14-Bir hafta

6.8K 338 4
                                    

Yüzümde hafif bir sıcaklık hissettim. Gözlerimi açtığımda yanıma uzanmış olan Michael ı gördüm. Onu görünce yüzümde şapşal bir ifade oldu. Oda
benim yüzümdeki ifadeyi fark etmiş olacak ki o harika gülüşünü yaptı beni benden alan o harika gülüş...

- Günaydın sevgilim Clara ve Tyler nerede???

- Bu duyduğuna inanamıycaksın ama ikisi birlikte dışarıda yürüyüşe çıktılar. Sanırım aralarında enteresan bir uyum var.

- Bunu duyduğuma sevindim. :)

Daha sonra Michael yanındaki komidinin üstünde benim için hazırlamış olduğu kocaman bir kahvaltı tepsisini kucağıma doğru koydu. Bu tepsinin tam ortasında beyaz dalından daha yeni koparılmış gül vardı. Üstelikte en sevdiğim olan beyaz güldü. Küçük küçük kaplarda reçeller, birkaç tane zeytin çeşidi bir kaç tane peynir çeşidi daha dumanı üzerinde tüten yumurta elleriyle hazırlamış olduğu taze sıkılmış portakal suyu vardı. Daha ne isteyebilirdim ki ondan gördüğüm manzara karşısında çok mutlu oldum. Aynı zamanda içime bir hüzün kapladı. Birbirimize giderek bağlanıyorduk ve bu durum onun hayatını riske atıyordu. Daha sonra bana küçücük elleriyle yumurtamı soydu ekmeğimi üzerine tereyağı ve bal sürdü. Bana kendim kahvaltı yapamayacağı onun beni yedirmek istediğini söylüyordu. Bu gerçekten çok komikti kendimi küçük bir çocuk gibi hissediyorum. Üstelik bu durum çok hoşuma gitmişti daha önce hiç böyle bir şey yaşamamıştım. Ellerinin küçük olduğunu o zaman fark etmiştim halbuki erkeklerin elleri büyük olurdu fakat onun ki küçüktü çok tatlıydı. Daha sonra üzerimizi değiştirip bizde yürüyüşe çıktık.

Hava hem bulutlu hem de sıcaktı tam yağmur havasıydı. Birlikte yürürken elimi tuttu kalbimin içinde bir sıcaklık bir ateş topu hissettim içim kıpır kıpırdı. Daha sonra birbirimize bakarken duygularımın karşılıksız olmadığını farkettim. Çünkü bana olan sevgisi yüzünden gözleri alfa kırmızı olmuştu ve bunun farkında değildi. O bana kan kırmızısı gözleriyle harika gülüşünü yapıyordu. Birlikte mola verdik. Yere hırkalarımızı serip üzerlerine uzandık. Gökyüzündeki bulutları izlemeye başladık. İlk olarak sessizliğe Michael bozdu.

- Ailemin sahip olduğu maddiyatın seni korkutmasın istemem. Sadece bunlardan size bahsederek benden uzaklaşmanızı istemedim. Sana olan sevgim hiçbir şeyle kıyaslanamaz. Seni gerçekten seviyor ve değer veriyorum. Seni kaybetmekten korktuğum için bu şeyleri sakladım. Senden özür diliyorum bir tanem.

- Ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Ama maddiyata önem vermediğimi zaten anlamışsındır. Ben sadece ailenden biraz çekiniyorum. Çünkü bildiğin üzere benim bir ailem yok. Bu aile kavramı konusunda gerçekten ne yapacağımı bilmediğim için böyle davranıyorum.

Daha sonra ikimizde sustuk ve gökyüzündeki bulutları izlemeye başladık. Michael yavaşça bedenini benim bedenime doğru yanaştırdı. Daha sonra elini yastık gibi kullanarak boynumun altına yerleştirdi. İkimizin de vücut ısı gerçekten çok yükselmişti. Elimde olmadan kendimi ona sarılırken buldum. Daha sonra hayatım boyunca duyabileceğim en güzel sesi duydum.

" güm güm güm güm güm güm"

Duyduğum ses Michael ın kalbinin sesiydi. Onun kalbinin sesi benim güvencemmiş gibi hissettim onun yaşadığını duyup herşeyin üstesinden gelebilecekmişim gibi... Bi süre böyle kaldık daha sonra başımı göğsünden kaldırıp gözlerine doğru baktım. Bana harika gülümsemesini yaptı ve konuşmaya başladı;

- Gözlerin kırmızı sevgilim :) :)

Bu dediğinden sonra yüzümde kırmızı olmalıydı çok utanmıştım. Ama işin komik yanı onun da gözleri kırmızıydı ben kıkırdamaya başlayınca telefonundan gözlerine baktı ve o da utanmış olmalı ki ayağa kalkıp;

- Bu kadar kızarmak yeter Clara ve Tyler ı bulalım ne dersin?

- Tamam. :)

Birlikte eve geri döndük. Clara ve Tyler bi büyü üstünde tartışıyordu. Tyler bilerek Clara yı kızdırıyordu. Mikael da onlara katıldı. Bende mutfağa geçip kimsenin benim sesimi duymadığına emin olduktan sonra müdürü aradım. Müdür aramamı beklemiyormuş gibi bir ses tonunda telefonu açtı.

- Efendim....?

- Merhaba müdür ben Elenor müsaitseniz sizinle konuşmak istiyorum.

- Aslında pek müsait değilim...

Sanırım kurt özellikli kimsenin öldüğünü duymamı istemiyordu ve Clara nın bana bundan bahsettiğinden haberi yoktu.

- Müdür bey 2.cinayetin işlendiğinden haberim var. Şimdi müsait misiniz?

- Şey.. Tamam konuşalım..

Şaşırdığı sesinden belliydi.

- Ölen kişi kız mı erkek mi?

- Bunun bi önemi var mı?

- Aslında var bazı şeylerden şüpheleniyorum..

- Ölen kişi bayan şimdi bildiklerini söyler misin?

- Dikkat ettiyseniz ilk ölen kişi erkek bi cadı ikinci ölen kişi bayan bir kurt özellikli sizce 3. Kim olmalı?

- Bu sıraya bakarsak alfa ve erkek olmalı... Fakat bundan emin olamayız sonuçta bir rastlantıda olabilir.?

- Eğer katili biraz olsun tanıyorsam 3. Cinayet erkek ve alfa olur. Sanırım kim olduğunu biliyorum..

- Nasıl yani? 3. Kurban kim biliyo musun?

- Tahmin etmek çok kolay siz katil olsanız kimi öldürürdünüz?

- Erkek ve alfa birini öldürüceksem seni üzücek birini öldürürüm ki bu senin acınını yaksın ve karşılık vermeye başla...
Bir süre sessizlik oldu. Müdürün tıslarcasına sesini duydum.
"Micheal"

- Evet Micheal olmalı...

- Onu biz koruyamayız fakat güçleri bizi aşar ne yapıcaz???

- Sanırım bi planım var. Şimdi Micheal geliyo kapatmak zorundayım ben sizi müsait olunca arıycam ve onu korumak için elimden geleni yapıcam siz merak etmeyin.

Micheal ın gelmesiyle telefonu kapadım. Telefonla konuştuğumu farketmemişti. Bizi içerden çağırdılar pizza sipariş ettiklerini söylediler. Bu hoşuma gitti bu stres beni gerçekten acıktırmıştı. İçeri girdiğimde Clara ve Tyler ın küçük çocuklar gibi tartıştığını gördüm. Ne kadar anlaşamıyor gibi görünselerde aslında çok uyumlu gözüküyorlardı... Biran düşündüm bir inatçı cadı ve bir vurdumduymaz alfa bu beni güldürdü. Herkes bana baktı istemeden sesli gülmüştüm sanırım.

Neyse ki kapı çaldı pizzalarımız gelmişti. Hepimiz kurt gibi acıkmıştık buda komik bi tabir oldu ama zaten 3 ümüz yarı kurt sayılırdık 1 imizde cadıydı :D :D :D Karnımızı doyurduk den sonra hep birlikte Tabu oynadık. Daha sonra uyku vakti geldiğinde istemeyerekte olsa hepimiz yataklara gittik. Başımı yastiga koyduğumda Michael dan başka bir şey düşünmeden edemiyorum. Umarım bu verdiğim kararların üstesinden gelebilirim...

Yorumlarınızı ve fikirlerinizi bekliyorum. :)

İlk AlfaWhere stories live. Discover now