13

1K 74 5
                                    

Jimin

Ister istemez prens Yoongi ve kralın konuşmalarını duymuştum. Düşündükleri ve dedikleri doğduydu. Korkuyorduk. Bir yanımız onlara şans vermek isterken diğer yanımız bundan çok korkuyordu.

Fakat prensin söylediği şeyler ile endişem biraz azalmıştı. Söyledikleri çok güzeldi. Beni gerçekten seviyor gibiydi. Ona bir şans versen sorun olmazdı sanırım.

Fakat ben sana versem bile Taehyung ne yapacaktı? O ne diyecekti prens Jungkook için?

Kapıda dikilip soyluları dinlemem yetmezmiş gibi birde kapıda düşünüyordum. Kapıyı tıklayıp gel emriyle içeri -büyük salona- girdim.

"Efendim bahçede çayınız hazır. Kraliçemiz sizleri bekliyor."

"Tamamdır Jimin. Teşekkür ederiz."

Onların önlerinde eğilip salondan çıktım. Öncekilerine göre daha da gerilmiştim konuşurken.

Taehyung

Bahçede ki masayı hazırladıktan sonra kraliyet ailesini cagirmayabiceri girdik Jiminle.

Jm "Ben kralı sen de kraliçeyi çağır. Sonra... Ben prens Jungkooku sen de prens Yoongiyı çağır."

Th "Olur."

Yukarıya, kral ilenkralicenin odasına geldim ve kapıyı tıkladım. Içeriden gel sesi gelince içeri girdim. Şansıma tükürmek istiyorum... prens Jungkookda buradaydı. Annesiyle konuşuyordu belli ki.

"Bahçede çayınız hazır efendim."

"Tamam canım. Geliyoruz şimdi. Teşekkür ederiz."

Gülümseyip saygıyla eğildim ve prens Jungkooka göz ucuyla hemencecik bir bakıp arkamı döndüm ve odadan çıktım.

Aşağı inip büyük salonun kapısının önünde Jimini bekledim. O çıktığı zaman da hemen önünde dikildim.

"Jungkookun yanına gitmene gerek kalmadı."

"Yoonginin yanına gitmene gerek kalmadı."

Ikimizin de aynı anda söylediği cümleler üzerinde birbirimize şaşkınca baktık. Sonra ise güldük.

"Jungkook kraliçenin yanındaydı."

"Yoongi de kralın yanındaydı."

"Bu iş cidden canını sıkmaya başladı."

"Artık düzgünce düşünüp bor cevap verelim. Suratlarına bakamıyoruz bu şekilde baksana. Hep kaçıyoruz."

.
.
.

Jimin

Yaklaşık gün olmuştu ve biz bu süre içinde Tae ile vereceğimiz cevaplar hakkında çok düşündük. Ve en sonunda ise onlara bir şans verme kararı aldık.

Bu zamana kadar bize hep nazik davranmışlardı. Tabii prens Yoonginin burada ki ilk zamanlarımda beni azarlamalarını unutmadım fakat onu saymıyorum. Neyse!

Şimdi ise ben bahçede, Tae at çiftliğinin önünde prensleri bekliyorduk. Prens Yoongi hızlı adımlarla karşıma geçince ona baktım. Sonra ise neden bilmiyorum ama sanırım heyecanlandığım için kalbim hızlanmıştı.

"Merhaba efendim."

"Merhaba Jimin."

"Ben... cevabim hakkında çok düşündüm ve bir cevaba ulaşabildim."

Cümlem bittiği an daha da diklesti ve yutkundu.

"Gerçekten iyice düşündüğüne emin misin peki? Yani seni beklerim sorun de-"

Green Angel ~ Taekook / Yoonmin ✔️Where stories live. Discover now