sövmeyin lütfen cümle kurmayı bile unutmuşum 💔
bölümü böldüm, geçiş gibi düşünün
sıkıcı bir bölüm olacak 👍🏻
ama diğerinde uçuyoruz 🤌🏻
vE EVET HOŞ GELDİM
BURADAN BÖLÜM YAZMADIĞIM İÇİN KAFAMI KIRMAK İSTEYEN HERKESE SELAM YOLLUYORUM 💖
iyi okumalar 🎉
•••
Ne kadar süredir dudaklarının birbirini keşfettiğini bilmiyordu ikisi de. Dakikalardır kendilerininkine çarpıp duran bedenleri yok saymışlar, sadece hırçın hareketlerine odaklanmışlardı.
Aklı bulanıktı Hyunjin'in. Tıpkı Seungmin'inki gibi.
Öylesine bir şey miydi az önce olanlar? Sahiplendiği bel, saçlarındaki tutuş? İçilen iki üç bardak alkolün suçu muydu ya da Seungmin bile isteye mi yapmıştı?
Düşünceleri yüzünden odağı kaybolurken nefessiz kalmaları sebebiyle dudakları arasında santimler bırakarak kendini geri çekti uzun saçlı beden.
Hâlâ gereğinden fazla yakınlardı. Bedenleri sarmaş dolaş, ikisininde üstü dağılmış bir biçimde soluklanıyorlardı şimdi.
İlk öpüşmesine göre fazla bile dayandığını düşünüyordu Seungmin. Yaptıklarına gülmek istiyordu, biraz da ağlamak. Mutluluktan elbette, karşılık bulmayı beklemiyordu çünkü.
Fakat şimdi ise, dünyanın en rahat yerindeki en huzurlu kişisi gibi hissediyordu.
Gözlerinin kaydığı şişmiş dudaklar ve elinin altındaki sıcak tene karşı yutkundu Hyunjin. Ne yapması gerekiyordu?
Bekledi biraz, ayrılmadılar fakat tekrar bir adım da atmadılar. Uzun saçlıya biraz zaman tanıdı kedi oğlan. Belki onu rahatlatabilirdi. Belki de biraz daha açık olması gerekiyordu.
Yüksek müzikten sesinin duyulması için yavaşça diğerinin kulağına yaklaştı, bu yüzden elini boynundan göğsüne kaydırmış, hızla atan kalbi hissetmişti.
"Ya ihtimal vermediğin bir şeyle karşındaysam?" Önce duraksadı, tepkisini ölçmek için hafifçe geri çekilip gözlerini buluşturdu.
Bir şey diyecek gibi oldu Hyunjin. Fakat hızlıca vazgeçmişti, dinlemeyi seçerek ince gömlekten rahatça hissettiği bele sarıldı. Devam etmesini istediğini anladığında kısa süreliğine alnını diğerinin omzuna yasladı Seungmin. Hiçbir zaman böyle söyleyeceğini tahmin etmemişti.
İşin aslı, Seungmin hiçbir zaman duygularını dile getireceğini düşünmemişti.
Şimdi ise radikal kararların en büyüğünü vermiş, tekrar kulağına yaklaşarak bedenini titreten o düşünceyi sunmuştu.
"Ya senden hoşlanıyorsam?"
Bir şey diyemedi Hyunjin. Neyi suçlayacağını düşünüyordu. Alkol fikri yanlış yola girmiş, kendisini çıkmaz sokakta yalnız başına bırakmıştı.
