22

525 38 4
                                    

Yoongi

Akşama doğru yüzüme vuran sıcak nefeslerle uyanmıştım. Gözlerimi açtığımda yüzümün tam karşısında Jimin vardı. Uyanmış ve bana bakıyordu. Bakışları çok donuktu? Başta şaşırsam  da sonra gülümsedim.

"Günaydın güzelim."

Tepki vermemişti. Bu beni şaşırtmıştı. Biraz geriye gidip baştan aşağı ona baktım. Gayet normal bir şekildeydik. Bir şeyi de yok gibiydi. Jimine tekrar baktım. Saçlarını geriye doğru çekip yanaklarını okşadım. 

"Jimin? Daha iyi misin aşkım?"

Cevap vermiyordu. Ve bu beni daha çok endişelendiriyordu. Yutkunup tekrar sordum.

"Jimin. Bir şey de hadi güzelim."

Ben bir şey demesini beklerken o ise sadece bana tepkisiz ifadelerle bakıyordu. Hemen ayaklanıp odadan çıktım. Hızlıca hanedanlığın hekimine koştum. Onlara durumu anlatınca yaşlı hekim tebessüm etti.

"Bu normal efendim. Şuan sarhoş gibidir. Aklı pek yerinde değil. Geçecek ama endişelenmeyin."

"Ne kadar sürer bu peki?"

"Birkaç saate kendine gelin. O süre içinde karnını doyurup bol su içirin ona. Çok terlediği için bedeni susuz kalmış olmalı. Bir de size vereceğim ilacı verin. Kendini daha iyi hissedecektir."

Hekim dolapların birinden bir ilaç alıp mendile sardı ve bana uzattı. İlacı alıp hekime tebessüm ettim. Rahatlamıştım doğrusu.

"Sağolun ahjusshi."

"Ne demek efendim."

Odaya gitmeden önce mutfağa gelip, ahjummalardan Jimin ve benim için yemek hazırlamalarını istedim. Odaya geldiğimde ise Jimini bıraktığım gibi bulmuştum. Yanına geldiğimde bana baktı. Doğrusu  ürpermiştim bakışlarından. Ve hiçte hoşuma gitmemişti. Çünkü ben o bakışlara alışık değildim. 

İlacı kenara bırakıp, Jimine doğru eğildim biraz. Nazikçe saçlarını okşadım. 

"Bitanem... Hadi bir şey söyle. Susma böyle."

Doğrusu içim acımıştı biraz. Her kızgınlıktan sonra böyle mi olacaktı yani? 

"Pekala... Şimdi ilacını içmen gerek güzelim. Kalkmana yardım edeyim."

Onu nazikçe doğrultup, arkasına yastıkları yerleştirdim. Daha sonra bir bardak su ile ilacını içirdim. O etrafa anlamsız bakışlar atarken bende onu izledim. Bu hali hiç mi hiç hoşuma gitmemişti...

Odanın kapısı tıklanınca içeriye bir ahjumma ve Taehyung gelmişti. Gittiğimde mutfakta değildi o. Haberi olunca Jimini merak etmiş olmalıydı. Taehyung yemek tepsilerini masaya koyarken bir yandan da arada Jimine bakıyordu. Yüzünden endişesi çok net anlaşılıyordu. 

"Yemekler için sağolun."

İkisi de önümde eğilince kapıya ilerlediler. Fakat Taehyung'ın gözü hala Jimindeydi.

"O iyi Taehyung. Hekim normal olduğunu söyledi."

Açıklamamla biraz daha rahatlamış gibiydi. Tebessüm etti ve başını salladı. 

"Afiyet olsun efendim."

"Sağolun."

Onlar odadan çıkınca Jimin'e baktım. 

"Karnın aç öyle değil mi? Ahjummalar çok güzel şeyler hazırlamış."

Bana bakmamıştı bile... Zoruma gitmiyor değildi.

Green Angel ~ Taekook / Yoonmin ✔️Where stories live. Discover now