𓆙°Chapter³³°'𝑮𝒖𝒎𝒖𝒔 𝑲𝒊𝒕𝒂𝒑'𓆙

1.5K 114 80
                                    

¬Hatırlatma: Remus: Naneleri yerken bana mı sordunuz? He?

Ona sert bir bakış attığımda koca bedeni küçük sandalyede eciş bücüş oldu. Burnumdan solurken asamla masaya biraz bahşiş bıraktım ve üç süpürgeden çıktım. Gözlerim bir süre gelip geçen büyücü ve cadıları izlediğinde gözüme Profesör Slughorn çarptı. Balyumruk'a doğru ilerliyordu. İşte fırsat bu fırsattı...

Üç Süpürge yazan büyük  sarkıntı tabelanın arkasına saklanıp Slughorn'un Balyumruk'a girişini izledim. Kısa ve tıknaz bir adamdı. Her zaman takım elbise giyerdi ve saçları beyazımsı- koyu gri ve kıvırcıktı. Etrafını kolaçan etti ve kapıdan içeri ilk önce elinde sımsıkı tuttuğu siyah iç çantasını soktu. Ardından bedeni de içeri girdiğinde vakit kaybetmeden Hogwarts'ın bahçesine cisimlendim.

Çok az öğrenci dışarıya çıkmış karagölü izliyor, bazıları avluya doğru ilerliyordu. Gözlerimle Mattheo'yu arıyordum ama görünüşe göre bahçede yoktu. Hızla okulun içine girdiğimde gözüme takılan kızıllığa baktım. Angel... Hayır, buna zamanım yok... Heyecanlı ama emin adımlarla zindanlara indiğimde Mattheo'nun tablonun arkasından çıktığını gördüm.

Y/n: Hey, Munchkin!

Diye seslendim ve gülmemek için direndim. Kafasını kaldırıp bana baktı ve gözlerini devirdi. Üstündeki siyah kazağı ve altına giydiği siyah pantalonu onu garip bir biçimde yapılı göstermişti. İçten içe buna saygı duyup yanına yaklaştım.

Mattheo: Şunu kullanmasan diyorum, y/n?

Y/n: Bunu sonra tartışırız, şimdi önemli bir işimiz var. Gel benimle..

Koluna girdim ve ara koridorlardan birine ilerledim. Tamamen boş olduğuna emin olduğumda kolundan çıktım ve koridora sessizlik büyüsü yaptım.

Mattheo: Neler oluyor?

Y/n: Slughorn, Balyumruk'ta.

Mattheo, sakin sakin yüzüme baktı. Gözlerimi devirdim ve kollarımı göğsümde birleştirdim.

Y/n: Kısa hafızalı olanlar balıklar Theo. Kediler değil. Görevim odasından bir tür kitap çalmak. Hatırladın mı?

Mattheo'nun kaşları havaya kalktı ve gözleri kocaman açıldı.

Mattheo: Ah! Anladım.. Tamam, plan nedir?

Ellerini birbirine sürttü ve yerinde heyecanla kıpırdandı. Bu haline güldüm ve omuzlarımı indirip kaldırdım.

Y/n: Bilmiyorum, klasik plana uyarız. Sen gözcülük edersin, ben kitabı çalarım.

Mattheo: Üzerine düşünülmesi gerek, hırsızlık yapmak için giriyo..

Lafını yarıda kestim ve kazağından çekiştirdiğim gibi Slughorn'un odasına ilerledim. Okulda olan tek tük öğrenciler bize tuhaf tuhaf bakınca Mattheo'yu sürüklemeyi kestim ve Slughorn'un odasının bulunduğu kata geldik.

Mattheo: Burası mı?

Y/n: Şş sessiz ol, etraf sakin mi kontrol etmek lazım.

Beni başıyla onayladı ve belimden tutup kendine çekti ve duvarın arkasına sakladı. Başıyla etrafı kolaçan ederken eli hala belimdeydi. Nedenini bilmediğim bir şekilde kalbim ağzımda atıyordu.

𝐁𝐞𝐠 𝐌𝐞 || +¹𝟖 #Wattys2022Where stories live. Discover now