30. BÖLÜM: "BARIŞMAYACAK MIYIZ?"

267 15 55
                                    

Otuz bölüm devirdik resmen. Finale adım adım yaklaşıyoruz ve bu beni çok mutlu ediyor. Keyifli okumalar dilerim. Oy ve yorum atmayı unutmayalım!🕯️

30. Bölüm: "Barışmayacak mıyız?"

Yalın'a sülük gibi yapışan ve isminin Balım olduğunu öğrendiğim kızın eli hâlâ Yalın'ın yanağındaydı. Kendimi göremesem bile sinirden kıpkırmızı olduğumu tahmin edebiliyordum. Kıza saldırmamak için tırnaklarımı bacağıma geçirmiştim. Canım acıyordu ama şuan bunu önemseyecek değildim. Aklımda iki tane soru vardı. Bu kız kimdi ve Yalın bu kızı nereden tanıyordu?

Yalın'ın bakışları bana kaydığında önce bacağıma geçirdiğim ellerime, sonra da sinirden domates ile aynı renk olan suratıma baktı. Ağzını açıp bir şey söyleyeceği sırada elimi havaya kaldırdım. Bu 'konuşma' demekti. Çünkü şuan yapacağı hiç bir açıklama beni sakinleştiremezdi. Annemler odaya girdiğinde Başak teyzenin yanıma geldiğini gördüm. Balım'a ters ters bakıp bakışlarını bana döndürmüştü.

"Dilan, odaya girmemesini söyledik ama dinlemedi bizi. Sen onun kusuruna bakma kızım." dediğinde zoraki gülümsedim. Balım'ın Yalın'ı izleyen gözlerine iki parmağımı sokup oyasım geliyordu.

"Ne kusuru Başak teyzeciğim." dedim ve bakışlarımı Yalın'a çevirdim. "Burada kusuru olan biri varsa siz değilsiniz." İğneleyici bir ses tonuyla söylediklerimden sonra arkama bakmadan odadan çıktım. Koridorda bekleyen Gizem ve Ali'nin yanına doğru sinirle yürüdüm. Halimi fark etmiş olacaklar ki endişeyle ayaklandılar.

"Bugün sizin evinizde kalabilir miyim? Belki de birkaç gün, bilmiyorum." dedim verdiğim âni karar ile birlikte. Gizem hiç sorgulamadan başını salladı. En çok da bu huyunu seviyordum. Dediğim şeylerin ve aldığım kararların her zaman arkasında dururdu. "Bizim evimiz senin de evin sayılır yenge." dedi Ali tebessüm ederek. Sinirle tekrar kaşlarımı çattım. Kaşlarımı çata çata alnım kırışmıştı! "Yenge demezsen sevinirim Ali. Bu saatten sonra yengen değil, arkadaşınım."

Ali hayret edercesine Gizem'e döndü. "Ne dedim ki ben şimdi ya?" diye mırıldandığını duydum. Daha ne diyeceksin? Yenge dedin! Ben o adamın neyiyimde bana yenge diyorsun? Bakışlarım elimdeki yüzüğe takıldı. Tamam yenge demekte biraz haklılık payı olabilirdi ama bu saatten sonra demesindi. İstemiyordum.

"Sen git çalıştır arabayı." dedi Gizem Ali'ye doğru dönerek. "Biz arkandan geliyoruz."

Ali, Gizem'in lafını ikiletmeden elindeki çantasını alıp önden yürümeye başladığında tebessüm etmeden duramadım. Bu çocuğun hanımcı hâli çok tatlıydı! Ali'nin arkasından yürümeye başladığımızda Gizem koluma girdi.

"Az önceki sarışın dimi?" dediğinde başımı salladım. "Bence eski sevgilisi falandır. Odaya girmeden önce 'o beni görürse iyi hisseder kendini' falan diyip duruyordu zaten." Gizem ile birlikte aynı anda gözlerimi devirdik.

"Kalsınlar baş başa, iyi hissetsin o zaman kendini." dedim kendimden emin bir şekilde. "Ama çok fevri davranmadın mı? Önce bir çocuğu dinleseydin." dedi Gizem.

"Ya neyini dinleyeceğim Allah aşkına? Kız yapıştı bırakmadı. Yalın da bu durumdan gayet memnun görünüyordu. Ulan sen bana evlenme teklifi ettin." dedim yüzüğümü Gizem'e göstererek. "İnsan mesafesini korumalı değil mi? Yanlış mıyım?"

"Çok haklısın." dedi Gizem az önce fevri davranmadığımı söylememiş gibi. "Mesela Ali yapsa böyle bir şey, eşyalarıyla kapının önüne bırakırım vallahi. Gözümün önünde öyle şeyler... Aman Allah korusun!"

GÜNDEM SEBEBİM (TAMAMLANDI)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang