YH • 40 | GÜZEL GEÇMİŞE ÇEKİLEN PERDE

79.8K 4.4K 3.4K
                                    

     Twitter'dan, #yaralıhayaller etiketiyle yine gönderi yapmayı unutmayın 🧚‍♀

Bölüm biraz kısa ama wattpad bölümüne göre normal, bunun tek nedeni, Savaş'ın ağzından yazılmış olması. 

Bölüm şarkıları|  Teoman • Senden Önce Senden Sonra

Dolu Kadehi Ters Tut • Yapma Nolursun

Simgemiz Buraya. 🥀🍷

40. BÖLÜM | GÜZEL GEÇMİŞE ÇEKİLEN PERDE 

Sinirlerimi bozan tüm şarteller ardına kadar açıktı. 

İçimde sefil bir ağırlık vardı. 

Bilgisayarımın ekranı kararıp kendi yüzümün yansımasıyla karşılaşırken, parmaklarım hiç istemeyerek ayrıldı klavyeden. Şirketin parlak deri koltuğunda geriye yaslanıp düşüncelerimin ateş yağmuru gibi akın ettiği kafamı arkaya yasladım. Gözlerimdeki ifadesizlik ölmüş bir hayalin ardından bıraktığı sessizlik gibi büyürken, önünden görüntülerin eksik olmadığı kahverengi gözlerimi beyaz tavana diktim... 

İnsanın kafasında günlerce dönüp duran düşünceler niye bayatlamıyor veya çürümüyordu? 

Kaç gün olmuştu? 

Atlatacağımı düşündüğüm ama birbirinin aynısı olan zırnık bir şey değişmeyen kaç boktan gün? 

Cevap kalabalık zihnimin çok gerilerinden geldi, on beş gün. 

Atlatacağımı bir an bile olsa düşünmem kesinlikle komediydi, birbirinin aynısı geçerek hiç değişmeyen günler ise hiç şüphesiz trajediydi. 

Gözlerimi kapattım, dudaklarım keyifsizce buküldü; tıpkı bir efsun gibi yine oradaydı. Nüket Kozcu. Kafamın içinde en eski dostlarmış gibi birbirine tutunan görüntülerine çekildim, yine: Beni sevdiğini âşık olduğunu söylerken, kendisini sevmemi isterken, hayal kırıklığına uğrarken, verdiğim hediyeyi ayaklarımın dibine atarken, benden nefret ettiğini bağırırken, acıyla kavrulmamı dilerken, kapının diğer tarafında hıçkırıklara boğulup gözyaşları dökerken. Ve o bal rengi gözlerinin içinde kadehe dolan şarap gibi coşkunca çağlayan duyguların var ettiği silinmez binbir ifadeler silsilesi... 

Lanet olsun, böyle olmamalıydı, her şey nasıl bu kadar kontrolden çıkmıştı? 

En başından bu işe girişmemelisin diye bağıran mantığımı bastırmak yerine dinlemeliydim fakat ben, içimde hızla büyüyen tutkuların seslerini dinlemeyi seçmiştim. Sonra... bu iş bitmişti, biten şeyler üzerine düşünülmesi aptalcaydı ve Allah aşkına, şöyle lanet bir gerçek vardı; biz erkekler kadınlar gibi değiliz, bir mesele hakkında bir kez düşünür ve onu kenara bırakırız, aynı mesele üzerinde tekrar tekrar düşünmeye tahammülümüz yoktur bizim. 

Gözlerimi bıkkınca kapatıp yüzümü sert bir hareketle sıvazladım. O hâlde niye? Hepsi vücudumu sıkan şu lanet takım yüzünden olmalı; evet takım, sonra bir keresinde giydiğim takım yüzünden Nüket'in beni beğeniyle süzen parlak gözleri vardı bir de. Kahretsin! Canlı bal rengi gözler, niye her yerdeler? Sıçtığımın takımı yüzünden. Beyaz gömleğimin yakasını sıkıştıran siyah kravatı gevşetip tek bir kırışıklığın bulunmadığı gömleğimin önden iki düğmesini boğuluyormuşum gibi hemen açtım. 

Bu sırada kapı çalınmadan açılınca gözlerimi sinirle açtım, kavga edeceğim birilerine ihtiyacım vardı ve içeri giren yakın arkadaşım Burak olunca kafamda tasarladığım kavga işi de yatmıştı. 

Bugünlerde hiçbir şey istediğim gibi gitmiyor zaten. 

Kaşlarımı çattım. Şu an kimseyi özellikle beni hemen anlayan arkadaşımı çekecek kafada değildim. Aksi bir sesle, "Senin hastanede olman gerekmiyor muydu?" diye sordum Burak'a. 

YARALI HAYALLER (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin