𓆸

416 41 20
                                    

❝Güneşe gerek yok, gözlerin içimi ısıtmaya yetiyor

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

❝Güneşe gerek yok, gözlerin içimi ısıtmaya yetiyor..❞

Minsun çalan telefonuyla yavaştan gözlerini açtı. Eline telefonunu aldı.

Arayan: Kıvırcık 🤍

"Aloo güzelimm."

Minsun uykulu sesiyle konuştu.

"Efendim."

"Ah uyandırdım mı seni ?"

"Biraz öyle olduu."

Chan'dan bir kıkırtı geldi.

"Bir tane öpersem affeder misin ?"

"Bilmem düşünmem lazım."

"Düşün hemen bekliyorum."

"Sanırım affedebilirim."

Chan tekrardan şirince kıkırdadı. Aynı şekilde Minsun da kıkırdadı.

"Şey için aramıştım seni, bugün Felix çağırdı hani toplaşacaktık ya birlikte. Jisung boşmuş eğer sen de boşsan gidelim mi ?"

"Oluur gidelim."

"Tamam o zaman 5 gibi alırım seni."

"Tamam anlaştık."

"Görüşürüz o zaman."

"Görüşürüz."

Minsun yerinde gerinip ayağa kalktı. Elini yüzünü yıkadıktan sonra mutfağa geçti. Sevdiği gruptan bir şarkı açıp kahvaltı hazırlamaya başladı. Omlet yaparken gelen sesle arkasını döndü.

"Günaydınn."

Hemen müziği durdurup konuştu.

"Günaydınn abiciiim."

Minho masaya otururken Minsun omletin başına geri döndü. Piştiğine emin olduktan sonra tabağa koyup masaya oturdu. Birlikte keyifle yemeğe başladılar.

Minho bir anda durup alaycı bir sırıtış takındı yüzüne.

"Bir haftadır enerjin en üst düzeyde neye borçluyuz bu mutluluğunu hm ? Söyle de bilelim."

Minsun bakışlarını kaçırıp "Hiiiç." demekle yetindi sadece.

"Hiiiç gibi durmuyor ama neysee.."

Abisinin sırıtışı daha da büyümüştü.

"Yah abi ! Sırıtıp durma şöyle."

Minho'nun sırıtışı kocaman bir kahkahaya dönüştü. Minsun arkasına yaslanıp kollarını bağladı. Güya küsmüş gibi yapıyordu.

"Tamam tamam gülmüyorum."

Bunu söylerken bile gülüyordu. Minsun ise somurtkan somurtkan ona bakıyordu.

Ciddileşip boağzını temizledi.

"Eğer hayatında biri varsa bunu ilk ben bilmek isterim. Büyümüş olsanda hala küçük civcivimsin."

Minsun bağlı ellerini çözüp saçlarını karıştırdı.

"Var aslında birisi.."

Minho gözlerini kısıp kardeşine baktı.

"Biliyordum iştee."

"Tamam daha fazla sorma bir şey utanıyorum zaten yeterince."

"Ya nasıl bir şey sorma ?"

"Sorma işte abi, hadi yemek yiyelim."

Minho gülüp kafasını salladı.

Kahvaltı bittikten sonra ikili mutfağı topladılar. Minsun odasına geçmeden abisine seslendi.

"Beş gibi çıkacağım abi haberin olsun. Üniversiteden arkadaşlarla buluşacağız. Jisung da olacak."

"Tamam canım iyi eğlenceler sana."

"Teşekkürler."

Minsun odasına girip dolabını karıştırdı. Bugün elbise giymeyi planlıyordu. Giyeceği elbiseyi kenara ayırıp duş almak üzere banyoya girdi. Kısa saçlarına da fön çektikten sonra odaya geri döndü.

Daha saati olduğu için kendine kahve yapıp biraz telefonda gezindi. Daha sonra kalkıp güzelce makyajını yapıp üstünü giyindi.

 Daha sonra kalkıp güzelce makyajını yapıp üstünü giyindi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Chanın gelmsiyle çantasını alıp aşağıya indi.

Arabasına yaslanmış bir şekilde Minsun'u bekleyen Chan, Minsun'un gelmsiyle yerinde doğruldu. Güzelliği karşısında gözlerini kırpıştırdı.

Minsun saçını kulağının arkasına sıkıştırıp önünde durdu Chan'ın. Chan belinden tutup naif bir öpücük bıraktı yanağına.

Ayrılmadan kulağına yaklaştı.

"Güneşe gerek yok, gözlerin içimi ısıtmaya yetiyor."

Minsun tenine değen nefesle ürperdi. Chan yana kıvrılan gülümsemesiyle ayrıldı Minsun'dan. Bunu barıştıklarından beri hep yapıyordu, her seferinde heyecanlandırıp yanaklarının kırmızılaşmasını izliyordu.

Arabanın kapısını açıp Minsun'un binmesini bekledi Chan. Bindikten sonra kapısını kapatıp şoför koltuğuna geçti. Felixlerin evine doğru sürdü arabayı.

[BÖLÜM SONU]

Bitmesin Hikayemiz | Christopher Bang ChanWhere stories live. Discover now