🌹31.Bölüm❤

5.7K 199 4
                                    

Çorbayı karıştırırken kokusunu içime çekiyordum. Mis gibi kokuyordu.

Arkadan hissettiğim elleri ile kıkırdamadan edememiştim. Gıdıklanmıştım.

Sarılıp bana yaslanmıştı.

Boynuma öpücük kondururken kokusu çoktan burnuma dolmuş ve beni sersemletmişti.

Çorbayı karıştırmaya devam ediyordum.

Belimi kavrayan elleriyle beni kendine çekip ardından yüzümü yüzüne çevirdi. Tüm vücudumla ona dönerken sımsıkı sarmıştı beni. Bense bunları bir anda yaptığı için şaşkındım.

Yüzü yüzüme yakınken kafasını boynuma gömüp mırıldandı.

"Bugün yemek yapmazsan olmaz mı?"

"Aç mı kalalım?"

"Şuan aç mısın?"

"Değilim. Sen değil misin?"

"Değilim. Aslında açım. Ama aç olan midem değil. Sevgine açım. Bana biraz ilgi göster."

"Çen büyüdün de ilgi mi istiyoşun çen?" Dedim dalgaya vurarak.

"Evet benimle hiç ilgilenmiyorsun."

Hâlâ belimde olan ellerini yavaşça kalçalarıma indirdi. Ellerini hareket ettirirken hızla yutkundum. Kalbim deli gibi çarpıyordu.

"Ne yapıyorsun?"

"Seni istiyorum." Gözlerini kapatmış, alnını alnıma yaslamış ve fısıldayarak konuşmuştu.

Eş zamanla kendini bana daha da fazla yasladı. Onu hissediyordum.

Yavaşça dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

Geriye çekilmek istediğimde izin vermemişti. Daha fazlasını istiyordu. Aslında bende istiyordum ama şuan yemek yapıyordum.

Tabi ya yemek!

Yanık kokusu.

Hızla kendimi çekerken onu ittirdim. O şaşkınlıkla bakarken hızla çorbayı karıştırmaya başladım.

"Dibi tuttu senin yüzünden. Off ya."

"Tamam ne olacak ya."

"Ne demek ne olacak? O kadar uğraştım yaptım. Aç kalmayı geçtim emek verdim o kadar."

"Sana üç seçenek sunuyorum. İstersen dışarıdan söyleriz. İstersen ben yaparım. Ya da şık bir restorana gidebiliriz. Benim karım nasıl isterse öyle olur."

Gülümsemem tüm yüzüme yayılmıştı. Ben bu adamı çok seviyorum. Bunu daha önce söylemiş miydim?

Normalde çorbanın dibi tutunca annem yemeği dökmez başka tencereye kurtardığı kadarını koyardı dibini dökerdi çöpe. Ben yine de ne olur ne olmaz hepsini çöpe döktüm. Annem bunları duysa israf diye yakama yapışırdı ama yine de pis kokuyordu ne yapabilirdim. Yanmıştı artık. Bana göre gideri yoktu.

"Eee nasıl istersin?" Yeniden arkadan sarılmıştı.

"Bugün kanın mı kaynıyor bana anlamadım Mustafam."

Dibi yanık tencereyi ocağın üstüne koyarken dudağımı büzmüştüm. Yazık oldu.

"Ben her zaman böyleyim."

Yüzümü ona dönsem de göz teması kurmadan kendi kendime konuşarak aslında ona cevap veriyordum.

"Annem börek yapmıştı. Bende kimse yemez diye dondurucuya atmıştım. Onu yeriz. Doyarız gibi. Ne dersin?"

Aşkın Rengi Kırmızı (Renkler Serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin