda içme." dedim.

Alayla gülüp sessiz bir şekilde "O zamanda bana kızardın." deyince sinirli yüz ifademin yerine yüzüm endişe bir şekil aldı. Bu dediğini duymamış gibi davranmıştım.

Eski halime geri dönmek isterken daha berbat bir duruma düşmüştüm. Onun yanından ayrılmak adına bizi gerçekten de kilitlediler mi, sorusunun cevabını almak için kapıya doğru ilerledim. Kolu aşağıya indirdiğimde Acar'ın dediği doğru çıkmıştı. Arkamdaki delici bakışları hissedebiliyordum.

Derin bir nefes aldım ve Acar'ın yanına ilerledim, bu kadar sakin olması sinirimi bozuyordu. Sinirle içimden ona kızarken yanına varmıştım. O yerde oturup sigarasını içerken ben sinirle başında dikiliyordum. Başını yana eğip hafifi yukarıya kaldırmıştı, böyle saçları anlına düşmüş ve çok hoş gözüküyordu.

Gözlerimi kaçırıp sessizliği bozdum "Hem sen neden bu kadar sakinsin?" diye sordum.

İçine çektiği sigarasını yavaşça dışarıya üfleyip "Ne yapayım Duru? Senin için kapıyı mı kırayım?" deyince sinirle gözlerim kocaman oldu.

"O kadar umursamazsın ki kendinden başkasını düşünmüyorsun!" diye bağırdım ve yapmaz olaydım dedim.

Oturduğu yerden hışımla kalkıp elindeki bitmiş sigarasını yere attı ve bana doğru yaklaşmaya başladı.

Bu hareketini beklemiyor olacaktım ki geri geri yürümeye başlamıştım. Ben geri giderken o aramızdaki mesafeyi kapatma derdindeydi. En sonunda kapını birleştiği duvar sırtıma değince başka kaçacak yerimin olmadığını anladım.

Aramızdaki mesafe kapanınca sinirle dişlerini sıkıp "Ne olsun istiyorsun Duru!" diye bağırınca istemsizce gözlerim doldu. Neydi bu öfkesi? Kimeydi?

"Tamam sakin ol, konuşalım." deyince daha çok sinirlenip bana daha çok yaklaştı. Önceki bağırmasına nazaran daha yüksek bir sesle "Neyi konuşacağız ha! Beni nasıl unuttuğunu mu!" diye sorunca sol gözümden bir damla yaş aktı. Neden ağladığımı da bilmiyordum, beynim benim aksime çalışıyordu sanki.

Sıkıca gözlerimi kapatıp açtığımda Acar'ında gözlerinin dolduğunu, neredeyse ağlayacağını gördüm.

Kekeleyerek konuştum, zorla çıktı sesim. "Neyden bahsettiğini anlamıyorum, daha açık konuş" deyince yavaşça gözlerini kapadı ve bir adım geri çekildi.

Kapattığı gözlerini açtığında yaşlar sicim sicim akmaya başladı, ben ona korkmuş bir şekilde bakarken o son kez kızarmış mavi gözlerini çevirip seri adımlarla kapıya doğru ilerledi.

O giderken kalbimin sebepsizce ağırdığını hissettim, daha çok ağlamak için kendimi zor tutuyordum.

Acar kapının önüne gelmiş, tekmelerini kapıya savuruyordu. "Anıl siktirtme belanı aç kapıyı!" diye bağırdı ve bir kaç daha kapıya vurduktan sonra kapının altından bir anahtar gönderildi.

Acar sinirle anahtarı eline alıp kapıyı açtı ve bir kaç saniye bana bakıp önüne döndü. Bana baktığı o bir kaç saniye altında ezildiğimi hissetmiştim. Ben onun bakışlarının altında ezilirken o çoktan yanımdan ayrılmıştı.

O terastan çıktıktan sonra yavaş yavaş akan yaşlarım daha hızlı akmaya başladı, en sonunda tutamadığım hıçkırıklarımı salı verdim. Bir kaç dakika hıçkıra hıçkıra ağladıktan sonra elimin tersiyle göz yaşlarımı sildim.

Üzüntüden içim acıyordu ve nefes alış-verişlerim düzensizleşiyordu.

"Unutmayı ben seçemedim."
Kısık çıkan sesimle düşünmeden dediğim bu şeyden sonra Gözlerimin karardığını hissettim. Ayaklarım yerden kayıyordu sanki.

Sıkıca gözümü kapadım ve elimle duvara tutundum. Başım dönüyordu ve artık ayakta duracak gücü kendimden bulamıyordum.

"Hatırlıyorum."
Fısıldadım, benim bile duyamayacağım bir şekilde.

Ağlamalarım daha da şiddetlendi, ağlamalarım artınca aklımdaki anılar da artmaya başladı.

Bu şeyler bana fazlaydı ve ben artık dayanamıyordum.

Bu şeyler bana fazlaydı ve ben artık dayanamıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
KOMŞU SORUNSALI ❦ 𝑡𝑒𝑥𝑡𝑖𝑛𝑔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin