Bölüm 17

30.3K 2.1K 382
                                    

Normalde yarın atacaktım ama yüz bin okunmanın şerefine saat geç de olsa atıyorummm. Yavaş yavaş büyüyoruz. Okuyan, oylayan ve yorum yapan herkese çok çok teşekkür ederim. Benim için hepsi de çok değerli.

Yorum ve oylarınızı bekliyorum <3

Keyifli okumalar!

Salona girip Selim'in yanındaki boşluğa oturdum. Hepsi de kendi evleriymiş gibi rahat bir şekilde oturmuşlardı.

"Nasılsın?" diye sordu sırıtarak Melih. "İş bulmuşsun. Hayırlı olsun."

"Teşekkür ederim." dedim.

Kerem'e baktım. "İşe öğlene doğru gitmiştin. Erkenden de çıkmışsın." dedim. "On demiştin ama bana."

"Bugün normalde izinliydim. Bir arkadaşın işi çıkmıştı onun yerine iki saatliğine geçtim." dedi.

"Bizde mi çalışsak ne?" dedi Melih. "Hep birlikte baya şamata olur."

"Çalışmaya gidiyorlar oraya eğlenmeye değil." dedi Selim. Yüzüne baktığımda normal duruyordu. Hâlâ suçlu hissediyor muydu kendini? Ona baktığımı farkederek bana baktı. Gülümsedi.

Selim'in telefonu çaldı o sırada. "Alo." diyerek açtı.

Bir süre karşı tarafı dinledikten sonra, "İrem'in evindeyiz." dedi.

"Bir sorun mu var?" dedi endişeyle.

Melih ve Kerem'de merakla Selim'e bakıyordu.

"Tamam geliyorum." diyerek kapattı telefonu.

"Ne oldu?" dedi Kerem.

"Annem. Eve çağırıyor." dedi. "Sesi kötü geliyordu."

Hepsi ayaklandı. "Sonra tekrar geliriz." dedi Selim telaşla. Kapıya doğru yürümeye başladı.

Endişeyle dışarı çıktılar. Bir süre arkalarından öylece baktım. Aralarına girmiş sayılmazdım tabi ama yinede bilmiyorum. Buruk hissediyordum kendimi. Arkada bırakılmış gibi. Gözlerimi yumup açtım. Sorun değildi.

Ne yapacağımı bilemeyerek bekledim bir süre.

Kapının açılma sesini ve eş zamanlı adımları duydum. "Sende gelsene." Yüzüme baktı, soru sorar gibi. Yutkundum.

"İşlerim var. Siz gidin." dedim sessizce.

Uzanıp elimi tuttu. Elim karıncalandı. "İşlerini birlikte hallederiz." Birlikte? Kalbim heyecanla tekledi. Gözlerinden çekemiyordum bakışlarımı.

Arkasını dönüp yürümeye başladı. Bende arkasından yürüyordum. "Kerem?" dedim.

"İlk kez ismimi ağzından duyuyorum." Durup kısa bir an bana baktı ve tekrar yürümeye başladı. Kapıyı açmış dışarı çıkıyordu. Elimi elinden çekip duraksadım.

Bakışlarını bana çevirdi. "Gelmek istemiyorsan, zorla çekiştirmiş gibi olmayım. Ben çekindiğin için gelmediğini düşündüm." Utanmış gibi duruyordu.

"Ben çekinmem." dedim.

Kafasını salladı. "Ben gidiyorum o zaman."

"Sevgilin var mı?" diye sordum. Çekinmediğimi söylemiştim.

Yerdeki bakışları ani bir hızla beni buldu. "Ne!" dedi şaşkınlıkla.

"Merak ettim." dedim umursamazca.

"Öyle birden de ne bileyim yani." Bakışlarını etrafta gezdirdi. Eli ensesine gitti. En son gözüme baktı. "Yok." dedi.

"Yanlış anlama. Öylesine sordum." dedim ciddiyetle.

Karışan HayatımWhere stories live. Discover now