ÖB 1 - Seninle Her Gün

5.5K 196 170
                                    

Kendimi Sende Buldum Özel Bölüm 1

   Ben geldimmmmm. Nasıl özlemişim KSB yazmayı size anlatamam djdjdjdsjsj Bu bölüm hem aldığımız üç gram momentı bir de KSB evreninde okuyalım hem de bizim manitlerin gündelik yaşantısından bir şeyler görelim diye yazdığım bir bölüm oldu. Umarım beğenirsiniz.
   Size iyi okumalar, ben kaçtım.

"Ben Acun abileri tutuyorum!" Arkadan gelen neşeli sesle Ogeday'a döndüm. Minik gözlerim kocaman açılmış, "Gerçekten mi?" dercesine ona bakıyordum. Süt dişlerini göstermekten çekinmezsiniz elini salladı. Gıcıklığına yapıyordu. 'Öyle olsun,' dercesine ona baktım.

"Oğlum çok pis baktı. Bu gece koltuktasın bence." Anıl'ın gür sesi kulaklarıma doldu. Haklıydı. Bu gece kesinlikle koltuktaydı.

"Ben yengemin tarafındayım!" Atakan, arkadan sahaya doğru bağırdığında gülerek ona döndüm.

"Ben de. Bilirsiniz ben hep en çok yengemi sevmişimdir." Anıl'ın neşeli sesiyle tatlı bir kahkaha dudaklarımdan kaçtı.

"Adamsınız, adam!" dedim gülerken.

"Aşkım, gerçekten şaka yaptım. Ben de senciyim." Ogeday'ın sesini duyar duymaz, "Sen sus," dedim. Atakan ve Anıl'ın gülmelerini duydum.

Haziran ayının ortalarındaydık. Acun abinin daveti üzerine onun Antalya'daki evine uğramıştık. Eski yarışmacıların bazılarını yeni All Star'a ikna etmeye çalışıyordu. Teklif geldiği an reddettiğimiz için bizi daha büyük bir ısrarla çağırmıştı evine. Kıramamış gelmiştik. Hem bize de değişiklik olmuştu. Son aylarda ikimiz de yoğunduk. Ben okulda son senem olduğu için staj işleriyle boğuşuyordum. Ogeday ise kürek okulunu büyüttükçe daha da hırslandığı için öğrenci sayısı almış başını gitmişti. Sürekli orayla ilgileniyordu. Yoğunluğumuzun arasında birbirimize elbette zaman ayırıyor, arada karavanımıza atlayıp yeni yerler keşfediyorduk. Ne onun ilgisi benden bir gram kayıyordu ne de benim ilgim ondan kopabiliyordu. İkimizin de kendi dünyalarımızın odağı hiç değişmiyordu. Yine de böyle bir tatile ikimizin de ihtiyacı vardı. Eğlenmek ve sosyalleşmek için iyi bir fırsattı. Bir bakıma bu yüzden de kabul etmiştik gelmeyi.

Düşündüğümüz gibi de olmuştu. Gelirken peşimize takılan Anıl haricinde Aleyna, Gökhan, Murat, Atakan ve ailesi buradaydı. Ogeday, Atakan'ı gördüğünde ayrı bir sevinmişti. Onu gerçekten seviyordu. Hele ki oğlu Aslan'a tapıyordu. Aslan, ne zaman 'Ogeday amca!' diye kollarına koşsa bütün yelkenleri suya iniyordu. İstanbul'da da bir iki kere buluşmuş, Aslan ile bol bol zaman geçirmiştik. Ben de Aslan'ı çok seviyordum, tıpkı onun da beni sevdiği gibi. Özellikle kollarımda uyuyakalmak en büyük hobisi olabilirdi. Benim de hoşlandığım bu durum, Ogeday'ın en sevdiği manzaraydı. Zaten ne zaman Aslan ile beni sarmaş dolaş göre Ogeday'ın "Çocuk yapalım mı?" istekleri nüksediyordu. Bu durum, beni güldürse de bana da sıcak bir fikir gibi gelmeye başlamıştı. Güzel olabilirdi.

Bunun dışında, tatilimizin ilk gününde Acun abinin iddiası üzerine sahile voleybol oynamaya gelmiştik. Acun abi, Aleyna, ben ve Çağla'yı yenebileceğine o kadar inanıyordu ki onu kırmamış oynamayı kabul etmiştik. Tabii bizim bile yeneceğimize inancımız çok yüksek değildi ama deneyecektik.

Oyun çok hızlı başlamıştı. Toplara yetişmek için kendimi yerden yere atıyordum. Acun abi topu file dibine bıraktığında topu çıkarmayı başarmış, Atakan'dan "Bravo Nisa, ölü sayıyı kurtardın," övgüsünü almıştım. Çıkardığım top, İrem abi tarafından olduğum alanın arkasına geri yollandığında bu sefer kendimi arkaya doğru fırlattım. O topu da çıkardığımda top karşı sahada neredeyse hiç durmadan yine benim üzerime yollanmıştı. Onu da çıkardığımda Ogeday'ın "Öff be!" diye bağrındığını duyabiliyordum.

Kendimi Sende Buldum - OgnisWhere stories live. Discover now