6. BÖLÜM: "BEKLENMEDİK OLAYLAR"

1.1K 76 128
                                    

Merhabaaa!

Hava o kadar sıcak ki... Aklımda ne yazacak şeyler oluyor ne de yazasım oluyor ama her seferinde kendimi yine burda, size bir şeyler yazarken buluyorum.

Kıymetim bilinsin yanii...

Oy ve yorum atmayı unutmayalım, keyifli okumalar!

Bölüm 6: "Beklenmedik Olaylar."

Evdeydik.

Yolda Yalın, Ali'yi ben de Gizem'i arayıp bizim evde buluşacağımızı haber vermiştik. Şimdi ise salonda ayrı koltuklarda oturmuş sessizce gelmelerini bekliyorduk. Yere bakmaktan halı da kaç tane kare desen olduğunu ezberledim desem, yalan olmazdı.

Tamı tamına 145 tane, evet saydım.

Kapı zili çaldığında ortamdaki sessizlik bozulmuş, ayağa kalkarak kolidora ilerlemiştim. Anahtarı birkaç kez yuvasında çevirdikten sonra kapıyı açıp gelen kişiye bakmıştım.

Gizem gelmişti.

Beni görür görmez gülümseyip kollarını sıkıca belime sarmıştı. Ondan ayrıldığımda kapının yanına koyduğu alışveriş poşetlerini alıp onu arkamda bırakarak mutfağa doğru yürümeye başlamıştım. O da kapıyı kapatıp peşimden gelmişti.

"Ne aldın bu kadar kızım? Niye zahmet ettin?" dediğimde çoktan mutfağa girip poşetleri tezgahın üzerine koymuştum.

Eliyle kendine yelpaze yaptığında "Aldım işte bir şeyler, seninki içeride mi?" diye sormuştu.

Gözlerini devirip "Benimki falan değil Gizem!" dedim ve tekrar onu arkamda bırakıp salona geçtim. O da yine arkamdan gelerek yanıma oturmuştu.

Yalın tam karşımızdaki koltukta oturuyordu. Gizem'i gördüğünde "Hoşgeldin." demişti.

"Hoşbuldum da bir eksiğimiz var sanki?" dediğinde gözü salonda dört dönüyordu.

Yalın bana bakıp göz kırptığında sırıtıp Gizem'e dönmüştüm.

"Ne o eksik? Ali mi?" dediğimde bakışları bir bana, bir Yalın'a kayıyordu.

Eliyle sarı uzun saçlarını sağ omuzuna koyup "Ne münasebet." dediğinde gözlerimi kıstım.

"Münasebet ne ya? Yaşlı mısın sen?" dediğimde kaşlarını çatarak Yalın'a dönmüştü.

"Münasebet kelimesini sadece yaşlılar mı kullanıyor? Sen söyle." dediğinde Yalın bana bakıp "Dilan öyle diyorsa öyledir." demişti.

Bizde de kalp var! Aniden yapma şunları.

Kalbim dışarı çıkmak istercesine atmaya başladığında zil çalmıştı. Gizem kapıya bakmak için yanımızdan ayrıldığında iki saniyeliğine bakışlarımı Yalın'a çevirmiştim ama bana baktığını görmek, bakmaktan vazgeçmeme yetmişti. O kadar tatlıydı ki! Şuan karşımda bile otururken rahat olmadığı, saygılı olarak, utanarak oturduğu ortadaydı. Bu benim heyecanımı daha da arttırıyordu. Üstüne çıkıp yanaklarının sıksam 'Ay sen ne kadar tatlısın böyle!' desem abartıya kaçar mıydı?

Fazlasıyla Dilan.

Sen de hoşgeldin iç ses. Çay, kahve?

Gizem salona Ali ile birlikte girdiğinde ağzı kulaklarındaydı. Şuan o kadar şapşal gözüküyordu ki onu ilk defa böyle görüyorum diyebilirdim. Ali, Yalın'ın yanına geçtiğinde Gizem de benim yanıma oturmuştu.

GÜNDEM SEBEBİM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin