🌹32.Bölüm❤

5.9K 202 13
                                    

7 yıl sonra...

Bugün çok güzel bir gündü. Üstüme giydiğim dizlerimin hemen altındaki bordo elbise şık duruyordu. Kolları uzundu ve omuzları kabarıktı. Saçlarımı dalgalandırmıştım ve hafif bir makyaj yapmıştım.

Çocukları ise Mustafa hazırlıyordu.

Birkaç dakika içinde merdivenlerden indiklerinde Deva bana sarılmıştı. Oğlumuzun adını Deva koymuştuk. Derdimize deva olsun diye. Deniz kadar berrak ve temiz olsun diye de Deniz koymuştuk. Deva Deniz.

Kızımız, onun ismini ise Çiçek koymuştuk. Çiçekler kadar güzel olsun diye. Şifanur koymuştuk dertlerimize şifa olsun diye. Çiçek Şifanur.

Babasına nazlanırken elinden tutup merdivenlerden iniyordu.

Her ne kadar Deva bana, Çiçek babasına düşkün olsa da; Çiçek bana Deva babaannesine benziyordu.

Çiçeğin turuncuya çalan saçları, yüzündeki çilleri aynı bendim.

Deva ise anneme benziyordu. Ah hayır benim annem değil. Mustafanın annesi olan anneme. Evet kocama benzemek yerine ona benziyordu. Neyseki annem çirkin değildi dolayısıyla Deva da çirkin değildi. Gerçi çirkin olsalar bile bize çirkin gelmezlerdi.

Birkaç dakika ortalarda dolanıp geri yanımıza geldiklerinde Çiçek ve Deva tartışıyorlardı.

"Çiçek bu giydiğin ne? Anne bu kız neden bu kadar kısa elbise giyiyor ya?"

Şaşkınlıkla baktığımda Mustafa da benim kadar şaşkındı.

"Baba ya bu benim her giydiğime karışıyor."

Bu çocuk bunları nereden öğreniyordu? Mustafa asla böyle bir adam olmadığından ondan görmesi imkansızdı.

"Deva seninle bu konuyu konuşmuştuk. Daha önce mahalledeki çocuğu kıskanıyordun, şimdi giydiklerine mi karışıyorsun?"

"Ama böyle olmaz olamaz."

"Seninle sonra ayrıntılı konuşacağız. Hadi şimdi babaannenizi odadan çağırın çıkalım artık."

Onlar koşarak giderken Mustafa bana sokulmuştu.

Elini belime koyarken beni kendine çekmişti.

Boynuma öpücük bıraktığında sırıtmaya devam ediyordum.

"Çok güzel görünüyorsun. Her zamanki gibi."

"Bende sana bakayım."

Kollarından çıkıp tam karşısında durdum.

Onu baştan aşağıya süzmeye başladım.

Siyah takım elbisesi ile oldukça nefes kesici duruyordu. Cebinde ise benim elbisemin renginde uyumlu olmamızı sağlayan mendil duruyordu.

"Çok..." Dediğimde devamını getiremedim.

"Çok?"

Söylediğim seyi seçtiğimde sırıttım.

"Çok ateşli duruyorsun. Hemde fazla seksi."

Gözlerinde gördüğüm yaramazlık gülümsememi genişletti.

"Diyorsun."

Yavaşça yaklaşırken elleri belimi buldu. Beni kendine çektiğinde fazlasıyla keyifliydi.

"Şimdi seni öpmemem için bana bir sebep söyler misin?"

Hızla yutkundum. Her zaman olduğu gibi yine kalbim tekledi.

"Annem ve çocuklar yukarıda. Ya görürlerse."

"Bu geçerli bir sebep değil."

"Ama görürle-" Devamını getiremeden dudakları dudaklarımı bulmuştu.

Aşkın Rengi Kırmızı (Renkler Serisi)Where stories live. Discover now